TEMMUZ-AĞUSTOS 2018 / BİTKİSEL ÜRETİM

Malatya’dan dünyaya yayılan lezzet: kayısı


Müge ÇEVİK    

26.07.2018 

İhracat geliri son yıllarda ortalama 300 milyon dolar civarında. Bununla birlikte, bu gelir tutarı Malatya’nın hak ettiği bir tutar değildir, çünkü kuru kayısının dünyada raf değeri tahmini 2 milyar dolar civarında.
Yaş ve kuru meyve olarak tadı damaklara kazınan, çekirdeği ile şifa kaynağı olan, reçeli ile kahvaltı sofralarını güzelleştiren kayısı, Malatya ilimizden dünyaya yayılıyor. Kimi zaman mevsim dışı hava şartları dolayısıyla üretimi zarar görse de Malatya birçok ülkenin özellikle kuru kayısı tedarikçisi olma özelliğini sürdürüyor. Kayısının üretiminden tüketimine; ticaret rakamlarından sektörün sorunlarına kadar birçok konuyu Malatya Ticaret Borsası Başkanı Ramazan Özcan ile görüştük.

Türkiye geneli ve Malatya ili kayısı üretim miktarları hakkında bilgi verir misiniz?

Türkiye geneli meyve veren kayısı ağaç sayısı 2007 yılında 12 milyon 605 bin 467 ve üretim miktarı da 557 bin 572 iken, 2017 yılı itibariyle ağaç sayısı 15 milyon 949 bin 383, üretim miktarı ise 985 bin tona yükseldi. Bunun yanı sıra kayısı üretim miktarı yıllar içerisinde dalgalanmalar da gösteriyor. Bunun da temel nedeni iklimsel faktörlerdir. Malatya’daki kayısı ağaç sayısı Türkiye’deki kayısı ağaçlarının yaklaşık yüzde 50’sini oluşturuyor. Ayrıca, üretim boyutuyla bakıldığında Malatya’daki kayısı üretim miktarı Türkiye’nin ortalama yarısını oluşturmakta, hatta bazı yıllarda ise yüzde 70’lere kadar çıkmakta.

ASIL GELİR KURU KAYISIDAN

Türkiye’de üretilen kayısının ne kadarı ihraç ediliyor?

İhracat rakamları hakkında bilgi verir misiniz?

Kayısı yaş ve kuru olmak üzere iki şekilde ihraç ediliyor. Yaş kayısı ihracatının son 5 yılına baktığımızda Türkiye’de üretilen kayısının çok az bir kısmının ortalama yüzde 5 kadar kısmının yaş olarak ihraç edildiği görülmekte. Yaş kayısı ihracatında elde edilen gelirin son beş yıllık ortalaması ise 35 milyon dolardır. Dolayısıyla, kayısı ihracatında asıl geliri kuru kayısı ihracatından elde ediyoruz. Türkiye kuru kayısı ihracatında önemli bir döviz girdisi elde ediyor. 2017 yılında 94 milyon 984 bin kilogram kuru kayısı ihracatından 266 milyon 986 bin 936 dolar gelir elde edildi. Türkiye’de üretilen kuru kayısının, Baskil ve Elbistan gibi çevre ilçelerde üretilen küçük bir kısmı hariç tamamı Malatya’da üretilmekte. Ortalama 4 kilogram yaş kayısıdan 1 kilogram kuru kayısı elde edildiği göz önünde tutulduğunda Malatya’da üretilen yaş kayısının ortalama yüzde 90’ı kuru kayısı şeklinde işlenmekte. Kuru kayısının ise büyük bir bölümü ihraç edilmektedir. Geri kalan kısım ise ya ilerde değerlendirilmek için  depolanmakta ya da iç piyasada tüketilmekte. Malatya ekonomisinin can damarı olan kayısı ihracatında elde edilen gelir yıllar itibariyle kayısıda yaşanan rekolteye bağlı olarak değişiklik gösterse de son yıllarda ortalama 300 milyon dolar civarında. Bununla birlikte, bu gelir tutarı Malatya’nın hak ettiği bir tutar değildir, çünkü kuru kayısının dünyada raf değeri tahmini 2 milyar dolar civarında.

EN FAZLA İHRACAT ABD’YE

En çok talep hangi ülkelerden geliyor?

Türkiye’de yaş olarak ihraç edilen kayısılar için en fazla talep Rusya’dan geliyor. Rusya’yı Irak,  Almanya, Suudi Arabistan ve Romanya takip ediyor. Yaş kayısının kısa bir ömrü olduğu için daha çok Türkiye’nin komşu ülkelerine ihraç ediliyor. Bununla birlikte, havayolu ile bu ülkeler dışında dünyadaki yaklaşık 50 ülkeye de ihraç edilmekte.

Kuru kayısının en fazla ihraç edildiği ülke ise Amerika Birleşik Devletleri’dir. ABD’den sonra kuru kayısının en fazla ihraç edildiği ülkeler Fransa, Almanya, İngiltere (Birleşik Krallık), Avustralya, Brezilya ve Rusya. Bu ülkelerin haricinde kuru kayısı dünyada 100’den fazla ülkeye ihraç edilmekte. “Malatya Kayısısı”nın Avrupa Birliği tarafından coğrafi işaret tescili aldığını göz önünde tuttuğumuzda, kuru kayısı ihracatı hem Türkiye’nin hem de Malatya’nın ekonomisine katkı sağlamanın yanında tanıtım fonksiyonunu icra etmekte.

Haber Görseli

İşlenmiş kayısı ürünleri ve bunların ticareti hakkında bilgi verir misiniz?

Kayısı hasat sonrası muhafazası zor olan bir ürün olması nedeni ile genellikle kurutularak değerlendirilmektedir. Kuru kayısı başlıca üç şekilde kurutulmakta ve pazarlanmaktadır. Kayısı çeşitlerinden suda çözünür kuru madde içeriği düşük olanlar açık alanda güneş altında kurutulur ve genellikle hoşaflık olarak tüketilir. Suda çözünür kuru madde içeriği yüksek kayısı çeşitleri hasat edildikten sonra herhangi bir işlem yapmadan direk güneş altında (gün kurusu kayısı) ya da kükürtlenerek (islimli, kükürtlü kayısı) kurutulmaktadır. Kükürtlemenin amacı, kuru kayısıların depoda uzun süre muhafazasını sağlamak üzere küf, maya ve zararlıların faaliyetlerini engellemek ve renk bozulmalarının önüne geçmektir. Gün kurusu kayısılar genellikle kahverengi, kükürtlü kayısılar ise sarı renkli olmaktadır. Üretilen kuru kayısının yaklaşık yüzde 85’i kükürtlü ve kalan yüzde 15’lik kısmı gün kurusu olarak piyasaya sürülüyor. Kayısı üreticileri ürettiği kuru kayısıları komisyoncu, tüccar ve ihracatçıya doğrudan satabilmektedir. Tüketicilere kuru kayısının ulaştırılmasındaki son nokta perakende satış noktaları olmakta.

2018 yılı rekolte tahmininiz ne kadardır?

Bu yıl Malatya ve çevre ilçelerde tahmini kuru kayısı rekoltesini 100 bin ton olarak öngörüyoruz.

200 BİN KİŞİ GEÇİNİYOR

Kayısı üretim ve ticareti faaliyetlerinde Malatya’da kaç kişi istihdam edilmektedir?

Malatya ekonomisinin temeli büyük oranda kayısı üretimine dayanıyor. Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) kayıtlarına göre Malatya ilinde üretim yapan 40 bin 72 çiftçinin 33 bin 420’si kayısı üretimi yapıyor. Dolayısıyla, Malatya’da 33 bin 420 ailenin temel geçim kaynağı kayısıdır. Bu rakamlara her yıl kayısı sezonunda il dışından Malatya’ya gelen mevsimlik işçileri de dahil etmek gerekiyor. 2017 yılı itibariyle Malatya Ticaret Borsasına kayıtlı 26 anonim şirket, 18 kooperatif, 218 limited şirket, 238 gerçek kişi ticaret işletmesi ve 96 esnaf olmak üzere toplam 599 üye bulunuyor. Bu işletmelerde çalışan işçileri ve herhangi bir odaya kayıtlı olmadan serbest olarak kayısı alım ve satımı ile uğraşan kişileri de hesaba katarsak Malatya’da yaklaşık 200 bin kişinin geçimini kayısı sektöründen karşıladığını söyleyebiliriz.

 

REKOLTEYİ GEÇ DONLAR BELİRLİYOR

Kayısı üretimi ve ticaretine ilişkin sorunlar nelerdir? Bunlar için çözüm önerilerinizi anlatır mısınız?

Tarımsal ürün yetiştiriciliğinin temel bir sorunu olan ilkbahar geç donları kayısı yetiştiriciliğinin de en önemli sorunu. Malatya’da kayısı ağaçları ilkbahar geç donlarından önemli ölçüde zarar görmekte ve çoğu yıl rekolteyi geç donlar tayin etmektedir. Hava sirkülasyonunun az olduğu ova veya vadi yataklarında tesis edilen bahçeler bazen üst üste, bazen de 2–3 yılda bir meydana gelen ilkbahar geç donlarından zarar görüyor. İlkbahar geç donlarından korunmanın en etkili yolu, don tehlikesinin bulunduğu rutubetli, taban araziler ve soğuk havanın biriktiği vadi içlerinde kayısı bahçesi tesis edilmemesidir. Bunun için kayısı yetiştiriciliğine uygun alanların belirlenmesi sonucunda ise bu alanlar içerisinde yetiştiricilik yapan üreticilere alan bazlı destekleme yapılması gerekmekte.

Küresel ısınma beraberinde kuraklığı getirirken, kuraklığı en fazla hisseden bölgelerden birisi de Malatya’dır. Türkiye genelinde olduğu gibi Malatya’da da son yıllarda mevsim normallerin altında yağış olduğu ve yer altı su kaynaklarının azaldığı belirtiliyor. Malatya su kaynakları bakımından avantaja sahip olmakla birlikte son yıllarda küçük su kaynaklarının kuruması, akarsuların azalması ve barajların tam doluluk seviyesine ulaşamaması sulama suyu ve dolayısıyla yeterli sulama yapma konusunda sıkıntılara yol açıyor. Malatya’da yağmurlama ve damla sulama sisteminin yaygınlaştırılması gerekiyor. Bu bağlamda, Malatya’daki sulama ve baraj projelerinin bir an önce hayata geçirilmesi hayati önem taşıyor. Sulama sistemi ve sulama yatırımlarında devlet desteklerinin artırılması büyük önem arz ediyor.

Mali durumu iyi olan üreticiler, kayısı toplama ve islim süreçleri için işçilik giderlerini ve diğer giderleri ödeyip ürettiği kayısıyı daha uygun fiyatlar oluştuğu zaman satma şansı varken, mali durumu buna müsait olmayan üreticiler, kayısıyı hemen satarak borçlarını kapatmak zorunda kalıyor. Ayrıca, depolama imkanı olmayan üreticiler de hasattan sonra ürünlerini kısa sürede elden çıkartıyor. Bu durum ise pazarda kayısı arzını arttırdığından fiyatların düşmesine neden oluyor. Sorunun çözümü için kayısı satışlarının yılın her ayına yayılması büyük önem arz ediyor. Bunun için ise depolama alanı olmayan üreticilerin ürünlerini kontrollü hava depolarında saklaması ve mali durumu iyi olmayan üreticilere ise ürünlerine karşılık finansman imkanının sağlanması, kayısı satışlarını yılın tüm dönemlerine yayacak ve istenen fiyat istikrarını sağlayacaktır. Bunu sağlamanın tek yolu ise lisanslı depoculuğu hayata geçirmektir.

Haber Görseli

ÜRETİYORUZ AMA FİYATI BELİRLEYEMİYORUZ

Türkiye, dünyada kuru kayısı ihracatının yüzde 75’ini elinde bulundursa da kuru kayısının fiyatının belirlenmesinde gücü sınırlı. Bu nedenle, kuru kayısının yurt dışı fiyatları ile ülkemizde üreticiden çıktığı andaki fiyatı arasında uçurum var. Türkiye’de üretilen kayısıdan, yurt dışındaki aracıların daha çok kazandıkları görülüyor. Dolayısıyla, üreticinin cebine girmesi gereken paranın büyük kısmı dış ülkelerdeki aracıların kasasına giriyor. Burada çözüm arayacağımız konu aradaki farkı azaltıp üreticiye yansıtabilmektir. Bunun için öncelikle ihracatta pazarlama ve dağıtım ağının kontrol edilmesi gerekiyor. Bu amaçla, bütün ihracatçı firmaların katılımıyla bir birlik oluşturulmalı ve bu birlik fiyat kotası belirleme gibi bazı yetkilere sahip olmalıdır. Kurulacak bu birlik aynı zamanda kayısının yurt dışında pazarlama ve dağıtımında fonksiyon icra etmeli. Özellikle, yeterli tanıtım yapılması hâlinde gün kurusu kayısının yurt içi ve yurt dışı tüketiminin artırılması mümkündür. Kurulacak bu birlik vasıtasıyla yurt dışı ve yurt içi büyük şehir merkezlerinde bu ürünlerin kaliteli ve uygun fiyatlarla satılacağı satış mağazaları kurulabilir ya da büyük marketlerde reyon kiralanabilir.

Kayısı çekirdeği üretimi, ticareti ve kullanım alanları hakkında bilgi verir misiniz?

Kayısı çekirdeklerinin tatlı olanları çerez olarak tüketilmekte olup özellikle gıda sanayisinde bademin alternatifi olarak kullanılmaktadır. Acı olanlar ise kozmetik ve ilaç sanayisinde değerlendirilmektedir. Kuru kayısı üretimiyle bağlantılı olarak elde edilen kayısı çekirdeğinin de Malatya ihracatında göz ardı edilmemesi gereken bir yeri söz konusudur. 2017 yılında bin 367 ton kayısı çekirdeği ihraç edilmiş olup yaklaşık 3,3 milyon dolarlık bir gelir elde edilmiştir. Son yıllarda kayısı çekirdeği ihracatında bir gerileme olmasına karşın yine de kayısı çekirdeği ihracatı Malatya ekonomisi için önemli bir döviz kaynağıdır.

Haber Görseli

MİNERAL ZENGİNİ KAYISI

Kayısı; taze, kurutulmuş veya konserve olarak yıl boyunca tüketilebilen, fonksiyonel özellik taşıyan, lezzetli ve besin değeri yüksek bir meyve. Malatya ile özdeşleşmiş olan bu meyve içerdiği düşük oranda yağ ve yeterli miktarda sükroz, glikoz, fruktoz ile yüksek oranda antioksidant bileşenler (beta-karoten, A, E, vitaminleri) ve içerdiği mineraller (K, P, Mg) bakımından insan beslenmesinde önemli bir yere sahip. Kayısının yüzde 70-88’ini su oluşturuyor. Çeşit, ekoloji, bakım durumuna göre kuru madde miktarı yüzde 12-30 ve pH’ı 3-4 arasında değişen kayısı yüksek oranda potasyum, fosfor, kalsiyum, magnezyum ve demir içeriyor. Ayrıca yüzde 0,3-1,3 arasında organik asit (malik ve sitrik asit) ihtiva eden kayısı, en fazla A vitamininin öncülü beta karoten içerirken C vitamini açısından fakir bir meyve. Çağla döneminde yüksek olan C vitamini meyvenin olgunlaşması ile birlikte azalıyor.

Kayısı, mineral madde içeriği açısından incelendiğinde ise potasyum düzeyinin yüksek sodyum düzeyinin düşük olduğu gözlemleniyor. Bu özellik de vücutta kan basıncının düzenlenmesinde özellikle yüksek tansiyonun kontrolünde önemli rol oynuyor. Kayısı kalsiyum, potasyum, magnezyum ve fosfor açısından çok zengin bir meyve. Potasyum sinir sisteminin normal çalışması, kalp atışlarının düzenli olması, vücut elektrolit dengesi, beyin hücrelerinin sağlığı ve kas dokusu için gerekli olan bir mineral.  Kuru kayısının beslenme ve sağlık açısından en önemli bileşiklerden birisi de diyet lifi. Kuru kayısının 100 gramında yaklaşık olarak 24 gram diyet lifi bulunuyor. Yetişkin bir insanın günlük diyet lifi gereksinimi ise 25 gram. Diyet lifi kabızlık irritabl kolon sendromu, apandisit, hemoroid, diş hastalıkları, şişmanlık, şeker hastalığı, kroner kalp hastalıkları ve kolon kanseri gibi hastalıkların oluşum riskini azaltıyor ve bağırsakların düzenli çalışmasını sağlıyor.

Kaynak: Kayısı Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü

kayısı