EYLÜL-EKİM 2019 / KAPAK KONUSU
Modern bağlarla üretimde artış sağlandı
Dünyanın en eski ve köklü bağcılık kültürüne sahip olan Anadolu toprakları, uygun iklim ve toprak koşulları ile birçok üründe olduğu gibi asmanın da gen merkezi durumunda. Arkeolojik kalıntılar bağcılık kültürünün Kuzey Orta Doğu ve Kafkasya’da başladığını bereketli Anadolu topraklarında geliştiğini gösteriyor. Günümüzde üretimde dünya altıncısı olduğumuz bağcılık konusunda merak edilenleri ve son gelişmeleri Bitkisel Üretim Genel Müdürü Fuat Fikret Aktaş, dergimiz için değerlendirdi.
Ülkemizdeki son yıllara ilişkin üzüm üretim ve tüketim miktarı nedir? Diğer ülkelerle kıyaslandığında hangi noktadayız?
Günümüzde dünyada 6 milyon 931 bin 353 hektar alanda 74 milyon ton üzüm üretilmekte.
Ülkemiz 417 bin hektar bağ alanıyla İspanya, Çin, Fransa ve İtalya’dan sonra yüzde 6’lık oran ile 5’inci; 4,2 milyon ton üretimiyle Çin, İtalya, ABD, Fransa, İspanya’dan sonra yüzde 5,7’lik oran ile 6’ncı sırada yer alıyor.
Dünya üzüm üretiminin yaklaşık yüzde 35’i Avrupa, yüzde 35’i Asya, yüzde 20’si ise Amerika kıtasında gerçekleşiyor (Kuzey, Güney, Karayipler). Dünyada üzüm üreten ülkeler, aynı zamanda ürettiklerini tüketmekte. Nüfus yoğunluğu dikkate alındığında en büyük tüketici ülke 9 milyon ton ile Çin, ardından Türkiye, Hindistan, İran, Brezilya ABD bu ülkeyi takip etmekte. Toplam üzüm üretiminin 40 milyon tonu sanayide (36 milyon tonu şaraplık, 4 milyon tonu meyve suyu için), 27 milyon tonu sofralık, 1.5 milyon tonu ise kuru üzüm olarak değerlendiriliyor.
Ülkemiz üzüm üretiminde dünyada önemli ülkeler arasında yer alıyor. 2005 yılından sonra tesis edilen bağ alanları ile birlikte daha kaliteli, yüksek verimli ürün elde edilmeye başlandı. Üzüm üretimimiz ortalama 4 milyon ton seviyelerinde. 2018 yılında üretilen 3.9 milyon ton üzümün, 1.9 milyon tonu sofralık (yüzde 49), 1.5 milyon tonu kurutmalık (yüzde39), 464 bin tonu şaraplık-şıralık (yüzde 12) olarak değerlendirilmiş durumda.
Uzun yıllar ortalamasına göre bir değerlendirme yapmamız gerekirse ortalama 2.2 milyon üzüm tüketiyoruz ve dünya dördüncüsü konumundayız. Özellikle AB ülkeleri ile karşılaştırma yapıldığında genel amaçlı tüketimimizin önümüzdeki ülkelere göre kısmen düşük kalmasının nedeni bu ülkelerde şarap tüketiminin yüksek olmasından kaynaklanmakta. Biz üzümü ağırlıklı olarak sofralık, kuru, pestil vb. şekilde tüketiyoruz.
Ülkemizde üretilen üzüm türleri nelerdir ve bunlar daha çok hangi alanlarda kullanılmaktadır?
Ülkemizde sofralık çekirdekli ve çekirdeksiz, kurutmalık çekirdekli ve çekirdeksiz, şaraplık üzüm türlerinin yetiştiriciliği yapılıyor. Temel olarak da sofralık ve kurutmalık üzümler üretiliyor. Anadolu’da yetişen yüzlerce çeşit üzümden; Doğu Karadeniz’in kokulu üzümü, Tokat’ın Narincesi, Elazığ’ın Öküzgözü, Diyarbakır’ın Boğazkeresi, Gaziantep’in Horozkarası, Karabük’ün Çavuş üzümü, Tekirdağ’ın Yapıncağı, Nevşehir ve Kırşehir’in Emir’i, Bursa’nın Müşkülesi, Sakarya’nın Razakısı, Burdur’un Dimrit’i, Yalova’nın İncisi, Mersin ve Adana’nın Tarsus Beyazı, Güneydoğu Anadolu’nun Besni’si, Trakya’nın Hafızali’si, Ege’nin Efesi, Sultani Çekirdeksizi ve çok daha da fazlası coğrafyamızı ve kültürümüzü renklendiriyor.
Bu topraklarla özdeşleşmiş çeşitlerin yanında sektörün gelişimine bağlı olarak yabancı menşeili Alphonso Lavallee, Semillon, Cabernet Sauvignon, Merlot, İtalia gibi çeşitlerin de yetiştiriciliği de yapılıyor. Bu çeşitlerle yapılan üretim sofralık, kurutmalık, şaraplık, şıralık ve asma yaprağı olarak değerlendiriliyor.
Haber Görseli
Bitkisel Üretim Genel Müdürü Fuat Fikret AKTAŞ
DÜNYANIN EN BÜYÜK ÇEKİRDEKSİZ ÜZÜM ÜRETİCİSİYİZ
Yaş ve kuru üzüm ithalat ve ihracat rakamları nelerdir?
Ülkemizde yaklaşık 500 bin üreticimizin emeğiyle ak üzümden esmere, kara üzümden yeşile, gül üzümünden kehribarına, kuş üzümünden misketine kadar sağlıklı ve besleyici birçok üzüm çeşidi üretiliyor. Üretilen üzümlerin büyük bir kısmı sofralık ve kurutmalık çeşitlerden oluşuyor. 2018 yılında ülkemiz ekonomisine 4,6 milyar TL’lik bitkisel üretim değeri sağlanırken, 611 milyon dolarlık ihracat geliri elde edilmiş durumda. Aynı yıl ithalatımız ise 1.4 milyon dolar seviyesinde gerçekleşirken, söz konusu ithalat tüketici talebi ve ülkemizin diğer ülkelerle yapmış olduğu Serbest Ticaret Anlaşmaları gereğince yapıldı.
Bu arada üretilen üzümlerin büyük bir kısmı Amerika Birleşik Devletleri, Rusya ve Avrupa Birliği ülkelerine ihraç ediliyor. İhracatımızın yüzde 75-80’ini kurutulmuş üzüm oluşturuyor.
Ülkemiz dünyada en büyük çekirdeksiz kuru üzüm üreticisi ve ihracatçısı konumunda. Ayrıca, dünyadaki çekirdeksiz kuru üzüm ihracatının yüzde 45’ini gerçekleştiren ülkemiz, kuru üzüm piyasalarının oluşumunda söz sahibi konumunda.
Pestil, sirke, üzüm suyu, alkollü içecek gibi ürünler için üretilen üzüm miktarları nedir?
Ülkemizde 2018 yılında yaklaşık 464 bin ton şaraplık ve şıralık üzüm üretilmiştir. Sirke, üzüm suyu, pekmez, hardaliye, pestil, lokum ve köfter gibi kullanım için yerelde yetiştirilen ürünler bulunmakla birlikte, üreticilerimiz gelen talep ve ürünün fiyat oluşumuna göre ürününü değerlendirmektedir.
Ülkemizdeki bağcılıkla ilgili genel bir değerlendirme yapar mısınız?
Ülkemiz, üzümün gerek gen merkezi olması gerekse tarihsel süreçte bu topraklarda bilinirliğinin ve yetiştiriciliğinin olması nedenleriyle önemli bir üretici konumunda. Bu edinimi gelecek nesillere ulaştırmak, geliştirmek önceliğimiz olmalı.
Günümüzde üzümü, sofralık ve kuru üzüm olarak tüketime sunmaktayız. Üzüme katma değer kazandırarak iç ve dış pazara sunmaya yönelik tedbirlerin alınması ile birlikte hem üreticimiz hem de ülkemiz kazançlı çıkacaktır. Çünkü üzüm: çekirdeği, yaprakları, meyvesi ve sapı atılmayan ve tüketime sunulabilen ender ürünlerden birisidir.
Üzüm, enerji kaynağıdır. İçindeki protein, doğal şeker, vitaminler, mineral maddelerle en kuvvetli antioksidandır. İnsan sağlığına birçok faydası vardır. İnsan vücudundaki zararlı maddeleri etkisiz hale getirmekte, kalp ve damar sistemindeki dokulara esneklik sağlamaktadır.
VERİMLİLİK VE ÜRETİMDE YÜZDE 20 ARTIŞ
Bütün bu bilgilerin ışığında bağcılık sektörü ülkemiz tarımı için önemli bir ürün konumundadır. Bu doğrultuda yapılacak planlamalar, AR-GE çalışmaları ve yatırımlarla ülkemiz bağcılığı çok daha ileri seviyelere ulaşacaktır.
Üzüm yetiştiriciliğine yönelik destekler hakkında bilgi verir misiniz?
Son yıllarda yaşanan iklimsel faktörlerin olumsuzluklarının dışında gerek üreticimizin gerekse özel sektörün yatırımları ve ilgisi neticesinde gelişen ve yaygınlaşan modern yetiştiricilikle verimlilik ve üretimde yüzde 20’lere ulaşan artış sağlandı. Bakanlığımızın 2005 yılında başlatmış olduğu sertifikalı fidan desteği uygulaması ile modern bağ alanları tesis edildi. Bu sayede günümüzde daha kaliteli ve verim değerleri yüksek ürünler yetiştiriliyor.
Bunun yanında üreticilerimizin girdi maliyetlerinin düşürülebilmesi amacıyla mazot, gübre desteği uygulaması yanında, Organik Tarım ve İyi Tarım Uygulamaları, Küçük Aile İşletmesi desteği, Biyolojik Mücadele Desteği ile TARSİM Poliçesinin yüzde 50’sini karşılamaya devam ediyoruz. Ayrıca, Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklemesi Programı ile basınçlı sulama sistemleri, ürün işleme ve değerlendirme yatırımlarında hibe programı, AR-GE çalışmaları, çiftçi eğitimi ve yayım faaliyetleri yanında ihracat teşvikleri ile bağcılık sektörüne yön vermeyi sürdürüyoruz. Ayrıca T.C. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifince Yaygın Bitkisel Üretime Yönelik Faiz İndirimli Kredi uygulaması ile üreticilerimize yatırım ve işletme kredisi veriliyor.