KASIM-ARALIK 2024 / GEZİ
Türkiye’nin dünyaya armağanı: “Küre Dağları Millî Parkı”
Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine, doğal güzelliklerle dolu ülkemizdeki en büyük değerlerden biri de kuşkusuz Küre Dağları Millî Parkı. Doğal güzellikleri, tarihî değerleri ve kültürel zenginlikleri de içinde barındıran Küre Dağları Millî Parkı, Batı Karadeniz Bölgesi’nde Kastamonu ile Bartın il sınırları içinde yer alıyor.
Havasıyla, suyuyla ve doğasıyla her mevsim ayrı bir renge bürünen, ziyaret edenleri sahip olduğu o büyük ihtişamıyla bağrına basan Küre Dağları Millî Parkı, ülkemizde gezilip görülmesi gereken yerler arasında ilk sıralarda bulunuyor.
1998 yılında Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından Avrupa Ormanları’nda korumada öncelikli alanlardan birisi olarak seçilen Küre Dağları, 2000 yılında millî park ilan edildi. Bu kararla WWF’nin III. Milenyuma girerken başlattığı “Yaşayan Gezegen Kampanyası” çerçevesinde “Türkiye’nin Dünyaya Armağanı” kabul edildi.
ADETA BİR DOĞA MÜZESİ
Ziyaretçilerini kendine hayran bırakan millî park, aynı zamanda biyolojik çeşitliliği ile bir doğa müzesini andırıyor. Türkiye’ye özgü çok sayıda endemik bitki türüne ev sahipliği yapan Küre Dağları aynı zamanda nesli tehlike altında olan pek çok hayvan ve bitki türünü koruyarak onlara yaşama şansı sunuyor. Geyiklerin, karacaların ve ötücü kuşların yurt edindiği alan, ülkemizin en önemli eko turizm merkezlerinden biri. Ayrıca Küre Dağları Millî Parkı, dünyada içinde en çok mağaraya sahip millî park olma özelliğini de taşıyor. Millî park bünyesinde 100’e yakın mağarayı barındırıyor.
Dünyanın ikinci en derin kanyonu olma özelliğine sahip Valla Kanyonu da millî park sınırları içinde yer alıyor. Küre Dağları’nın içine saklanmış olan kanyon, mükemmel görüntüsüyle her gün yüzlerce misafir ağırlıyor. Doğa tutkunu rafting meraklıları için iki parkurun mevcut olduğu Valla Kanyonu, binlerce fotoğraf karesinde objektiflere gülerek poz veriyor.
KUŞ SESLERİ EŞLİĞİNDE YÜRÜYÜŞ YAPILABİLİYORYine millî park sınırları arasında kalan Horma Kanyonu ile Ilıca Şelalesi de görenlere görsel bir ziyafet sunuyor. Horma Kanyonu’nda başlayan ve 3 kilometre mesafedeki Ilıca Şelalesi’ne kadar uzanan yürüyüş yolu güzelliğiyle âdeta insanın aklını başından alıyor. Şehirde sadece yüksek binalar arasında küçücük parklarda yürüyebilen insanlar, burada doğal hayatın tam ortasında yeşillikler arasında, kuş sesleri eşliğinde yürümenin mutluluğunu yaşayabiliyor.
Hoşgörü, dayanışma ve saygının esas alındığı geleneksel yaşam tarzı, yöre halkının uyum içinde yaşamasına olanak tanıyor. Bu durum da ziyaretçilere misafirperverlik olarak yansıyor. Yöresel kıyafetlerini giyen kadınlar da doğanın rengine ayrı bir renk katıyor. Yaz aylarında art arda yapılan festivaller ise sosyokültürel yaşamın renkliliğini gözler önüne seriyor. Sümenler Köyü Sorkun Yaylası Şenliği, Uluslararası Drahna Yöresel Keşkek Festivali Küre Dağları Millî Parkı bölgesinde her yıl geleneksel olarak düzenlenen ve yöre kültürünü tanıtmayı amaçlayan festivallerden bazıları.
Doğa ile baş başa kalmak isteyenlerin uğrak noktası olan millî parkta tabiat yürüyüşleri, yaban hayatı gözlemi, fotosafari, rafting ve çadırlı kamp başta olmak üzere birçok faaliyet yapılabiliyor.