Burada yaptığı konuşmada Türkiye'nin dört bir yanından kadın çiftçilerle bir arada olmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Emine Erdoğan, Anadolu topraklarının bereketine dikkati çekti. Avrupa kıtasının tamamında 13 bin çeşit bitki türü varken Türkiye'de 12 bin çeşit bitki yetiştiğine işaret eden Emine Erdoğan, “Coğrafyamızın bu zenginliği bir ayrıcalık olduğu kadar onu korumak hepimiz için mühim bir sorumluluk.” dedi.
Kadınla toprak arasında, emeğe dayalı uzun bir geçmiş olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, “Anadolu toprağı nasıl bereketliyse, Anadolu kadını da çalışkandır, üretkendir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de gıda üretiminin yarıdan fazlası kadınların ellerinde gerçekleşiyor. Sizler, bir yandan vatanınızı doyurarak milletimize analık yapıyor diğer yandan henüz doğmamış evlatlarımızın hakkını gözetiyorsunuz.” diye konuştu.
“1537 ÇEŞİT ATA TOHUMUNU GEN BANKALARIMIZDA KORUMA ALTINA ALDIK”
Emine Erdoğan, Ata Tohumu Projesi’nde de kadın çiftçilerin önemine değinerek, “Sandıklarınızda, kilerlerinizde, yıllarca sakladığınız ata tohumları sahip olduğunuz ferasetin, deneyimin ve ileri görüşlülüğün bir ispatıdır. Sizlerle birlikte 2017’den beri 1537 çeşit ata tohumunu gen bankalarımızda koruma altına aldık. 37 yerel çeşit coğrafi işaretle tescillendi.” şeklinde konuştu.
“DOĞRU TARIM UYGULAMALARIYLA TABİATA ŞİFA VERECEĞİZ”
Mahsulün büyük emekle sofraya geldiğini ifade eden Emine Erdoğan, şunları söyledi:
“O yüzden tarlada, hasatta, nakliyede ve depolamada gıda kaybını önleyecek kalıcı çözümler üreteceğiniz kanaatindeyim. Bu noktada aile çiftçiliği hem iklim değişikliği ile mücadelede hem de sürdürülebilir tarımda önemli bir güçtür, tarımsal bilgi ve deneyimin hafıza merkezidir. Bilhassa gençlerimizi bu mirasa sahip çıkmaya teşvik edelim. Tarımın en büyük zenginlik olduğu dünyamızda el birliğiyle kırsalı gençler için fırsatlarla dolu bir alana dönüştürelim. İnanıyorum ki biz yerel ve bölgesel üretime sahip çıktıkça hem geleceğimizi koruyacağız hem de kırsalımızı kalkındıracağız. Doğru tarım uygulamalarıyla tabiata ihtiyaç duyduğu şifayı vereceğiz.”
Emine Erdoğan, Hazreti Muhammed’in, “Kimin tarlası varsa onu eksin. Kendisi ekmezse din kardeşine ektirsin” hadisini anımsatarak kadın çiftçilere şöyle seslendi:
“Bir verip bin aldığımız toprağın, üzerimizde hakkı vardır. Bu hakkı; onu ekerek, koruyarak, zehirli maddelerden uzak tutarak teslim edebiliriz. Bu hususta sizlerden çok şey beklediğimi ifade etmek istiyorum. Gelin sizler bu konuda öncü olun. Ekilmemiş tek bir karış toprağımız kalmasın. İmece kültürümüzü burada da yürürlüğe koyalım. El birliğiyle ekelim, el birliğiyle toplayalım.”
ORGANİK ATIKLAR KOMPOST GÜBREYE DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR
Toprağa yalnızca karın doyuracak ürünü değil, geleceğin de ekildiğinin unutulmaması gerektiğini dile getiren Emine Erdoğan, özellikle kompost gübreye önem verilmesini istedi. Emine Erdoğan, “Kompost gübre toprağı zenginleştirir, su tutma kapasitesini artırır, üzerinde yetişen bitkiler için de şifadır. Oysa kimyasal gübreler, zirai ilaçlar; toprağı yorar, küstürür. Mesela, biz Külliye’de oluşan organik atıklarımızı kompost gübreye dönüştürüyor, park ve bahçe faaliyetlerimizde kullanıyoruz. Bahçede gördüğünüz bütün bitkiler kompost gübre ile beslenip serpiliyor. Böylece kimyasal gübrenin toprakta birikmesini, derinlere sızarak yer altı sularına karışmasını ve gaz hâlinde havayı kirletmesini de engellemiş oluyoruz.” ifadelerini kullandı.
BAKAN YUMAKLI: “KADIN ÇİFTÇİLERİMİZE POZİTİF AYRIMCILIK YAPIYORUZ”
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı da programda yaptığı konuşmada kadın çiftçilerin yüzyıllar boyunca süregelen geleneksel yöntemleri yeni modern tekniklerle birleştirip üretkenliği artırdıklarını belirterek, “Bakanlık olarak kadın çiftçilerimize birçok konuda pozitif ayrımcılık yapıyoruz.” dedi.
Anadolu kadınının tecrübesi, hisleri ve kabiliyetiyle, tarımsal üretime ayrı bir güzellik, ayrı bir kıymet kattığına işaret eden Yumaklı, şunları kaydetti:
“Kadın çiftçilerimiz yüzyıllar boyunca süregelen geleneksel yöntemleri yeni modern tekniklerle birleştirerek hem üretkenliği artırıyor hem de markalaşma yolunda önemli adımlar atıyor. Ancak kadın çiftçilerimizin bu süreçte birçok zorlukla karşılaştığını biliyoruz. Bakanlık olarak bu zoru kolaylaştırmak adına her uygulamamızda kadın çiftçilerimize pozitif ayrımcılık yapıyoruz.”
“ÜRETİM YAPAN KADIN ÇİFTÇİLERİMİZE DESTEK VERİYORUZ”
Ülkede hâlihazırda 163 kadın kooperatifi bulunduğunu dile getiren Yumaklı, şöyle devam etti:
“Organik tarım ve iyi tarım uygulamaları ile üretim yapan kadın çiftçilerimize destek veriyoruz. Tarım arazilerinin etkin kullanımıyla ilgili projemizde kadın çiftçilerimize öncelik veriyoruz. Hayvancılık faaliyetlerinin geliştirilmesi için hibe desteğinde bulunuyoruz. Burada da kadın ve genç çiftçilerimizin üretimde olmasını istiyoruz. Küçük ölçekli balıkçılık desteklemesinde, kadın gemi sahiplerine veya ortaklarına destekleme tutarının yüzde 25 daha fazlasını veriyoruz. Su ürünleri yetiştiriciliği amacıyla müracaat eden kadın girişimcilere teknik kriterlerde pozitif ayrımcılık sağlıyoruz.”
Kadın yatırımcılara yönelik Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu-IPARD Programı kapsamında 6 bin 430 projeye 14 milyar lira destek verilerek 29 milyar liralık yatırım yapılmasının sağlandığını belirten Yumaklı, bu sayede kadınların kendi işlerinin patronu hâline geldiklerini, 27 binden fazla insana istihdam sağlandığını ifade etti.