EYLÜL-EKİM 2025 / KAPAK KONUSU

İklim değişikliğine karşı Türkiye’nin yeşil kalkınma vizyonu hayata geçiyor


Müge ÇEVİK    

02.12.2025 


İklim değişikliği, dünyanın karşı karşıya olduğu en büyük çevresel tehditlerden biri olarak her geçen gün etkisini artırıyor. Bu küresel sorunun çözümünde, doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilir yönetimi kritik bir rol oynuyor. Türkiye’nin orman varlığını koruyarak iklim değişikliğiyle mücadelede etkin bir aktör olmasını hedefleyen “2025-2030 İklim Değişikliği Azaltım ve Uyum Stratejisi ile Eylem Planı” bu doğrultuda önemli bir yol haritası sunuyor. Bu kapsamda Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey ile gerçekleştirdiğimiz söyleşide planın detaylarını, hedeflerini ve uygulama sürecinde öne çıkan stratejileri konuştuk.

İklim değişikliği ile mücadele konusunda Orman Genel Müdürlüğünün (OGM) 2025-2030 İklim Değişikliği Azaltım ve Uyum Stratejisi ile Eylem Planı’nı hazırladığını biliyoruz. Bu yol haritasının detaylarından söz eder misiniz? Hangi temel hedefler üzerine odaklanıyorsunuz? 
 
Orman Genel Müdürlüğünün 2025-2030 İklim Değişikliği Azaltım ve Uyum Stratejisi ile Eylem Planı “Azaltım” başlığı altında Ulaştırma, Tarım, AKAKDO, Asil Geçiş ve Karbon Denkleştirme mekanizmalarında 50 adet strateji; “Uyum” başlığı altında Kent, Su Kaynakları Yönetimi, Tarım ve Gıda Güvencesi, Biyolojik Çeşitlilik ve Ekosistem Hizmetleri, Halk Sağlığı, Enerji, Turizm ve Kültürel Miras, Afet Risk Azaltma konularında 23 adet stratejiye sahip. 
 
Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadelesindeki kararlılığını ve orman ekosistemlerinin bu mücadeledeki kritik rolünü vurgulayan Eylem Planı, ormanların karbon depolama kapasitesini artırma, yangınlar ve zararlılarla mücadele etme ve iklim değişikliğine uyum sağlama yoluyla ülkenin 2053 Net Sıfır Emisyon hedefine ulaşmasında kilit bir rol oynadığını ortaya koyuyor. Eylem Planında, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve Paris Anlaşması gibi uluslararası taahhütler doğrultusunda; enerji, ulaşım, tarım ve arazi kullanımı sektörlerinde azaltım ve uyum eylemlerini detaylandırarak, sürdürülebilir orman yönetimi ve kurumsal iş birliğinin önemi vurgulanıyor. Nihayetinde, bu strateji Türkiye’nin yeşil kalkınma vizyonuna ulaşması için çok boyutlu bir yol haritası sunuyor. Buradaki temel hedeflerimizi şöyle sıralayabiliriz:

Haber Görseli

Biyoenerji kullanımı ve OGM binalarında çatı tipi güneş enerjisi santrali kurulumunun artırılması.
 
Kimyasal gübreye alternatif organik gübre kullanımının araştırılması ve yaygınlaştırılması.
 
Arazi tahribatının dengelenmesi, mera ıslahı ve erozyon kontrolü.
 
Tarımsal ormancılık ve canlı rüzgâr perdesi faaliyetlerinin yaygınlaştırılması.
 
Orman köylülerine ekonomik çeşitlilik sağlayacak programların desteklenmesi, yakacak odun kullanımının azaltılması.
 
Atıl tarım arazilerinde hızlı gelişen, gelir getirici ağaçlandırmaların teşvik edilmesi.
 
Ekosistemlerin korunması, sürdürülebilir yönetimi ve yutak alanların artırılması.
 
Havza bazlı ağaçlandırma yol haritası oluşturulması.
 
CBS ve uzaktan algılama ile ağaçlandırmaya uygun alanların tespiti.
 
Toprak karbon yutağının korunması için erozyon ve çölleşmeyle mücadele.
 
Ormancılıkta dijitalleşmenin yaygınlaştırılması.
 
Orman planlama ve yönetiminde karbon, su ve biyoçeşitlilik amaç fonksiyonlarının teknik olarak geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması.
 
Kentlere yakın ormanlarda insan faaliyetlerini sınırlayıcı düzenlemeler ve kent içi yeşil koridorların oluşturulması.
 
Orman yangınlarının önlenmesi, erken tespiti ve etkili müdahale kapasitesinin güçlendirilmesi.
 
Karbon yönetimi konusunda teknik eleman yetiştirilmesi, farkındalığın artırılması.
 
Taşkın kontrolünde doğa temelli çözümler, taşkın ve kuraklık erken uyarı sistemlerinin yaygınlaştırılması, yukarı havza sel kontrolü çalışmaları.
 
Meraların niteliklerinin korunması ve ıslahı. 
 
Tarımsal üretimde ekosistem odaklı modeller ve doğa temelli çözümler, arıcılık destekleri.
 
Biyolojik çeşitlilik ve ekosistem hizmetleri konusunda farkındalığın ve kapasitenin artırılması, doğa koruma odaklı mevzuatın güncellenmesi, tahrip olmuş ekosistemlerin restorasyonu, istilacı türlerle mücadele.
 
Terapi ormanları kurulması, iklim değişikliğinin sağlık etkileri ve uyumla ilgili iş sağlığı ve güvenliği mevzuatının güncellenmesi.

Haber Görseli

İklim değişikliğinin sonuçlarını yaz aylarında yaşanan orman yangınları ile ne yazık ki acı bir şekilde tecrübe ediyoruz. Bu konuda önleyici ve müdahaleye yönelik çalışmalar hakkında da bilgi verir misiniz? 
Orman yangınlarıyla mücadele kapsamında; her yıl yangın sezonu öncesinde yangınlarla mücadelede görevli tüm personele hizmet içi eğitimler veriliyor. Halkın orman yangınları konusunda daha duyarlı olmasını sağlamak amacıyla yıl boyu bilinçlendirme çalışmaları yapılıyor. Farkındalık oluşturmak amacıyla 2024 yılında “Orman Benim” kampanyası başlatılmıştı. Orman yangınlarının önlenmesi ve ormanların atıklardan temizlenmesi konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla yol kenarı ve orman içi katı atık temizlikleri tüm işletme müdürlüklerimizde ve Türkiye genelinde yapıldı. Bu faaliyetler 2025 yılında da devam ediyor.
 
Orman köylerinde yaşayan köylü vatandaşlara, çoban, avcı ve arıcılara, öğrencilere, kamu görevlilerine, askerî personele orman yangınlarıyla ilgili farkındalık eğitimleri veriliyor. Ülke genelinde orman alanlarının 7/24 esasına göre gözetlendiği 184’ü akıllı, 776 adet gözetleme kulesi bulunuyor. Yol kenarı bakımları yaptırılarak yangın riski azaltılmaya çalışılıyor. İHA’lar yangın tespiti ve yönetiminde kullanılmaya devam ediyor. Karar Destek Sistemi ve Yangın Davranış Modeli ile yangın riski tespiti ve yangın yönetiminde aktif olarak kullanılmaya başlanıldı.
 
Orman yangınları adet ve alan olarak meteorolojik şartların etkisiyle her yıl değişkenlik gösterebiliyor. Yangın önleme tesisleri (YARDOP) yapılarak ve mevcut tesislerin bakımı tamamlanarak çıkabilecek yangınların büyüme riski azaltılmaya çalışılıyor. Hava ve kara araçlarımızın yangınlara daha kısa sürede ve daha etkin bir şekilde müdahale edebilmesi için inşa edilen 4 bin 796 adet yangın havuz ve göletlerinin bakımları yapılarak, yangın mevsiminde dolu olmasını sağlayacak tedbirler alınıyor. Orman köylerine traktörler ile birlikte orman yangınlarda kullanılmak üzere su tankerleri dağıtılıyor.

Haber Görseli

İYİ ORMANCILIK UYGULAMALARI
Karbon yutak alanlarının artırılması konusunda özel olarak uygulanan projeler var mı? 
 
OGM olarak karbon yutak alanlarının büyüklüğünü ve kapasitelerini artırmaya yönelik çalışmalar yürütüyoruz. OGM Stratejik Planı (2024-2028) kapsamında, ülke orman alanı oranının yüzde 30,1’den yüzde 30,3’e çıkarılması, verimli orman alanının 13 milyon 875 bin hektardan 14 milyon 150 bin hektara yükseltilmesi ve hektar başına ağaç servetinin 76,00 metreküpten 76,40 metreküpe çıkarılması hedeflendi. Ayrıca, OGM’nin 2025-2030 İklim Değişikliği Azaltım ve Uyum Stratejisi ile Eylem Planı’nda da karbon yutak kapasitelerinin artırılması için iyi ormancılık uygulamaları öneriliyor.
 
Bu çerçevede, 6831 sayılı Orman Kanunu’na eklenen Ek 22’nci madde ile “Karbon Yutak Fonksiyonlu Ormanlar”ın kurulması hükme bağlanmış durumda. Ulusal ve uluslararası hedeflerle uyumlu şekilde, sera gazı emisyonlarının azaltımını destekleyen, iklim değişikliğine uyum ve azaltım kapasitesini artıran bu ormanların oluşturulması amaçlanıyor. 
 
İKLİME DİRENÇLİ ORMANCILIK PROJESİ 
Toplumun, özellikle yerel halkın iklim değişikliğiyle mücadele konusundaki rolü ile ilgili ne gibi çalışmalar yapılıyor? Eğitim, farkındalık ve katılım gibi projeleriniz var mı? 
 
OGM, iklim değişikliğinin ormanlar üzerindeki etkilerini azaltmak ve orman yangınları, zararlılar ve hastalıklarla mücadelede etkin kapasiteyi artırmak amacıyla kapsamlı çalışmalar yürütüyor. OGM çalışanlarının yanı sıra yerel yönetimlerin ve toplulukların bu konularda eğitilmesi, hızlı ve etkin müdahale sağlanması açısından kritik öneme sahip. Toplumun bilinçlendirilmesi ve farkındalık yaratılması, orman yangınları ve zararlılarla mücadelede toplumsal desteğin artırılmasını sağlar. Stratejilerin ve uygulamaların düzenli olarak izlenmesi ve değerlendirilmesi ise ormancılık yönetimi ve müdahale süreçlerinin sürekli iyileştirilmesini temin etmektedir. Bu çerçevede, OGM’nin 2025-2030 İklim Değişikliği Azaltım ve Uyum Stratejisi ile Eylem Planı’nda kapasite artırımı ve eğitim faaliyetleri özellikle vurgulanmıştır.
 
Türkiye’de iklim değişikliği etkisiyle artan ekstrem hava olayları ve özellikle 2021 yazında yaşanan büyük orman yangınları, yangınla mücadele politikalarının yeniden gözden geçirilmesini zorunlu kılmıştır. Bu kapsamda Dünya Bankası finansmanı ile yürütülmekte olan İklime Dirençli Ormancılık Projesi (İDOP), yangına hassas bölgelerde çok boyutlu önleyici tedbirlerin ve müdahale kapasitesinin artırılmasını hedefliyor. Proje, kurumsal kapasite geliştirme, karar destek sistemleri (büyük veri, yapay zekâ, IoT/IoB), yangın gözetleme ve haberleşme altyapısı, orman köylerinde iklim dirençli altyapı çalışmaları ve yerel halkın bilinçlendirilmesi gibi kritik bileşenleri kapsıyor.
 
İklim değişikliğine uyum noktasında orman ekosistemlerinin dayanıklılığının artırılması için uygulanan politikalar nelerdir? 
 
Ormanlar iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir role sahiptirler. Orman ekosistemlerinin korunması ve rehabilitasyonu/restorasyonu iklim değişikliğinin etkileri ile mücadele açısından stratejik bir öneme sahip. Ormanların korunması ve sürdürülebilir yönetimi için korunan alanların genişletilmesi çok önemli. İklim değişikliğinin etkilerine karşı orman yönetimi stratejilerinin geliştirilmesi için; politika ve düzenlemelerinin oluşturulmasına, ormancılık yönetim planlarının düzenli olarak güncellenmesine, ormancılık uygulamalarının iklim değişikliği senaryolarına uyumlu hâle getirilmesine ihtiyaç var. 
İklim değişikliğinin etkilerine dayanıklı orman yönetimi uygulamalarının geliştirilmesi için genetik çeşitliliği artırılmış dirençli türler kullanılmalı ve ormancılık uygulamaları iklim değişikliği senaryolarına göre güncellenmeli. Ormancılık politikaları oluşturulmalı, ormancılık yönetim planları düzenli olarak gözden geçirilmeli. 
 
Orman yangınları ve zararlılarla mücadele stratejilerinin güçlendirilmesi için erken uyarı sistemleri geliştirilmeli, yangın söndürme kapasiteleri artırılmalı, zararlı böcek ve mantarlar kontrol altına alınmalıdır.
Stratejiler ve politika önerileri; iklim değişikliğinin orman ekosistemlerine olan etkilerini minimize etmek, ormanların uzun vadeli sağlığı ve sürdürülebilirliğini korumak için kapsamlı bir yaklaşım sunuyor. OGM olarak bu stratejileri ve politika önerilerini destekleyerek iklim değişikliğiyle mücadelede aktif bir rol oynamayı hedefliyoruz. 
 
OGM olarak, iklim değişikliği ile mücadelede “hem uyum hem de azaltım” boyutunda öncü rol üstleniyoruz. Ormancılık perspektifinden azaltım faaliyetleri, başta ağaçlandırma olmak üzere karbon yutaklarının güçlendirilmesine odaklanırken; uyum faaliyetleri biyolojik çeşitliliğin ve ekosistemlerin korunmasını hedefliyor.
 
OGM olarak, önümüzdeki dönemde ormanların korunması, karbon yutak kapasitesinin artırılması, doğa tabanlı çözümlerin hayata geçirilmesi ve ekosistem restorasyonu gibi alanları öncelikli stratejik hedefler olarak belirledik. 

iklim değişikliği orman genel müdürlüğü İklim Değişikliği Azaltım ve Uyum Stratejisi ile Eylem Plan bekirkaracabey