TEMMUZ-AĞUSTOS 2018 / AYIN KONUSU
En sağlıklı atıştırmalık fındık
Her gün sadece 25-30 gram fındık yemek, günlük E vitamini ihtiyacının yüzde 100’ünü karşılamaktadır
Fındık zengini ülkemizde, bu lezzetli ve sağlıklı ürünü mümkün olduğunca günlük beslenmemizde bulundurmamız tüm uzmanların tavsiyesi. Peki bu ürünü tüketirken nelere dikkat etmeliyiz? Ne şekilde temin etmeli ve nasıl muhafaza etmeliyiz? Fındık ‘sağlıklı’ olma özelliğini nasıl bir içerikten alıyor? Tüm bu soruları Ankara Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Gıda Güvenliği Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nevzat Artık’a yönelttik. Fındık konusunda Prof. Dr. U. Tansel Şireli ve Dyt. Derya Özdamar ile önemli çalışmalar gerçekleştiren Artık, fındık ve insan sağlığı açısından önemine ilişkin görüşlerini bizimle paylaştı.
Fındığın besin değerleri hakkında bilgi verir misiniz? Fındığın içerdiği vitamin, mineral ve aminoasit değerleri nelerdir?
Fındık; yağ (oleik asit çoğunlukta olmak üzere), protein, karbonhidrat, vitaminler (vitamin E), mineraller, diyabetik lifler, fitosterol (beta- sitosterol) içeriği ile insan beslenmesi ve sağlığı açısından çok önemli bir besin. Çeşitli besin elementleri açısından zengin olan fındık aynı zamanda bir çok gıda bileşeninin günlük alınması gereken düzeylerini karşılar. Fındık bileşimindeki doymuş yağ oranının düşük ve tekli doymamış yağ oranının (MUFA) yüksek olması nedeniyle de çok değerli. Tekli doymamış yağ oranıyla zenginleştirilmiş beslenme ise toplam kolesterol dengesini düşürme, lipoprotein yoğunluğunu (LDL) azaltma ve kan trigliserit değerini düşürmede gibi olumlu etkiler oluşturuyor .Fındığın kan lipiti(yağ) düzeyinin kontrolünde etkisi olmakla beraber koroner kalp rahatsızlığı (CHD) riskini azaltması yönüyle de olumlu bir etkisi bulunuyor.
BİTKİSEL YAĞLARDAN SONRA EN İYİ YAĞ
E vitamini açısından bitkisel yağlardan sonra en iyi ikinci kaynak olan fındıktaki E vitamini çözülebilir bir lipit fenolik antioksidan. Fenoliklerin antioksidan aktiviteleri, hidrojen atomlarını bağımsız köklere dönüştürerek kalp krizi riskini engeliyor. Bu bileşikler bağımsız kökler oluşturabileceği için, diyabetik hastalarda kanser ve damar tıkanıklığını önlemede potansiyelleri olduğuna inanılıyor. E vitamininin antioksidan görevi, koroner kalp rahatsızlığı ve kanserle olan koruyucu ilişkisinden dolayı, fındık ve fındık ürünlerini içeren doğal gıda maddelerine tüketici ve sanayi tarafından olan ilgi gün geçtikçe artıyor. Her gün sadece 25-30 gram fındık yemek, günlük E vitamini ihtiyacının yüzde 100’ünü karşılar. Fındıkta bol miktarda bulunan beta-sitosterol maddesi kolesterolü düşürmek ve kanser (kolon, prostat, göğüs vb.) gibi pek çok hastalığı önlemekte önemli bir rol oynayabiliyor. Bu husus tümör büyümesini engelleme ve programlanmış hücre ölümü uyarımı için de geçerlidir.
Haber Görseli
Ankara Üniversitesi Gıda Güvenliği Enstitüsü Müdürü Prof. Dr.Nevzat ARTIK
Türk fındığının özellikleri hakkında bilgi verir misiniz?
Fındık konusunda ülkemiz dünyada çok önemli bir yere sahip. Fındık çeşitlerimizin bileşimi konusunda yapılan araştırmalarda bileşim öğeleri detaylı olarak belirlenmiştir. Türk fındık çeşitlerinde ortalama olarak protein yüzde 17,36, toplam yağ yüzde 61,65, toplam kül yüzde 2,33’tür.
Fındık çeşitlerimiz yağ asitleri ve amino asit bileşimi açısından çok zengindir. Fındık çeşitlerimizde doymuş yağ miktarı ise ortalama yüzde 92.84’tür. Fındıkta doymamış yağ oranı yüzde 7,152 gibi çok düşük bir rakamdır.
İSTER ÇİĞ İSTER KAVRULMUŞ TÜKETİN
Fındığın tüketim şekli nasıl olmalı? Çiğ ve kavrulmuş fındık arasında besin değeri ve kalori farkı var mı?
Fındık çiğ veya kavrulmuş olarak tüketilebilir. Çiğ fındık kavrulduğunda fındıkta aroma ve uçucu bileşikler tüketicilerin hoşuna giden şekle dönüşmekte ve daha gevrek hale geldikleri için tercih edilmektedir. Çiğ fındık 125-165 santigrat derece arasında, tekniğine uygun şekilde kavrulduğunda herhangi bir olumsuz bileşik oluşmaz. Fındık aromatik bileşikleri üzerinde yapılan bir araştırmada bu durum açık olarak belirlenmiştir.
Haber Görseli
Fındık çiğ veya kavrulmuş olarak tüketilebilir. Tekniğine uygun şekilde kavrulduğunda herhangi bir olumsuz bileşik oluşmaz.
DOĞRU MUHAFAZA ÇOK ÖNEMLİ
Kabuklu fındık mı kabuksuz fındık mı satın alınmalı ve fındık hangi koşullarda muhafaza edilmeli? Fındığın tüketim ömrü ne kadardır?
Fındık kabuklu ve ya kabuksuz olarak satın alınabilir. Fındığın muhafazası çok önemli. Rutubetli ve sıcaklığın yüksek olduğu yerlerde muhafaza edilirse aflatoksin adlı bir mikotoksin oluşur ve bu halde tüketilmesi uygun değildir. Türk Gıda Kodeksi Bulaşanlar Yönetmeliğine göre fındıkta aflatoksin B1 miktarı kilogram başına 8.0 μg düzeyini ve aynı tebliğe göre aflatoksin B1+B2+G1+G2 toplamı kilogram başına 15μg aşmamalıdır.
Tüketiciler fındık alırken nelere dikkat etmeli?
Aldığımız fındıkta aflatoksin ya da başka bir zehirli madde olduğunu nasıl anlarız?
Fındıkta aflatoksin varlığı tüketiciler tarafından anlaşılamaz. Ancak küflü ve uygun koşullarda muhafaza edilmemiş fındıklarda aflatoksin bulunabileceği şüphesi ile satın alınmamalıdır. Yine açıkta uygun olmayan koşullarda depolanmış fındıklar aflatoksin içerebilir; bu nedenle satın alınmamalı. Bu tip fındıklarda yağ okside olduğu için acılaşma olur tüketicilerin bu ürünü tüketmesi sağlık açısından risk taşır.
Fındık ürünlerinin tüketimi ile ilgili bilgi verir misiniz? Örneğin fındık yağı, kakaolu fındık kremaları, fındık ezmesi, fındık unu gibi ürünlerin fayda ve zararları nelerdir?
Fındık ürünlerinin tüketilmesinde bir sakınca yoktur. Fındığın tüm faydaları fındık ürünleri için de geçerlidir. Sadece uygun fındıktan üretilmiş olmaları çok önemli. Tüketicilerin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından izin ve kayıt belgesi olan işletmelerde üretilmiş ve ambalajlanmış ürünleri satın alması gerekiyor.