TEMMUZ-AĞUSTOS 2018 / TARİHTEN NOTLAR

Endülüs zirâatı ve İbn Avvâm


Hasan SOYDAN    

30.07.2018 


İnsanoğlunun en temel ve en eski faaliyet alanlarından biri olan ziraat uygulamaları medeniyetlerin oluşumunda en önemli etkenlerden biri olmuştur. Genel olarak bilimi teşvik eden İslam dini, ziraatın gelişmesi açısından teşvik edici bir rol oynamıştır.

İnsanoğlunun en temel ve en eski faaliyet alanlarından biri olan ziraat uygulamaları medeniyetlerin oluşumunda en önemli etkenlerden biri olmuştur. Genel olarak bilimi teşvik eden İslam dini, ziraatın gelişmesi açısından teşvik edici bir rol oynamıştır.

İlk tarım faaliyetinin Âdem peygamberle başladığı, ona bu bilgileri doğrudan Allah'ın öğrettiği, bu faaliyetlere daha sonra Şit ve İdris peygamberlerin devam ettiği, Tufan'dan sonra unutulan ziraat bilgilerinin halka Nuh peygamber tarafından yeniden öğretildiği eski eserlerde ifade edilir. Nuh peygamber üzüm çubuğu diken ilk kişi olarak da kabul edilmekte, hadislerde ağaç dikmenin, ekin ekmenin ve onları korumanın önemine işaret edilmektedir.

Klasik dönem İslam medeniyetinin zirai gelişmede katkısı çok büyüktür. Bağdat, Şam, Mısır ve Endülüs’te bilimsel gelişmelerde tarım çok büyük mesafeler kat etmiştir.

Müslüman bilim adamlarının,  X-XII. yüzyıllar arasında Endülüs’te yaptıkları uygulamalar ile bu konudaki tecrübelerini; geçmişin bilimsel birikimiyle harmanlayarak ortaya koydukları eserlerle dünya ziraat literatürüne çok büyük katkı sağlamışlardır.

Müslüman bilim insanları, İslamiyet öncesi dönemde var olan mevcut birikimin yanı sıra fetihlerle birlikte genişleyen coğrafyada yeni bilgi kaynaklarına da (Mısır, Mezopotamya, İran, Antik Yunan, Roma ve Bizans medeniyetlerinde bulunan bilgi birikimi) ulaşmıştır. Seleflerinin eserlerinden bulabildiklerini Arapçaya çevirmişlerdir. Demokritos’un  Kitâbü’l-Filâha’sı, Apsyrtus’un Kitâbü’l-Filâha’sı, Golinos’un Kitâb  fi’n-Nebât ve Mâkale fî İstihrâci Miyâh el-Haşâyiş adlı kitapları, Vindanius Anatolius ve Tyanalı Apollinus’un Kitâbü’l-Filâha’ları, Cassianus Bassus’un  Kustas er-Rûmî adlı eseri  ile Cassianus'a nisbet edilen Georgika adlı eser el-Filâhatü'r-Rûmiyye adıyla, farklı yazarlar tarafından tercüme edilmiştir. Müslümanların ziraatla ilgili önemli kaynaklardan biri de Vindanios Anatolios'un Synagoge adlı eseridir .

Bu konudaki en bilinen örneklerden, Aristo’nun botanikle ilgili De Plantis adlı eseri, Huneyn b. İshak tarafından Kitâbu’n-Nebât adıyla, Dioskorides’in Materia Medica’sının, Kitâbu’l-Haşâyiş fi Heyûlati’t-Tıbb adıyla tercüme edilmiştir . İbn Rüşd, De Plantis’e şerh yazmıştır.

Haber Görseli

ENDÜLÜS’TE MÜSLÜMANLAR  TARIM ŞEKLİNİ TAMAMEN DEĞİŞTİRDİ

Ziraat, Endülüs’te bütün anlamıyla ilerlemiş, Granada’ya ürünlerinin çokluğundan dolayı “Dımışk-ı Endülüsî” denilmiştir. Ziraatın en önemli konusu olan tarımsal sulama ve su yapıları ise oldukça gelişmiştir.  Ülkenin her tarafına su kanalları, kantaralar açılmış, dağların yamaçlarına kadar boş arazi bırakılmayarak üretim yapılmıştır.

Endülüs’te Müslümanlar  tarım şeklini tamamen değiştirmiş ve yeni bitki çeşitleri ile İspanyol bahçesi adıyla meşhur olan peyzajlar geliştirmiş, meyve yetiştiriciliğine çok önem vermiş, aşılama ve çeşitli yollarla ıslah edilip yeni türler geliştirmiştir.

Ziya Paşa, Endülüs Tarihi adlı eserinde “Müslümanların orada kurdukları su yapıları, kanalları, depolar ve su terazileri, zeminin altında kurulmuş hububat ambarları insan aklının üzerindedir. Bugünün İspanya’sı bir zamanlar zulüm ile yok ettikleri Endülüs medeniyetinden kalan bu alt yapı ile ürünlerini yetiştirmekte, gıdalarını temin etmektedir. Karmen şehri yakınlarında hâlâ varlığını devam ettiren, gezginlerin ibretle baktıkları büyük su kemerleri dört yönden İşbiliye şehrine su taşımış ve Granada’da El-Hamra Sarayı'nın bahçeleri yüksek bir rakımda olduğu halde kurdukları kantaralar ile bölgenin sulanmasını sağlamıştır… Sarakusta (Zaragoza) Endülüs'te gelişmiş bir beldedir. Bol meyvesi ve yumuşak havası ile meşhurdur. Bu şehirde yüz seneden kalma buğday, beş altı senelik üzüm, üç dört senelik incir, şeftali, hubbülmülûk, elma ve erik kurusu, yirmi senelik bakla ve mercimek bulunurdu…” der.

İslam dünyasında özellikle IV-X. ve VI-XII. asırlarda birçok ziraat eseri yazılmış, yapılan çalışmaların çoğu bağ ve bahçeleriyle ünlü Endülüs'ten gelmiştir. Bu bölgede yazılan ilk tanınmış risale IV-X. yy. da Ebu'l-Hasan 'Arib b. Said el-Kurtubî  tarafından, Kitâbü'l-Enva adıyla tarım takvimi üzerine yazılmıştır.

Endülüs’te büyük ziraat âlimleri yetişmiştir. İlk sırayı alan önemli isimler Ebu Ömer bin Haccâc ve İbnü’l Avvâm’dır.

Ebu Ömer bin Haccâc, “Kitâbü’l-Mukni” adlı eseri yazmış, bu konuda yetişmiş en önemli allame-i ziraî kabul edilmiş, El-Fakîh El İmâmü’ş-Şeyh unvanıyla anılmıştır. Yazar, Kitâbü’l-Mukni’deki bilgileri yazmak için eski zamanlardan kalan “Junius”, “Baron Lakitos” gibi en meşhur ziraat âlimlerinin otuz kadarının rey ve tecrübelerini ve sözlerini topladığını,  sonraki ilim adamlarından olan Ebû Zekeriyya Râzi, İshak bin Süleyman, Sabit bin Kurre, Ebû Hanîfe E’d-Deynûrî gibi ziraat konusunda yazan birçok eserden yaralandığını ifade eder.

Haber Görseli

BİLİM VE TARIM TARİHİNE BÜYÜK KATKI SAĞLADI

İbnü’l- Avvâm’ın Kitâbu’l-Felahatu’n-Nabatiye adlı eseri, Kitâbü’l-Mukni’den sonra, ondan da yararlanılarak, bilginin daha ileriye götürüldüğü bir eserdir. İbnü’l- Avvâm eserini  İbn Vahşiye’nin Kitâbü’l-Felehâtü’n-Nabatıyye’si  ile Kitâbu’l-Mukni’den Yunan ve Latin ziraat eserlerinden yararlanarak meydana getirmiştir . Kitabın hayvancılık bölümü ise Aristo ve Câhız'ınki gibi zooloji eserlerini esas almaktadır.

Konu başlıkları olarak birinci bölümde; Toprak ve toprak çeşitleri, gübre ve gübre çeşitleri, sulama, bahçecilik, ağaç dikimi, sulama isteyen ve istemeyen ağaçlar, ağaç dikimi, meyve veren ağaçların dikimi ve sebze ziraatı, Endülüs’te yetişen ağaçlar, aşı ve aşılama,  budama, ağaç dikimi ve ağaçların gübrelenmesiyle ilgili hususlar, erkek ve dişi ağaçlar; aralarında sevgi ve nefret olan ağaçlar, bitkilerin hastalıkları, ilaçlar ve hastalıklardan doğan zararın giderilmesi, ağaçlarda ve sebzelerde yapılan bazı değişik uygulamalar.

İkinci bölümde; toprağı ziraate hazırlama, hububat ziraatine uygun toprak seçimi, genel zirai bilgiler, hububat, bakla, nohut, buy, türmüş, pamuk, keten, kenevir, sebze ziraatı, sebzelerden şalgam, turp, havuç  kavun, karpuz ziraatı, kimyon, çörekotu gibi yenilebilen tohumların ziraatı, çiçek ziraatı, ekin biçmek, tohum saklamak; ağaçları ve ekinleri çeşitli zararlardan koruyacak tılsımlar hazırlamak, bina yeri tespit etmek, gülsuyu, zeytinyağı çıkarmak vb., hayvanlardan sığır, koyun ve keçinin çiftleşme ve doğum zamanları, bazı hastalıklarının ilacı, at, katır ve devenin çiftleşme zamanları, ömürleri, uygun yemler vb., hayvan hastalıkları ve ilaçları, evlerde ve köylerde beslenen güvercin, kaz, ördek, tavus gibi hayvanlar, avlanma ve korunma amacıyla yetiştirilen köpekler konu başlıkları işlenmiştir.