TEMMUZ-AĞUSTOS 2018 / AYIN KONUSU

Fındık sektörü son teknoloji ürünü modern tesislere sahip


Canan YALÇIN SEVER    

25.07.2018 

Fındık ve mamulleri sektörü, sahip olduğu modern entegre işleme tesisleri ile dünyanın en kaliteli fındıklarını, alıcı talepleri doğrultusunda istenilen kalitede sorunsuz bir şekilde dünya pazarlarına sunabiliyor
Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği ilk kurulan ihracatçı birlikleri arasında. Kuruluş tarihi olan 1940 yılından bu yana ülkemiz fındık ihracatının artırılması için çalışmalarda bulunuyor

Öncellikli olarak birliğinizden söz edebilir misiniz? Birliğinizin kaç üyeden oluşuyor? Misyonu nedir?

Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği ilk kurulan ihracatçı birlikleri arasında. Kuruluş tarihimiz olan 1940 yılından bu yana ülkemiz fındık ihracatının artırılması için çalışmalarda bulunuyoruz. 2017 yılı sonu itibariyle aktif üye sayımız ise 549.

 Fındıkta ihracat potansiyelimizden söz edebilir misiniz? İhracatımızın daha da artması için neler yapılabilir?

Fındık ve mamulleri sektörü, sahip olduğu modern entegre işleme tesisleri ile dünyanın en kaliteli fındıklarını, alıcı talepleri doğrultusunda istenilen kalitede sorunsuz bir şekilde dünya pazarlarına sunabiliyor. Eskiden neredeyse sadece ithalatçı firmalara ihraç edilebilen Türk fındığı, dünyanın ünlü firmalarının tesislerine doğrudan teslim edebilecek özgüven, kapasite ve yeteneğe sahip. Yılların birikimiyle kazanılan bu deneyim ve tecrübe sonucunda ülkemiz 150 civarında ülkeye fındık ihraç ediyor.

Son 4 yılın ortalama fındık ihracatı yıllık 2,3 milyar dolar karşılığında 247 bin 5 yüz ton/iç olarak gerçekleşirken, sektörün 2023 yılı ihracat hedefi ise 350 bin ton/iç karşılığı 3,5 milyar dolar olarak belirlendi.

Haber Görseli

ÇİKOLATA ENDÜSTRİSİNİN VAZGEÇİLMEZİ

Fındık mamulleri ihracatında ne durumdayız? İhracat yaptığınız en önemli ülkeler nerelerdir?

Bugün dünyanın en modern tesislerine sahip olan ve teknolojik gelişmeleri takip ederek kendisini sürekli yenileyen ülkemiz fındık sektörü, uluslararası ünlü çikolata ve şekerleme markaları başta olmak üzere fındık kullanan tüm sanayinin farklı spesifikasyonlardaki her türlü ürün talebini istenilen kalite ve zamanda karşılama imkan ve kabiliyetine sahip.

Yüzde 90’a yakın kısmı kavrulmuş, beyazlatılmış, kıyılmış, dilinmiş, un ve püre halinde çikolata, bisküvi, şekerleme sanayinde, tatlı, pasta ve dondurma yapımı ile yemek ve salatalarda yardımcı madde olarak kullanılan fındık çerez olarak da tüketiliyor. Fındık, özellikle dünya çikolata endüstrisinin vazgeçilmez bir girdisi. Her geçen gün daha fazla talep gören fındık Türkiye’den, kabuklu ve natürel formların yanı sıra kavrulmuş, beyazlatılmış, kıyılmış, un, ezme ve püre gibi farklı biçimlerde işlenmiş formlarda da ihraç ediliyor.

Haber Görseli

Yüzde 40-45 seviyelerinde seyreden işlenmiş fındık ihracatının yüzde 70’ler seviyesine çıkarılması amaçlanıyor. Zaten 3,5 milyar dolar tutarındaki ihracat hedefimizin tutturulabilmesi için en önemli parametrelerden birisini işlenmiş fındık ihracatımızın arttırılması.

Fındık ihracatımızın ortalama yüzde 75’i AB ülkelerine gerçekleştiriliyor. Tek pazara bağımlılığın getirdiği riskleri azaltmak için alternatif ülkelere yapılan ihracatımızın arttırılmasını hedefliyoruz.

ÇİN’E İHRACAT ARTTI

Fındık Tanıtım Grubu (FTG) 2000 yılından itibaren Uzak Doğu ülkeleri ve özellikle de Çin'de reklam ve tanıtım faaliyetleri yürütüyor. Çin'e ihraç edilen fındık miktarı son yıllarda büyük artış gösterdi. Türkiye’den Çin’e 2007 yılında 712 ton fındık ihraç edilirken, bu rakam 2017 yılında 7 bin 300 tona yükseldi.

FINDIK BAHÇELERİ GENÇLEŞTİRİLMELİ

İhracatçılar olarak sorunlarınız ve talepleriniz nelerdir?

Ülkemiz üretim şartlarındaki muhtelif sorunlardan kaynaklanan düşük verim ile arazi yapısı ve makineli tarım yapılamaması maliyetlerin yükselmesine neden oluyor. Yüksek üretim maliyeti ve sürekli tekrarlanan hatalı bazı serbest piyasa dışı yaklaşımlar sonucunda, yüksek verim ve düşük üretim maliyetlerine sahip rakip ülkelerde genişleyen fındık dikim alanları nedeniyle Türkiye’nin toplam dünya fındık üretimi içindeki yüzde 75-80 civarındaki tekel konumu ciddi tehdit altında bulunuyor.

Dünya genelinde nut(fındık içi) tüketiminde bir artış mevcut. Bu durum da rakip ülkelerin üretimlerini artırmaya yöneltiyor. Fındık bahçelerimizin yaşlı olması nedeniyle yaşanan verim düşüklüğü rakip ülkelerin maliyet avantajı ile daha ucuz satış yaparak pazarımızdan pay almaları bizim için risk. Yine özellikle güney yarımkürede yeni rakip ülkeler doğması ve Gürcistan ile Azerbaycan’da fındık dikim alanlarının sürekli olarak artış gösteriyor olması da ülkemiz için riskleri beraberinde getiriyor.

Ülkemiz fındık üretiminde yaşanan verim düşüklüğünün nedenleri olarak; fındık bahçelerinin büyük bir bölümünün yaşlı ve verimden düşmüş olması, miras hukukundan dolayı işletme büyüklüklerinin optimal üretim seviyesinin altında kalması, genç nüfusun köylerden kente hızlı bir şekilde göç etmesi sonucunda, geride kalan yaşlı nüfusun iş gücünü yeterince karşılayamaması, bahçelerde yenileme ve gençleştirme çalışmalarının istenilen seviyelerde yapılamaması, fındık bahçelerinin büyük bir çoğunluğunun eğimli arazilerde tesis edilmiş olması nedeniyle ihtiyaç duyulan yerlerde teraslama çalışmalarının yapılamaması, arazi şartlarından dolayı bugüne kadar makineli tarımın etkin bir şekilde kullanılamaması, fındık ocaklarındaki dal sayısının fazla olması nedeniyle fındık ocaklarının yeterince gün ışığı alamaması ve besin maddelerinden yeterince faydalanamaması, dikim aralıkların standartlara uygun olmaması, bakım ve gübreleme işlemlerinin tekniğine uygun yapılmaması nedeniyle bahçelerdeki yaşlanmanın hızlanması, zararlılarla mücadele konusundaki uygulama noksanlıkları, fındık üreticilerine sağlanan desteklerin bahçelerin imar edilmesi için kullanılmaması gibi faktörler ön plana çıkıyor.

FINDIK ÜRTİMİNDE MEKANİZASYON ORANI ARTIRILMALI

Ülkemizin dünya piyasalarındaki lider konumunu muhafaza edebilmesi uluslararası piyasalarda daha rekabetçi fiyatlardan ürün sunabilme kapasitesine bağlı olduğundan, öncelikli olarak fındık maliyetinin yüzde 65-70’ine tekabül eden işçilik maliyetlerinin tarımsal mekanizasyon yoluyla azaltılması gerekli.

Diğer taraftan, sektörün 2023 yılı hedefi olan 350 bin ton/iç karşılığı 3,5 milyar dolar ihracata ulaşabilmesi için, 2009/15202 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı sonrasında 2009-2017 yılları arasında uygulanan, fiyatların herhangi bir müdahale olmadan tamamen arz ve talebe göre şekillendiği yeni fındık politikasının taviz verilmeden devam ettirilmesi gerekiyor.