EYLÜL-EKİM 2024 / KAPAK KONUSU

Planlı üretim ile 2025-2027 yılları arasında hububat üretiminde yüzde 13 artış hedefleniyor


Murat ÖZKAN    

13.11.2024 


Tarımda planlı üretim, verimliliği artırma ve aynı zamanda sürdürülebilirliği sağlama açısından çok önemli. Planlı üretimle, üreticiler desteklenirken tüketicilerin de korunması hedefleniyor. Üretim planlamasının yasal düzenlemeleri ve tamamlayıcı unsurlarını Bitkisel Üretim Genel Müdürü (BÜGEM) Uğur Erdem ile konuştuk.

Tarımsal üretim planlamasına ilişkin yıllardır dillendirilen sektörün beklentileri, bu düzenleme ile hayata geçirildi mi? Gıda güvencesinin sağlanmasında düzenlemenin ne tür faydaları olacak?
Suyu merkeze alan bitkisel üretim planlaması yapılırken hem ülkemiz gıda arz güvenliği, ürünlerin stratejik önemi, arz talep dengesi ve dış ticaret potansiyeli, su varlığı ve su kısıtı ile ürün uygunluk alanları gibi kriterler hem de sektörün tüm paydaşlarının görüşleri dikkate alındı.
Stratejik öneme sahip olan ve planlama kapsamına alınan ürünlerin ekolojik ve ekonomik olarak en verimli şekilde üretilmesi sağlanacak. 2025-2027 yıllarını kapsayacak bitkisel üretim planlaması ile 35 milyon ton olan hububat üretimini yüzde 13 artışla 39,5 milyon tona, 1,2 milyon ton olan baklagil üretimini yüzde 17 artışla 1,4 milyon tona, 4,6 milyon ton olan yağlı tohumlu bitkiler üretimini ise yüzde 22 artışla 5,6 milyon tona ulaştırmayı hedefliyoruz.
 
Planlama kriterleri çerçevesinde belirlenen ürünlere ilerleyen süreçte yeni ürünler dâhil edilebilecek.
 
DESTEKLER SADE, YÖNLENDİRİCİ VE ETKİN HÂLE GETİRİLDİ
Tarımsal üretim planlamasında BÜGEM’in görevleri neler olacak? Yeni destekleme modeliyle neler değişiyor?
 
Tarımsal üretimin planlanmasının en önemli ayağını bitkisel üretimin planlanması oluşturuyor. Bu kapsamda ülke ihtiyaçları dikkate alınarak belirlenen stratejik ürünlerde arz talep dengesini sağlamaya yönelik tüm çalışmalar Genel Müdürlüğümüzce yürütülüyor.
 
Yeni destekleme modeli ile ilk defa destek ödemeleri üretim döneminden önce açıklandı. Destekler planlamayla ilişkilendirilerek sade, yönlendirici ve etkin hâle getirildi. Üretim planlaması kapsamındaki stratejik ürünlere ve su kısıtı olan havzalarda münavebeye uygun üretime ilave destek veriliyor. Aynı şekilde yerli ve millî sertifikalı tohumla üretim yapan çiftçilere de ilave destek sağlanıyor. 
 
Hayvansal Üretim Planlaması ile ilişkilendirilerek süt havzası olarak belirlenen 10 ilde yem bitkileri üretimine yüzde 50 ilave planlı üretim desteği verilecek ve bu destek tutarları girdi maliyetlerindeki değişikliklere göre her yıl güncellenecek. 

Haber Görseli

ÇİFTÇİLER YENİ MODELLE DAHA FAZLA DESTEK ALACAK
Yeni modelde kaldırılan destekler nelerdir?
 
Sertifikalı tohum ve fidan üretim desteği, toprak analiz desteği, fındık alan bazlı gelir desteği, küçük aile işletmesi desteği, geleneksel zeytin bahçelerinin rehabilitasyonu desteği, bombus arısı kullanım desteği kaldırılmış olmakla birlikte bu desteklerden yararlanan çiftçilerimiz herhangi bir kayba uğramayacaklar. Kaldırılan desteklerden faydalanan çiftçilerimiz yeni destekleme modelinde daha fazla ödemeden yararlanacak. Örneğin fındık çiftçilerimiz eski modelde 138 TL/da mazot ve gübre desteği ve 170 TL/da fındık alan bazlı gelir desteği olmak üzere toplam 308 TL/da alırken yeni destekleme modelinde 366 TL/da alacak. Planlama kapsamı dışındaki diğer ürünleri üreten çiftçilerin tamamına temel destek ödenecek. Ayrıca üretimi geliştirme desteği içerisinde iyi tarım uygulamaları, organik tarım, organik ve organomineral gübre destekleri artırılarak ilave olarak ödenmeye devam ediliyor.
 
Sözleşmeli üretimin bu planlamada yeri ne olacak? 
 
Tarımsal üretimin planlanmasındaki en önemli araçlardan birisi de sözleşmeli üretim konusu. Sözleşmeli üretim ile üretici ve alıcı kendini güvende hissedecek, üretici pazar problemi yaşamayacak. Bu sayede tarımsal sanayiye sürdürülebilir ham madde temininde sorun yaşanmayacak.

Haber Görseli

Bitkisel üretim planlaması genel olarak hangi ürünleri kapsamakta? Diğer mevzuatlarla düzenlenen ürünler ile ilgili nasıl bir uygulama olacak?
 
Bitkisel üretim planlaması ülkemiz için stratejik öneme sahip hayvan ve insan beslemesi açısından önemli 13 ürün (arpa, buğday, dane mısır, ayçiçeği, aspir, kanola, soya, pamuk, nohut, kuru fasulye, mercimek, patates, kuru soğan) ve 1 ürün grubunu (yem bitkileri) kapsıyor. Bu ürünlerin üretim alanı dikili alanlar hariç olmak üzere ülkemizdeki ekilebilir tarım alanının yüzde 77’sini kapsıyor.
 
Özel kanunlarla belirlenmiş ruhsata veya izne tabi ürünler içerisinde yer alan şeker pancarı, fındık, çay gibi ürünler kendi özel kanunları ve mevzuatları olduğundan planlama kapsamı dışında tutuluyor.
 
Tarımsal üretim planlamasına uyulmaması durumunda üreticilere herhangi bir yaptırım uygulanacak mı?
 
Tarımsal üretimin planlanması kapsamında belirlenen 13 ürün ve 1 ürün grubu ürünlerinin Cumhurbaşkanı Kararı ekinde ilan edilen havzası dışında üretilmesi durumunda 5488 sayılı Tarım Kanunu’nun 7’nci maddesinde belirtilen yaptırımlar uygulanacak. Bu kapsamda ilk kez tespitte, tarımsal üretim planlamasına uygun şekilde faaliyet göstermeleri için Bakanlık tarafından yazılı olarak uyarılır. Bakanlık tarafından yazılı olarak uyarılan ancak uyarı tarihinden itibaren 12 ay içerisinde tarımsal üretim planlamasına uygun faaliyette bulunmayanlar, uyarı tarihinden itibaren beş yıl süreyle hiçbir destekleme programından yararlandırılmazlar. Üçüncü takvim yılında da aykırı faaliyette bulunduğu tespit edilenlere mülki idare amiri tarafından belirlenecek olan ektiği ürüne göre bu faaliyetten elde edeceği yıllık brüt hasılasının yüzde birinden beşine kadar idari para cezası verilir.

Fotoğraf Galerisi

Topraklarını 2 yıl ekmeyenlerin topraklarının kiralama yolu ile başkalarına verilmesi uygulanabilir bir yöntem mi? Bu arazilerin ekilip ekilmediği nasıl kontrol edilecek?
 
22.08.2024 tarihinde yayımlanan yönetmelik, devletimizin yasama organı olan TBMM’nin 5403 sayılı Kanun’da 2023 yılında yaptığı düzenlemeler doğrultusunda hazırlandı. Gerek ilgili kanunda gerekse uygulama yönetmeliğinde arazinin mülkiyet hakkı ile ilgili hiç müdahale ve kısıtlama söz konusu değil. Düzenlemedeki amaç işlenmeyen arazilerin tarımsal üretime kazandırılması, çiftçi kayıt sistemine kaydedilmesi ve tarımsal üretim planlaması dâhilinde ülkemiz gıda arz güvenliğinin güçlendirilmesine katkı sağlamasıdır. Kiralama işlemi tarımsal üretim amaçlı ve dönemlik olarak yapılacaktır. Bu süreçte, arazisini işlemek isteyen malik/malikler ilan sürecinde başvurarak arazilerini kiralama listesinden çıkartıp kendileri işleyebilirler. Diğer yandan yasada da yer aldığı üzere kiralama öncelikli olarak kiraya verilecek arazinin bulunduğu yerleşim yerinde ikamet edenlere ya da 5488 sayılı Tarım Kanunu’nun 3. maddesinde belirtilen sivil toplum kuruluşlarına ve meslek odalarına yapılacak.
 
İşlenmeyen tarım arazilerinin tespit işlemlerinde; uydu görüntüleri ve uzaktan algılama teknolojilerini kullandığımız bir izleme yöntemimiz mevcut. Buradan elde edilen verilerin İl ve İlçe Müdürlüklerimizde oluşturulan Arazi Tespit Komisyonlarımızca saha kontrolleri yapılarak nihai tespit işlemi tamamlanmış olacak. Yasada da belirtiği üzere kiralamaya konu arazilerin tespitinde; arazilerin sınıfı, parsel büyüklüğü, verimliliği gibi hususlar da ayrıca dikkate alınıyor.

planlı üretim