EYLÜL-EKİM 2025 / TARIM TEKNOLOJİLERİ

Babasının isteğini kodlara döktü, tarım robotu yaptı


Sema ÖZAY    

02.12.2025 


Ömer Muratlı, çiftçi bir ailenin bilgisayar mühendisi çocuğu. Tarım teknolojileri alanında önemli bir yeniliğe imza atarak pamuk toplama robotu “afara”yı geliştirdi. Biçerdöverle hasat sırasında yere dökülen ve “afara” adını verdiği pamukların toplanması ihtiyacından yola çıkan Muratlı, yerli imkânlarla üretmeyi başardığı Türkiye’nin ilk tarım robotunu tüm detaylarıyla dergimize anlattı.

Sizi tanıyabilir miyiz? Tarım teknolojisi alanında çalışma ve pamuk toplama robotu geliştirme nasıl bir ihtiyaçtan doğdu? Anlatır mısınız?
 
Ben çiftçi bir ailenin bilgisayar mühendisi çocuğuyum. Bizim aile 4 nesildir, yani yaklaşık 70 yıldır biçerdöver işletmeciliği yapıyor. Çocukluğumdan beri teknolojiye ilgim hep vardı. Babamın yanında biçer-döver üzerinde büyüdüm diyebilirim. Üniversite yıllarımda da öyle geçti. Hububat, pamuk gibi ürünlerin biçerdöverle hasadı sırasında ürün kayıpları olabiliyor. Bilgisayar mühendisi olduğum için babamın benden bir isteği oldu. Hasat ederken yere dökülen “afara” dediğimiz pamukları toplamak üzere dünyada bir cihaz varsa araştır, biz bu cihazı alıp pamukları toplayalım, dedi. Ben hemen patent araştırması yaptım, cihazı araştırdım. Herhangi bir cihaz ya da patent bulamayınca uluslararası patent başvurusuyla robot yapma çalışmalarımıza başladık. 
 
Bu robotu geliştirmek için proje, finansman ve teknik imkânları nasıl bir araya getirdiniz? Sonuca ulaşmanız ne kadar sürdü? 
 
KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı) desteği ile ilk prototipimizi yaptık. Önce en basit şekilde pamuk toplama yapabilen prototiple yatırım aşamasına geldik. Bir taraftan da AR-GE çalışmalarımız devam ediyordu. Kamu kurumu Halk Yatırım’ın “Fonla Büyüsün” diye kitle yatırım programı var. Biz buradan da ikinci prototipimizi geliştirmek üzere finansman aldık. “Fonla Büyüsün” programı ile birlikte Kalyon, Ziraat Portföy, Yıldız Teknopark, Türk Telekom, Enterprise Türkiye gibi bazı yatırımcıların ortaklığında şirketimiz kuruldu. Yani satışa hazır bir pamuk toplama makinesi yapma taahhüdüyle o yatırımları aldık. Bu çok ortaklı şirketimizle birlikte afara tarım robotunun AR-GE’sine başladık. Hem KOSGEB hem de TÜBİTAK’tan (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu) destek alarak çalışmalara devam ettik.  
 
AR-GE çalışmaları yatırımcılarımızdan Yıldız Teknopark’ın garaj gibi inovasyon hot denilen bir prototip atölyesi var. Farklı üretim alt yapılarına sahip. Çalışmalarımızı burada yürüttük. Yatırım aldıktan sonra çalışmaları 1,5 yılda tamamladık. Şu anda aktif olarak yere dökülen pamukları toplayabiliyoruz.

Fotoğraf Galerisi

TEMELİNDE YAPAY ZEKÂ VE DERİN ÖĞRENME VAR
Robotun çalışma şeklini anlatır mısınız? Hangi teknolojileri kullandınız?
 
Biz dünya standartlarında bir tarım robotu üretiyoruz. Robotun altında ve etrafında kameralar var. Bu robot kameralar tarlayı, çevreyi, yeri ve yerde bulunan pamuğu görüp sonra o görüntüyü analiz eden bir bilgisayar sistemine sahip. Görüntü işleme dediğimiz teknoloji; o görüntünün alınmasından sonra içeriğinde neler olduğunu, detay görüntüleri ve boyutlarına kadar çıkaracak bir bilgisayar sistemi. Anlattığım bu yazılım sistemini mekanik sistem üzerinde işletiyoruz. Söz konusu sistem, birbirine çok benzeyen beyaz taşla pamuğu dahi ayıracak derecede detay verebilen bir alt yapı. İnsanlar kirleterek toplarken robotun kamerası pamuğu görüyor, 200 mili saniyede aşağı iniyor, 300 mili saniyede vakum uyguluyor, alıyor ve sonra yukarı çıkıyor. Tertemiz bir şekilde topluyor. Yüzde 99,9 bir başarı oranı ile yazılım üzerinden pamuğu tanıyabiliyoruz, yüzde 90 oranında da tanınmış olan pamuğu toplama başarısı gösteriyoruz. Bu işin temelinde arka planda yapay zekâ ve derin öğrenme algoritması var. Şu konuya dikkat çekmek istiyorum: Yapay zekâ ve derin öğrenme insanlar tarafından kolaylıkla öğrenilecek şeyler. Önemli olan ürünün fiziksel olarak gerçekleştirilmesi. Şöyle bir örnekle anlatayım: Siz tarlaya pamuğun döküldüğünü kamera ile tespit edebilirsiniz ya da toplanması gerektiğini bilebilirsiniz, ancak pamuğun toplanmasını sağlamak bundan bin kat daha önemli. Biz de bu işi yapıyoruz. Ayrıca afara robotumuza takılıp çıkarılabilir çapalama modülü geliştirdik. Yani teknolojik anlamda, fiziksel bir olguya çözüm olması bakımından niş bir ürün geliştirdiğimizi düşünüyorum.
 
YERLİ VE MİLLÎ İLK TARIM ROBOTU: AFARA
Robotun denemeleri yapıldı mı? Pamuk toplama kapasitesi nedir?
 
Deneme testlerimizi yaptık. Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım Teknolojileri ve Mekanizasyon Dairesine (TAMTEST) de başvurularımızı yapıp bunların standartlarını oluşturma ve satışlara başlama aşamasındayız. Önümüzdeki yıllarda yüzlerce afara robotu olacak. Seri üretime şu anda hazırız. Çiftçimiz tabii şuan amortisman giderine, nerede şarj edeceğine, teknik destek durumuna ve ne kadar pamuk toplayacağına bakıyor. Bu nedenle bazıları mesafeli yaklaşıyor ancak yeni nesil çok ilgi gösteriyor, Türkiye’nin ilk tarım robotu olarak ilgi görüyor. Afara robotik pamuk toplayıcı tek bir şarjla 6 saat çalışıyor ve 40 dönüm alanı tarayabiliyor. Bu sürede 1,2 tonluk pamuk toplama kapasitesine sahip. Bir şarjla çalışma süresi çapalama yaparken daha uzun.
 
Türkiye dünya pamuk üretiminde yüzde 2,5’lik paya sahip. Tarlalarımız çoğunlukla küçük ya da orta ölçekli. En büyük tarlalarımız Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğüne (TİGEM) ait Ceylanpınar’daki araziler. Ülkemizde afara robotu satmaya başladık ama bizim asıl hedefimiz ihracat yapmak. Bu tarım robotu da katma değeri yüksek bir ihracat ürünü olarak ekonomiye katkı sağlayacak. Tarla büyüklüğü açısından Arjantin, Brezilya gibi Güney Amerika ülkelerinden bir kenarının uzunluğu 35 km olan tarla sahipleri ile iletişimdeyiz. Buradaki taleplerin büyüklüğüne göre robotumuzu revize ediyoruz. Tabii kendi üreticimiz için çeşitli bölgelerde de demoları tekrarlayacağız, bölgesel eğitimler düzenleyeceğiz.

Fotoğraf Galerisi

Tarım ve Orman Bakanlığında demo yaptınız. Beklediğiniz ilgiyi gördünüz mü?
 
Evet, bakanlıkta demomuzu yaptık. Ben buradan Tarım ve Orman Bakanına, daire başkanlarımız ve ekiplerine samimiyetle teşekkür ediyorum. Nedeni şu: Bundan 10-15 yıl önce savunma sanayisindeki atak dönemi gibi Bakanlık öncülüğünde tarım teknolojileri anlamında da atağa geçebileceğimizi düşünüyorum. Bakanlık tarafından bizim aklımızdakileri gerçekleştirmemiz için gerekenlerin çok iyi anlaşıldığını ve imkânların sağlandığını düşünüyorum. Bu durum, bir çocuğun yaptığı küçük bir projede annesi, babası ya da öğretmeninin önünü açması, desteklemesi gibi bir şey aslında. Bakanlığımızın yaptığımız demoyu gelip görmeleri ve beğenmeleri bizim için çok önemli ve gurur verici bir aşama. Millî servetin yerde kaldığını ve bunun çözümünü bulduğumuzu görüp mutlu olmaları bizim için çok büyük cesaret. 
 
TOPRAĞA DÖKÜLEN MİLLÎ SERVETİ TOPLAYACAK
Robotun ekonomiye katkısı ne olacak?
 
Biçerdöverli hasat sırasında pamuğu maalesef yüzde yüz toplamak mümkün değil. Genel olarak bir yılda Türkiye’deki rekoltenin minimum yüzde 5’i yerlere dökülüyor. Bu dökülen millî servet Türkiye’de 120 milyon dolar, dünyada ise 3,5 milyar dolarlık kayıp demek. Biz 3 yıldır tarım robotu fuarlarına katılıyoruz. Yıl içinde bir kez Fransa’da ve ABD’de San Fransisco’da düzenleniyor. Amerika’da standımıza Kaliforniya’da dökülen pamuk oranını ondalık rakamlarla bilecek düzeyde bilinçli çiftçiler geliyor. Robotumuzun demolarını kendi çiftçimize Şanlıurfa, Adana ve Diyarbakır’da yaptık. Çok büyük bir ilgi var. Şu an satış aşamasına getirdik ve sipariş alıyoruz. Satış fiyatı 150 bin dolar civarında. İlk 10 satışa yanında çapalama aparatını hediye edeceğiz. 

Fotoğraf Galerisi

ÇAPALAMA MODÜLÜ DE VAR
 
Takılıp çıkarılabilir çapalama modülü ile pamuk hasadı dışında kalan zamanlarda pancar, mısır, marul gibi bitkilerin çapalama işlemini de bu robotla yapabilecekler. Bu modül yaprakların milimetrik ölçüsüne kadar algılıyor. Çünkü biz 50 bin görüntüyü yapay zekâ ve derin öğrenme algoritmalarına koyarak onun farklı algoritmalarını yapıyoruz. Dolayısıyla asıl bitkiye dokunmadan sıra arası ve sıra üzerindeki yabancı otları görüyor ve alıyor. Elle çapalamaktan daha iyisini yapıyor diyebiliriz.
 
Buna benzer traktör arkasına takılan sıra arası çapalama yapan makineler var ancak bizim farkımız şu:  çapalama işini günlük 5 bin liralık dizel yakıt harcayarak karbon ayak izini artıran bir seçenek yerine, elektrikli 800 liralık bir yakıt ile karbon ve su ayak izini azaltacak bir şekilde yapma imkânı sağlıyoruz. Ayrıca diğer seçenekte sadece sıra arası yapılırken bu robot ile otonom bir şekilde sıra arası ve sıra üzeri çapalanabilmekte. Diğer yandan daha az karbon ayak izi ile üretim yapmış olan çiftçi daha verimli üretim yapmış olacağı için ürününün katma değeri de artacak. Yani Türkiye’nin ilk tarım robotunu yapmakla kalmadık, bunu entegre edilebilen çapalama modülünü de ilk olarak biz yaptık. 
 
TARIM TEKNOLOJİLERİ ALT YAPISI GELİŞİYOR
Genç bir girişimci olarak tarım teknolojilerinin geleceğini nasıl görüyorsunuz? 
 
Öncelikle şunu belirteyim. Hayatımın bu yaşlarının biçerdövercilikten gelen bir ailenin çocuğu olarak tarım teknolojilerinin geliştiği döneme denk gelmesinden dolayı çok mutluyum. Daha 5 yıl önce satışa sunulmuş bir tarım robotu dünyada yoktu. Şimdi tarım robotları ortaya çıktı, teknoloji alt yapısı gelişiyor, tarım robotlarına olan ihtiyaç artıyor, işçilik azalıyor. Tarım teknolojilerinde tıpkı savunma sanayinin 2011 yılında olduğu gibi başlangıç zamanlarındayız. Bu sektöre öncülük edenlerden olmak benim için çok mutluluk verici. Hedefimiz tarım teknolojilerinde Baykar savunma sanayinin dünyada geldiği seviyeye gelmek. 
 
Sizin gibi genç girişimcilerin tarım teknolojilerine emek vermesi sektör adına çok ümit verici. Bu konuda gençlere ve girişimcilere neler söylemek istersiniz?
 
Ben yine savunma sanayinden örnek vereceğim. 2007-2010 yıllarında savunma sanayinin durumu bu seviyede değildi. Biz bu konuda iyi değiliz deyip çalışılmasaydı, Baykar gibi bir İHA’larda dünyada yüzde 60’lık paya sahip olunamazdı. Ben de bunu tarım sanayi için söylüyorum. Evet, girdi maliyetleri yüksek; evet, verimlilik sıkıntısı var. Çözüm bunlardan şikâyet etmek değil, teknolojinin sonuna kadar kullanılması. Robot ürettiğim için değil ama ben Türkiye’deki ivmelenmenin tarım robotları ile olacağını düşünüyorum. Robotlar sayesinde girdiler verimli kullanılacak, maliyet düşecek ve verim artacak. Örneğin işçiyi gönderip yere eğilip dökülen afara pamuğun toplanmasını sağlayamıyorsunuz. Biz, millî ekonomiyi yükseltmek gibi bir misyon üstlendik. Biraz zorluklar var elbet, gençlere bunu söylemek zorundayım ama buna rağmen elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Ben 5 yıldır bu işin içindeyim. Benim dedem 1950’lerde paletli traktör kullanırken biz şimdi klimalı ortamlarda Adana’da oturduğumuz yerden Ceylanpınar TİGEM’deki pamuğu robotumuzla toplayabiliyoruz. Yani o günlerden bu seviyeye geldik. Ülkemizin tarım teknolojilerinde dünyada önemli bir seviyeye geleceğimize inanıyorum. Devletimiz, milletimiz, bakanlığımız ve bizim bunu birlikte başaracağımıza inanıyorum.

Ömer Muratlı afara robotik pamuk toplayıcı tarım robotu fonla büyüsün yapay zeka derin öğrenme çapalama modülü tarım teknolojileri Sema Özay