MART-NİSAN 2020 / KAPAK KONUSU

Küçükbaş hayvan varlığında Avrupa birincisiyiz


Hülya OMRAK     İbrahim BAĞCI 

13.03.2020 

2020 yılında uygulanacak olan ve üreticilerimizin desteklenmesini, et ve süt üreticilerimizin girdi maliyetlerinin düşürülmesi yanında hayvan sağlığının korunması ile sağlıklı hayvansal üretim yapılmasını da amaçlayan Cumhurbaşkanı Kararı’nın hazırlanması çalışmaları devam etmektedir.
Coğrafi yapısı ve geniş meralara sahip olmasıyla Türkiye, küçükbaş hayvan yetiştiriciliği için oldukça elverişli bir ülke. Küçükbaş hayvan varlığında da iyi bir durumda olan Türkiye’de küçükbaş eti tüketimi ise maalesef istenilen noktada değil. Ülkemizin küçükbaş hayvan varlığıyla dünyada edindiği yeri, küçükbaş hayvan yetiştiriciliği üzerine yapılan çalışmaları, üreticiye verilen destekleri ve küçükbaşla ilgili Tarım ve Orman Bakanlığının yaptığı diğer tüm çalışmaları Küçükbaş ve Büyükbaş Hayvancılık Daire Başkanı Ender Burçak ile konuştuk.

Türkiye’de mevcut küçükbaş hayvan sayımız nedir? Yıllar içerisinde düzenli bir artış gözleniyor mu? Dünyadaki yerimiz nedir?

Ülkemizin koyun varlığı 2002-2019 yılları arasında yüzde 48 oranında artarak 25,2 milyon baştan 37,3 milyon başa; keçi varlığı da yüzde 65 artarak 6,8 milyon baştan 11,2 milyon başa yükseldi. Diğer bir ifadeyle, 2002 yılında 31,9 milyon baş olan küçükbaş hayvan sayısı, 2019 yılında 48,5 milyon başa ulaştı.

Bakanlığımızca yürütülen başarılı çalışmalar sayesinde, ülkemizde küçükbaş hayvan sayısında her yıl düzenli bir artış sağlanıyor. Dünyadaki küçükbaş hayvan varlığının yaklaşık yüzde 2’si ülkemizde bulunuyor. Türkiye koyun varlığı açısından dünyada 10’uncu, keçi varlığında 22’nci, Avrupa’da ise küçükbaş hayvan varlığında birinci sırada yer alıyor.

İç piyasadaki üretim miktarı, küçükbaş hayvan eti tüketim miktarını karşılıyor mu?

Türkiye’nin yıllık kırmızı et üretimi yaklaşık 1,2 milyon ton olup bu üretimin yüzde 10-12’si küçükbaş hayvanlardan elde edilmektedir.

Ülkemizde, küçükbaş hayvan eti tüketimi yıllar içinde azalış göstermiştir. Yıllar içerisinde küçükbaş hayvan sayısında ve et üretiminde artış yaşanmasına rağmen, tüketicinin talebinde bir azalma olmuş ve toplam kırmızı et üretiminde 2002 yılında yüzde 21,7’lik paya sahip olan koyun-keçi eti üretimi, 2019 yılında yüzde 10,2’ye gerilemiştir.

Bakanlığımızca Tarım Orman Şûrası’nda alınan kararlar doğrultusunda küçükbaş hayvan eti tüketiminin özendirilmesi ve pazar payının artırılmasına yönelik çalışmalar yürütülmektedir.

MERALARIMIZIN BÜYÜK ÇOĞUNLUĞU KÜÇÜKBAŞA DAHA UYGUN

Genelde Anadolu coğrafyasının büyükbaştan ziyade küçükbaşa daha uygun olduğu ile ilgili düşünceye katılıyor musunuz? Türkiye’nin her bölgesinde küçükbaş hayvan yetiştirmek mümkün mü?


Ülkemizde hayvansal üretimin arttırılmasında, sığırcılığın yanı sıra en önemli seçeneklerden biri de küçükbaş hayvancılıktır. Bununla birlikte  ülkemizin coğrafi koşulları, yetiştiricilik gelenekleri ve tüketim alışkanlıkları bu üretim tarzını zorunlu kılmaktadır.

Küçükbaş hayvan yetiştiriciliği, genel olarak zayıf meralar ile nadas, anız ve bitkisel üretime uygun olmayan alanları değerlendirerek et, süt, yapağı, kıl ve deri gibi ürünlere dönüştüren bir üretim etkinliğidir. Türkiye'nin doğal kaynaklarının, özellikle çayır ve meraların koyun ve keçi türlerine daha uygun oluşu, kırsal kesimdeki halkın tüketim alışkanlıkları gibi etmenler, küçükbaş yetiştiriciliğini ön plana çıkarmıştır.

Ülkemizin coğrafi yapısı ve geniş meraları göz önüne alındığında, ucuz maliyetli ve kaliteli hayvancılık için önemli potansiyele sahip olduğu görülmektedir. Meralarımızın büyük çoğunluğu, küçükbaş hayvancılık açısından daha uygundur.

En son yapılan Tarım Orman Şûrası'nda öne çıkan konulardan biri küçükbaş hayvancılıktı. Yakın zamanda da Küçükbaş Hayvancılık Çalıştayı yapıldı. Bu Çalıştayda desteklemeler, üretimin artırılmasına yönelik projeler, soy kütüğü uygulaması gibi birçok yeni karar alındı.

Bunlarla ilgili ne söylemek istersiniz, alınan bu kararlar hemen hayata geçirilecek mi?

Ülkemizde zaman zaman çeşitli nedenlerle ortaya çıkan kırmızı et arz dalgalanmaları, Kurban Bayramı ve turizm sezonu gibi dönemsel olarak kırmızı et talebinde yaşanan değişiklikler göz önüne alındığında, kısa sürede üretim artışı sağlama imkânına sahip olmasıyla küçükbaş hayvancılığın önemi ortaya çıkmaktadır. Bu kapsamda küçükbaş hayvancılıkta ıslahın yapılabilmesi amacıyla SOYBİS yazılım çalışmaları tamamlanmıştır.Hayvancılık Genel Müdürlüğü olarak III.Tarım Orman Şûrası'nda alınan kararlar doğrultusunda ivedilikle çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Haber Görseli

2019’DA HAYVAN BAŞINA 100 TL DESTEK VERİLDİ

Var olan desteklemeler hakkında bilgi verir misiniz?


2019 yılı destekleme kararnamesi ile sürü büyütme ve yenileme desteği getirilmiş, bir önceki yılın kuzu/oğlaklarından anaç vasfına ulaşan hayvanlar ile sürüsünü büyüten yetiştiricilere hayvan başına 100 TL, damızlık koyun-keçi yetiştiriciliği yapan ve ıslah programına dâhil olan yetiştiricilerimizin koyun-keçilerine 100 TL, soy kütüğü işletmelerinde yetiştirilen koç-tekeleri alan yetiştiricilere 500 TL, anaç koyun ve keçi desteklemesi kapsamında hayvan başına 25 TL, çoban istihdam desteği kapsamında 200 baş ve üzeri olan şartını 100 başa indirerek işletme başına 5 bin TL, tiftik üretimi desteği kapsamında tiftiğin kalitesine göre oğlak tiftiğine kilogramına 30 TL, anamal tiftiğe 28 TL ve tali tiftiğe 20 TL destekleme ödemesi yapılacaktır.

Ayrıca küçükbaş hayvan sütüne farklı prim ödemesi yapılmaktadır. 2009-2010 yıllarında 10 kuruş, 2011-2012 yıllarında 15 kuruş olan prim miktarı 2013-2018 yıllarında 20 kuruşa çıkarılmıştır. 2019 yılının altı aylık döneminde 22 kuruş ödenmiştir. 2018 yılında 29,5 milyon TL ve 2019 yılında Ağustos ayı itibariyle ise 12 milyon TL destek ödenmiştir.

2018 yılı anaç koyun keçi desteklemeleri 187 bin 209 yetiştiricinin 21,5 milyon baş anaç hayvanına 537,4 milyon TL destekleme ödemesi 2019 yılında verilmiştir.

Hayvan genetik kaynaklarının yerinde korunması ve geliştirilmesi amacıyla Bakanlıkça uygulanan proje kapsamındaki yetiştiricilere, koruma ve geliştirme sürüleri için büyükbaş ve küçükbaş hayvanlarda farklı olmak üzere hayvan başına destekleme ödemesi yapılmaktadır.

2020 yılında uygulanacak olan ve üreticilerimizin desteklenmesini, et ve süt üreticilerimizin girdi maliyetlerinin düşürülmesi yanında hayvan sağlığının korunması ile sağlıklı hayvansal üretim yapılmasını da amaçlayan Cumhurbaşkanı Kararı’nın hazırlanması çalışmaları devam etmektedir.

Ayrıca üreticilerimizin finansman ihtiyaçlarının uygun koşullarda sağlanması, diğer hayvancılık konuları ile birlikte küçükbaş hayvancılığımızın geliştirilmesi, yeni işletmelerin kurulması ve bu sayede üretimin teşvik edilmesi amacıyla, önceki yıllarda olduğu gibi T.C. Ziraat Bankası AŞ ve Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığı ile daha önceki yıllarda olduğu gibi düşük faizli tarımsal krediler kullandırılmakta olup, aynı uygulama 2022 yılında da devam edecektir.

Damızlık Koç-Teke Üretim Merkezlerinin Kurulması Projesi uygulamaya koyulmuş olup,  proje 44 ilde uygulanmaktadır.

Desteklemelere ilave olarak az önce ifade ettiğim projeler gibi birçok projenin hayata geçirilmesine yönelik çalışmalar devam etmektedir.

Uygulanan Koyun ve Keçi Yetiştiriciliğini Geliştirme Projesi kapsamında 2018 yılında 30 ilde bin 835 yetiştiriciye 2 bin 393 baş damızlık koç ve teke dağıtılmıştır. Projenin 2020 yılında 45 ilde uygulanması planlanmaktadır.

Haber Görseli

KÜÇÜKBAŞ ETİNİ ÖZENDİRİCİ ÇALIŞMALAR YAPIYORUZ

Şûra kararlarından biri küçükbaş hayvan eti tüketiminin özendirilmesiydi. Türkiye’de küçükbaş hayvan tüketimi neden az, tüketimin artırılması için ne gibi çalışmaları hayata geçirmeyi düşünüyorsunuz?


Tarım Orman Şûrası’nda alınan karar doğrultusunda “Küçükbaş Hayvan Eti Tüketiminin Özendirilmesi ve Pazar Payının Artırılması Projesi”nin uygulanması planlanmaktadır.

Ayrıca tüketicinin olumsuz yaklaşımından dolayı koyun eti tüketimi yıllar içerisinde azalmıştır. Konuyla ilgili kamuoyunun dikkatini çekmek özellikle büyükşehirlerdeki tüketicinin eğilimini ve alışkanlığını değiştirmeye yönelik kısa film, broşür, reklam afişi hazırlanarak sosyal medyada yayınlanmasına yönelik çalışmalarımız başlamıştır.

Kamu kurumlarında küçükbaş eti tüketimine yönelik özendirici çalışmalar ve Kurban Bayramlarında küçükbaş hayvan kesiminin artırılmasına yönelik Diyanet İşleri Başkanlığı ve STK’lar ile çalışma yapılacaktır.

Irk seçiminde üreticilere tavsiyeleriniz nelerdir?

Küçükbaş hayvancılıkta öncelikle bölgeye adapte olmuş ırkların damızlık vasfı yüksek olanları ile üretim yapılmalı. Mera varlığı ve ot kapasitesinin yeterliliği ile et, süt, tiftik, yapağı gibi ürünler için pazar olanaklarının araştırılması ve buna göre ırk için karar verilmesi gerekmektedir.

Haber Görseli

YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALARLA ANKARA KEÇİSİ SAYISI ARTTI

Ankara’nın en önemli kültürel değerlerinden olan Ankara keçisi ile ilgili yürüttüğünüz projelerden bahseder misiniz?


Bakanlığımızca 2019 yılında, tiftiğin kalitesine göre oğlak tiftiğine kilogramına 30 TL, anamal tiftiğine 28 TL ve tali tiftiğine 20 TL ödeme yapılacak olup, bu desteğin 2020 yılı içinde devam ettirilmesi planlanmaktadır.

Bakanlığımızca yürütülen Halk Elinde Ülkesel Islah Projesi kapsamında Ankara keçisi sayısında artış olmuş ve yetiştiricilerimizin bu yetiştiricilik koluna bu sayede devam etmeleri sağlanmıştır.

Hayvan genetik kaynaklarının yerinde korunması ve geliştirilmesi amacıyla Bakanlıkça uygulanan proje kapsamındaki yetiştiricilere, koruma ve geliştirme sürüleri için büyükbaş ve küçükbaş hayvanlarda farklı olmak üzere hayvan başına ödeme yapılmaktadır.

Eti dışında küçükbaş hayvancılığın ticarete katkısı nedir?

Küçükbaş hayvancılığı sadece et ihtiyacının karşılandığı bir alan olarak düşünmek doğru bir yaklaşım değildir. Zira küçükbaş hayvancılık köyden kente göçü önleyecek, düşük maliyetlerle kârlılığı sağlaması nedeniyle kırsalda yerleşimi sürekli kılacak bir hayvancılık türüdür.

Diğer hayvanlarla karşılaştırıldığında, daha kanaatkâr olması ve besin gereksinimlerinin büyük ölçüde çayır-mera, nadas ve anızlardan sağlanması nedeniyle koyun ve keçinin tarımsal yapı içinde özel bir yeri vardır. Yağışı az bölgeleri, engebeli arazileri, zayıf otlakları en iyi değerlendiren, hastalıklara ve soğuğa dayanıklı hayvanlar olan koyun ve keçiler, az masrafla güvenli üretim sağlama bakımından daima insanların ilgisini çekmiştir. Koyun ve keçi yetiştiriciliği özellikle tarımı fazla gelişmemiş, bakım ve yemleme koşulları geri olan ülkelerde küçük ölçekli işletmelerin ve aile işletmelerinin en güvenilir kaynağı olmuştur. Kırsal alanda kısıtlı olan istihdam kaynaklarının geliştirilmesine önemli katkı sağlayan hayvancılık dalıdır.

Koyun ve keçilerde jenerasyon aralığı sığırlara göre daha kısa olduğundan sürü kurma ve sürüyü büyütme daha kolaydır. Et, süt, yapağı, deri gibi ürünleri diğer hayvan türlerinin ürünlerine göre daha yüksek fiyatla alıcı bulabilmektedir. Fizyolojik ve anatomik yapıları gereği dış etkenlerden büyük ölçüde korunduğu için maliyeti az ve daha basit barınaklarda yaşayabilmektedirler.

küçükbaş küçükbaşdesteklemeleri küçükbaşyetiştiriciliği mera koyun kuzu