EYLÜL-EKİM 2024 / EL SANATLARI

Günümüze ulaşan son zanaatlardan: külekçilik


Hilal DOĞAN    

15.11.2024 


Tahta kova diye de tabir edebileceğimiz külek; kulplu, derin, ağaçtan yapılma kovanın adıdır. Ünlü dilbilimci Ömer Asım Aksoy, “Gaziantep Ağzı” adlı kitabında, ahşap malzemeden kap kacak yapma sanatı küleği; tahta kova olarak açıklamıştır. Yapımı tamamen elle gerçekleştirilen külekleri yapan ustalara da külekçi adı verilir. Anadolu’nun eski zanaatlarından biri olan külekçilik; bir zamanlar çarşı esnafının bir üyesi, günlük yaşamın da bir parçasıydı.

Eski zamanlarda külekler günlük hayatta ihtiyaç duyulan; yoğurt, tereyağı, bal, pekmez, süt, hububat gibi gıda maddelerini taşıma ve muhafaza etme amacıyla kullanılıyordu. Külek yapımında kullanılan ağaçlar üretildikleri yöreye göre değişiklik gösteriyordu. Giresun’da ladin ağacı kullanılırken, Gaziantep-Maraş çevresinde dut, ceviz ve sultani söğüt gibi ağaçlar kullanılmaktaydı. 
 
Kaybolma tehlikesi yaşayan zanaatlardan biri olan külekçilik, suni malzemelerin etrafı çepeçevre kuşatmasına inat, ona gönül veren ustalar ve el emeğine kıymet verenler sayesinde ayakta durmaya çalışmaktadır. Fabrikasyon ürünlerin artması, alüminyum ve plastiğin yayılması; küleklerin ve külek ustalığının gün geçtikçe azalmasına sebep olsa da ilgili kurumlardan yapılabilecek desteklerle varlık direnişini sürdürecektir. Kahramanmaraş’ta 50 yıldır külekçilik yapan Mustafa Kalay da bu eski mesleği sürdürmeyi başaran ve külekçilik yapan tek usta. Kendisi külekle ilgili her şeyi Türk Tarım Orman Dergisiyle paylaştı.
 
Külekçi Mustafa kimdir, bize kendinizi tanıtır mısınız?
 
Ben Mustafa Kalay. Maraş’ta külekçilik mesleğini yapan son ustayım. 1956 Kahramanmaraş’ın Bertiz Ağabeyli köyünde doğdum. İlkokulu bitirdikten sonra bana bu mesleği öğreten ustamın yanına çırak olarak girdim. Mesleği temelinden öğrendim. Bu zanaata başladıktan sonra bir müddet marangozluk yaptım. Sonra hep külekçilik yaptım. 

Haber Görseli

Külek tam olarak nedir, ne işe yarar ustasının ağzından dinleyebilir miyiz?
 
Külek ağaçtan yapılan kullanma kabıdır. Eski bir gıda saklama gerecidir. Her boyutta olur. Bizler bunu daha çok yoğurt kabı olarak kullanırız.
 
Külek hangi malzemelerden yapılır? Tamamı el yapımı mı?
 
Küleklerin yüzde 90’ı söğüt ağacındandır. Taban kısmı da çam ve kavaktır. Tamamı el yapımıdır, doğaldır. Tavlanmış çiviyle monte edilir, sıkı tutması ve sağlamlığı için. 
 
Külek, gıdalar için nasıl bir etkiye sahip? Gıdalar neden küleklere konulmalı?
 
Sağlam yapılan bir külek nemli bölgede bile nem tutmaz, gıdayı muhafaza eder. Ürünlerin çabuk bozulmasını engeller. Sağlıklıdır, içinde hiçbir suni ve insana zararlı malzeme yoktur. 
 
Bir külek ne kadar sürede yapılır? Ve küleklerin fiyatı ortalama nedir?
 
Bir küleği yapmak kısım kısımdır. Bir anda hepsi tamam olmaz. Ortalama 10-15 gün sürer yapım aşaması. Küleğin boyutuna göre fiyatları da değişir. Ortalama 300 TL’dir. 
 
Bu işle geçinebiliyor musunuz?
 
Açıkçası bu meslek tam olarak benim geçim kaynağım olamadı. Çünkü el sanatlarının yeterli bir kazancı olamıyor. Kendi yağımızla kavruluyoruz. 
 
Külekçilik mesleği kaybolma tehlikesi altında mı?
 
Evet, maalesef bu zanaat kaybolmak üzere. Bu meslek benimle birlikte tarihe karışacaktır. Son ustayım. Çırak yetişmiyor ve çırak bulsak verecek düzenli para mevcut değil.
 
Yaşım 68. Yardım edecek kimse olmayınca, çırak yetişmeyince bırakmaya mecburum diye düşünüyorum. Bu durum bizi de incitiyor tabii ki. Mesleği bırakmayı ben de istemem ama şartlar buna zorluyor.
 
Bu işi, isteyen herkes yapabilir mi?
 
Tabii ki. Herkes öğrenebilir. Bir heves işidir bu. Size bir anımı anlatayım: Bir gün bir üniversite hocası dükkânıma geldi, ilgili bir alanda bölüm hocasıymış. Öğrencilerime ağaçtan kap kacak, mutfak eşyalarını öğretemedim dedi. Pratiğini göstermeden anlaşılmıyor dedi. Teorik bilgi de lazımdır fakat uygulama ve pratikle öğrenilir. Öğrencinin ustayı tamamen izleyip yapması, yetişmesi lazım. 

Haber Görseli

Hayatınız bu zanaatı yapmakla geçmiş. Bu iş size ne kattı şimdiye dek? Okuyucularla paylaşır mısınız?
 
Bu meslek öncelikle saygıyı öğretti bana. El işlerim, mesleğim gittiğim her yerde saygıyla karşılandı. Burada bir hastanedeki doktorlar bu zanaat için belediye başkanına mektup yazdılar. 
 
Kendi el emeğinle uğraşmak insanı olgunlaştırıyor. Bir süre sonra insan sarrafı da oluyorsun. Esnaf olunca çok insan görüyoruz bir de. 
 
Bu mesleğin geleceğine ve canlandırılmasına dair iletmek istediğiniz herhangi bir paylaşımınız var mı?
 
İlgili kurumların, özellikle de Kültür Bakanlığı ve Kahramanmaraş Belediyesinin biz zanaat erbaplarına yer gösterirlerse bu zanaat ölmez, devam eder. Ben önceden Maraş tarihi kapalı çarşısındaydım. Fakat kiralar nedeniyle şimdi kıyıda köşede bir yerde bu mesleği yapmaya çalışıyorum. Çok zorlanıyorum; yer dar, üretim yetersiz. 
 
Eski devirlerden günümüze kadar gelmiş bu zanaatın bitmesi bizi üzer. Belediyeler, bakanlıklar destek olsunlar el birliğiyle bu eski meslek külekçiliği, bu el emeği sanatı devam ettirelim, canlandıralım.
 
Kaynakça :
*Ömer Asım Aksoy, Gaziantep Ağzı, İbrahim Horoz Basımevi, 1946
*MEB, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü, El Sanatları, 2012
*Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi, Kahramanmaraş El Sanatları, 2012 
*Celal Esat Arseven, Külek Mad. Sanat Ansiklopedisi, C. III, MEB Yayınları, 1983

külekçilik