MART-NİSAN 2018 / AYIN KONUSU

Ayçiçeği üretiminde potansiyelimiz çok büyük


  

09.04.2018 

Ayçiçeği üretiminde potansiyelimiz çok büyük
Türkiye’de ayçiçeği yağı başta olmak üzere pamuk, kanola, aspir gibi birçok bitkisel yağın üretimi yapılıyor. Yaklaşık 9 milyar dolarlık bir hacme sahip olan bitkisel yağ sektörü ile ilgili bilgileri almak üzere Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneği (BYSD) Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil ile bir röportaj gerçekleştirdik.

Türkiye’deki bitkisel yağ sektörüne ilişkin bilgi verir misiniz?

Yağ sektörü temel gıda sektörlerinden bir tanesi. Un, yağ, şeker ülkenin temel ihtiyaçlarını karşılayan sektörler. Yağ sektörü olarak da biz yaklaşık 8-9 milyar dolar civarında bir hacme sahibiz. Tarımda kaynakların doğru planlanması çok önemli. Özellikle tarımda münavebe üzerinde durulması gereken bir konu. Biz nasıl her gün kuru fasulye yiyemezsek, bir sonraki gün farklı şeyler yeme zorunluluğumuz varsa, toprağın da münavebeye ihtiyacı var. Toprağın iyi analiz edilip onun yapısına göre her yıl farklı ürünler ekilmesi gerekiyor. Ancak bu süreç iyi yönetilemezse üründe çeşitliliği yakalayamıyoruz. Ülkemizde tüketicimiz daha çok ayçiçeği yağını tercih ediyor. Trakya en büyük ekim alanlarından bir tanesi. Ama yıllardır Trakya’da hep ayçiçeği ekildiği için verim düşük oluyor. Bugün Trakya’da bir hektar alandan 210-250 kilo civarında ayçiçeği hasat ederken, Konya’ya geldiğinizde aynı hektar alandan 450-500 kilo çekirdek hasat ediyorsunuz. Çünkü Konya’daki tarlalar daha dingin ve münavebeye daha çok dikkat edildiği için iyi verim alınıyor. Konya Ovası’nda akla gelmezdi ama bu yıl aşağı yukarı 300 bin tonun üzerinde ürün hasat edildi. Türkiye’nin ikinci merkezi de Konya ve çevresi oldu. Ayçiçeği üretiminde potansiyelimiz çok büyük.

AYÇİÇEĞİ STRATEJİK BİR ÜRÜN 
Üretimin artması için yapılması gerekenler nelerdir?
Bizim tüm ihtiyacımızı karşılayabilmemiz için asgari 2-2,5 milyon ton civarında ayçiçeğine ihtiyacımız var. Şu anda üretimimiz 1-1,5 milyon ton civarında. Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi konuyla ilgili bir araştırma raporu hazırladı. Buna göre tarlalar iyi yönetilirse, münavebeye dikkat edilirse, ayçiçeği ekimi daha çok desteklenirse ve üretim kendimize yetecek noktaya gelirse 2030 yılına kadar 15,6 milyar dolar ülkemizde kalacak, dışarıya bu parayı vermeyeceğiz. Siz bir kuruş destek verirseniz, bunun karşılığını 10 kuruş olarak alıyorsunuz. Destekleme en son 40 kuruşa çıktı. Bunun yanında mazot ve gübre desteği de var. Tarım Bakanlığımızın son yıllarda yaptığı destekler gerçekten inanılmaz. Çünkü üreticilerden sürekli “Devletin verdiği desteklerle biz bütün masraflarımızı karşılıyoruz. Tarladan hasat ettiğimiz tamamen cebimize kalıyor” sözlerini duyuyoruz. Bundan daha güzel bir şey var mı? Bu çok önemli. Ama burada önemli olan şu: Türkiye’de mısır ve buğday eken asla zarar etmiyor. Buğday nasıl ki bizim için stratejik bir ürünse yağlar da, yağlı tohumlar da Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından stratejik ürün olarak görülmeli. Ayrıca ay çekirdeği sıkıldıktan sonra çıkan küspeyi de hayvan yemi olarak kullanıyoruz. Ayçiçeği küspesinin proteini diğer ürünlere göre çok daha fazla. Bu nedenlerle Bakanlığımız münavebeye dikkat ederek en asgari 2.5 milyon ton olan çekirdek ihtiyacımızı karşılayacak yapıyı oluşturmalı, ayçiçeği stratejik ürün olarak görülmeli ve çiftçinin kazanması sağlanmalı. Zaten bu en fazla 3-4 yıllık bir süreç. En fazla 4 yıl boyunca desteklediğimizde kendiliğinden bu süreç rayına oturacaktır. Destekler artarsa sanayici sözleşmeli üretime daha çok ilgi duyar. 2030 yılına kadar bunu iyi yönetirsek 15,6 milyar dolar para cebimizde kalacak demektir.

Haber Görseli

Türkiye’de tüketim miktarı nedir?
Yıllık 1 milyon ton civarında sıvı yağ tüketiyoruz. Margarinde yıllık 450-500 bin ton ürün  tüketiyoruz. Margarin kullanımı her geçen gün azalıyor, sıvı yağ ise yükseliyor.

Derneğinizin tağşişle ilgili çalışmaları nelerdir?
Tağşiş en büyük derdimiz. Tağşişle ilgili Bakanlığın gayretlerine teşekkür ediyoruz. Cezaların daha da caydırıcı olmasını ve para cezası yerine ticaretten men cezası düzenlemesinin getirilmesini istiyoruz. Çünkü bir kişi yanlış yapmaya başladıysa bunu devam ettirecektir. Onu kökten halletmek lazım, birinci ceza ikinci ceza kurtarmaz.

Bitkisel yağ sektörünün geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Yağ, un, şeker temel gıda maddesi. Bunlar hep kullanılacak. Dinamik bir nüfusa sahibiz, genç bir nüfusumuz var; büyüyoruz, gelişiyoruz. Ama yağ, un, şeker olmazsa olmaz. Şu anda dinleyen, ortak akılda birleşebilen, çözüm üretebilen bir Bakanlığımız var. Bakanlığımızda her sıkıntımız için çözüm üretmeye çalışılıyor. Zaten şu anda ülkemizdeki bütün insanlar ortak akılda buluşmaya gayret ediyor. Sorunları ancak öyle çözebiliriz. Karşı karşıya olmanın bir anlamı yok. Birinci önceliğimiz kamunun menfaati, bu ülkenin menfaati olmalı. Ortak menfaatler için en doğruyu nasıl sağlayabiliriz, o yönde bakmamız lazım. O yönde de bakmaya çalışıyor Bakanlığımız. Çözüme gidilecektir inşallah. Biz Bakanlığımıza gittiğimizde hiçbir zaman ‘bu olmaz’ diye bir şeyle karşılaşmadık. Herkes sorunun parçası değil, çözümün parçası olmaya gayret etti. “Beraber nasıl çözeriz, çözemiyorsak neden çözemiyoruz” diye bakıyorlar. Sektörün geleceğinden umutluyuz. Ben bu toprağın insanıyım, bu toprağın bana verdiğiyle beslenmeliyim. Toprak bana sürdürülebilir ve verimli olarak neyi veriyorsa onu almalıyım. Ben bu toprakları ürününün yağını yemek istiyorum.

Fotoğraf Galerisi

Trakyabirlik olarak ayçiçeği yağı üretiminin yaklaşık yüzde 20’sini karşılıyoruz

Ülkemizde yağlık tohum üreticilerinin en önemli örgütlenme biçimi kooperatif birlikleri. Bu birliklerin en önemlilerinden biri olan Trakya Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (TRAKYABİRLİK) Genel Müdürü Hakan Çalen ile sektöre ilişkin görüşlerini almak üzere bir araya geldik.

Birliğinizden ve faaliyetlerinden söz eder misiniz?
Trakya Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği; Edirne, Babaeski ve Lüleburgaz kooperatiflerimizin bir araya gelmesi ve ana iştigal konusunun ayçiçeği ve yağlı tohumlar olarak belirlenmesi suretiyle 1966 yılında kurularak faaliyet göstermeye başladı. Kuruluş Yıllarında ortaklarından ve ayçiçeği üreticilerinden aldığı ürünleri depolayıp, uygun fiyat bulduğunda satan böylece, ortak ürünlerini değerlendiren, ayrıca üreticinin tohum, gübre, zirai araç-gereç gibi ihtiyaçlarını karşılayan Birliğimiz; ortaklarının üretmiş oldukları ayçiçeği ürününün daha iyi değerlendirilmesi amacıyla Karacabey Yağ Fabrikasını 1976 yılında, Tekirdağ Entegre Tesislerimiz ünitelerini de 1980 yılından itibaren peyder pey devreye alarak sınai faaliyetlerine başladı. Bahse konu iki işletmemizde de rafine yağ, margarin ve fenni yem üreterek piyasaya sunuyoruz. Yine Birliğimizce üreticilerimizin, tarımsal girdi ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla kimyevi gübre, hibrit tohum, zirai ilaç dağıtımını peşin ve kredili olarak gerçekleştiriyoruz. Ayrıca üretici ortaklarına nakdi kredi dağıtımı da yapıyoruz. Birliğimizin Trakya ve Marmara Bölgesi ağırlıklı olmak üzere 13 ile yayılmış, 48 kooperatifinde 37 bin 500 üretici ortağı bulunuyor.

Türkiye ayçiçeği üretiminin ne kadarı birliğinizce satın alınıyor?
Yıllar itibariye değişmekle beraber Türkiye ayçiçeği üretiminin yüzde 25-30’unu, kendi faaliyet bölgemizdeki üretimin yüzde 50 ila yüzde 60’ını, Birliğimiz kooperatifleri aracılığı ile ortaklarımızdan satın alıyoruz.

TRAKYABİRLİK Türkiye bitkisel yağ üretiminin ne kadarını kendi tesislerinde gerçekleştiriyor? Yıllık üretim miktarınız ne kadar?
TRAKYABİRLİK olarak Türkiye’deki ayçiçeği yağı üretiminin yüzde 17-20’sini gerçekleştiriyoruz. 2016-2017 iş yılındaki rafine ayçiçeği yağı üretimimiz 149 milyon litre. Birliğimiz halihazırda çalışma konusu olan ürünler kapsamında, ayçiçeği dışında başka yağlı tohumlarla üretim yapmıyor.

Haber Görseli

SULAMA OLANAKLARI ARTIRILMALI 
Türkiye’de bitkisel yağ üretimi ile ilgili sektörün en önemli sorunları nelerdir ve bu sorunlarla ilgili çözüm önerileriniz nelerdir?
Türkiye ayçiçeği yağı tüketiminin tamamen yerli üretimden karşılanabilmesi için yıllık ülke üretiminin 2.5milyon seviyesinde gerçekleşmesi gerekiyor. Ülkemiz için son derece stratejik bir öneme sahip olan yağlık ayçiçeği tohumu ekiminin cazip hale getirilip, üretiminin arttırılarak sürdürülebilirliğinin sağlanması için; yağlık ayçiçeği üretim miktarının arttırılabilmesinde en önemli faktörlerden biri olan sulama olanaklarının arttırılması gerektiğini düşünüyoruz. Tek bir sulama ile ayçiçeğinde verim artışı iki katına çıkabilmektedir. Ayrıca tarımsal destekleme kapsamında yağlık ayçiçeğine verilen prim desteğinin arttırılarak devamlılığı sağlanmalı.

Lisanslı depoculukla ilgili çalışmalarınız hangi aşamada?
Lisanslı depoculuk konusundaki faaliyetlerimiz hazırlık aşamasında. Yapılacak kanuni düzenlemeyi müteakiben gerek ortaklarımıza gerekse kooperatif ve birliklerimize birçok açıdan katkı ve ekonomik fayda sağlayacak bu düzenlemeyle kooperatifçilik faaliyetlerimizin gelişimi ve finansmanında çok önemli bir rol oynayacak olan Lisanslı Depoculuk Sistemi’ne geçilecek.

Yağlı tohumda kalite ve verimi artırmak için yaptığınız çalışmalar nelerdir?
Yağlı tohumda kalite ve verimi arttırmak için Birliğimiz iştiraki olan “Birlik Tohum” 2009 yılında kurulmuş ve yağlık ayçiçeği ile ilgili AR-GE çalışmalarına yoğun olarak devam ediyor. Yine 2008 yılından itibaren ürün alımlarımızda “Yağ oranı esaslı alım sistemi”ne geçilmiş ve ürünlerin barındırdıkları yağ miktarına göre ödeme yapılmaya başlanmıştır. “Daha iyi ürüne daha iyi fiyat” düşüncesi ile uygulanan bu sistem çiftçilerimizi daha kaliteli ürünler yetiştirmeye sevk etti. Bunun neticesinde birim alan başına elde edilen yağ miktarında yaklaşık olarak yüzde 10’luk bir artış sağlandı.