MART-NİSAN 2020 / BİTKİSEL ÜRETİM

Türkiye arpa üretiminde dünyada ilk 10’da


Müge ÇEVİK    

16.03.2020 


Türkiye dünya arpa üretiminde ilk 10 ülke arasında yer alıyor. Ülkemizde başta hayvan beslenmesinde, malt sanayiinde ve gıda katkı maddesi olarak kullanılan arpa konusunda ıslah ve çeşit geliştirme çalışmaları yoğun olarak devam ediyor. Gıda olarak kullanımı da gün geçtikçe artan arpa (Hordeum vulgare L.) konusundaki sorularımızı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürü Özkan Kayacan’a yönelttik. Ülkemizdeki arpa üretimi hakkında bilgi veren Kayacan, üretimde doğru çeşit seçimi ve sertifikalı tohum kullanımı konusunun önemine dikkat çekti.

Dünyada ve Türkiye’deki arpa üretim ve tüketim rakamları ile ithalat ve ihracat rakamları hakkında bilgi verir misiniz?

Dünyada ekiliş alanı ve üretim bakımından tarımı yapılan tahıllar arasında dördüncü sırada yer alan arpa Türkiye’de serin iklim tahılları arasında buğdaydan sonra ikinci sırada yer almakta. Geniş bir adaptasyon kabiliyetine sahip olduğundan ülkemizin hemen hemen her bölgesinde yetiştirilmekte. Bundan dolayı da arpa, ülkemiz tarımında oldukça önemli bir yere sahip.  Dünya genelinde arpada, yıllara göre farklılık göstermekle birlikte FAO verilerine göre 2017 yılında yaklaşık 47 milyon hektar alanda 147,4 milyon ton ürün elde edilmiş. Bu üretimde en büyük pay Rusya Federasyonu'na ait olmakla birlikte Türkiye de en çok arpa üreten ülkeler arasında ilk 10'da yer alıyor. Türkiye’de arpa ekiliş alanı, alınan toplam ürün miktarı ve birim alandan elde edilen verim yıllara göre değişiyor. Uzun yıllar değerlendirildiğinde ise birim alandan alınan ürün miktarında oldukça önemli artışlar olduğunu görüyoruz. Ülkemizde 2018 yılında 2.60 milyon hektar alanda 7 milyon ton üretim ve dekar başına 269 kilogram verim elde edilmiş durumda.
 
Ülkemizde aynı yıl 655 bin 988 ton arpa ithalatı, 15 bin 610 ton da arpa ihracatı gerçekleşmiş durumda. Türkiye, dünyadaki önemli arpa üreticisi ülkelerden biri. En fazla arpa üreten ülkeler arasında 2017 yılında 8’inci ve 2018 yılında ise 9’uncu sırada yer aldık. Türkiye yıllara göre değişmekle birlikte dünyada üretilen arpanın yaklaşık yüzde 5’ini üretiliyor.

YERLİ ÇEŞİTLERLE VERİMDE YÜZDE 303 ARTIŞ

Arpa ıslahı ile ilgili çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz? Üretimi ve verimi artırmaya yönelik neler yapılıyor?


Ülkemizde arpa ıslah çalışmaları 1930’lu yıllarda Ankara, Eskişehir ve İstanbul-Yeşilköy’de yer alan araştırma kurumlarında başladı. Ankara’da Tokak 157/37, Eskişehir’de Güzak ve Yeşilköy’de Yeşilköy 387 ve Zafer 160 çeşitleri Türkiye’de ıslah edilen ve tohumluğu üretilip çiftçiye ulaştırılan ilk çeşitlerimiz oldu. Tokak 157/37 ve Güzak, kışlık ekime uygun çeşitler olmaları nedeniyle Orta Anadolu Bölgesi için geliştirilen arpa çeşitlerinin yazlıktan kışlığa doğru değiştirilmesine neden oldu.  Bu durum üreticilerin dekardan 100-150 kilogram daha fazla ürün almalarını sağlamıştır.

Haber Görseli

1970’li yıllara kadar bu çeşitlerin özellikle Tokak 157/37’nin ekimi yapılmış, bu döneme kadar ıslah çalışmalarına ara verilmiştir. 1980’li yılların ortalarından itibaren Obruk 86, Anadolu 86 gibi yeni çeşitler geliştirilip tescil edilmiştir. Bundan sonraki dönemde proje kapsamında günümüze kadar birçok çeşit geliştirilmiş ve çiftçilerimizin hizmetine sunulmuştur. Türkiye’de arpa üretiminin 1930’lu yıllarda 1,4 milyon hektar ekim alanı ve dekara 88,7 kilogram verim değerine sahip olunmasına karşı 2018 yılında yaklaşık 2,6 milyon hektar ekim alanı ve dekara 269 kilogram verim değerlerine ulaşılmıştır. Bu süre içerisinde ekim alanında yaklaşık yüzde 86 oranında bir artış olmasına rağmen birim alandan elde edilen verimde yaklaşık yüzde 303 oranında artış meydana gelmiştir. Bu artıştaki etkenler; başta kuşkusuz ıslah çalışmaları sonucu geliştirilen yeni arpa çeşitlerinin yanında makineli tarımın yaygınlaşması, kimyasal gübre ve yabancı ot ilaçlarının devreye girmesi ile diğer verim artırıcı yetiştirme teknikleri çalışmalarıdır. Islah çalışmaları sonucunda geliştirilen ve yaygınlaştırılan kışlık arpa çeşitleri birim alandan alınan verimin artırılmasında büyük paya sahiptir.

23 YERLİ ÇEŞİT VAR

Arpa çeşitleri ve kullanım alanları nelerdir, bunlarla ilgili yapılan çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz?


Ülkemizde tescilli 123 arpa çeşidi bulunuyor. Bunun 60 tanesi TAGEM’e bağlı araştırma enstitülerince, 62 tanesi özel sektör tarafından ve 1 tanesi de üniversite tarafından tescil ettirildi. Bu çeşitler yemlik ve maltlık olarak üretiliyor.  Üretilen arpanın yaklaşık yüzde 95’i doğrudan kırılarak büyük ve küçükbaş hayvanlara yedirilmekte veya yem sanayinde karma yemlere katılarak kullanılmakta. Yüzde 5’i de malt sanayiinde kullanılıyor.

TEMEL YEM KAYNAĞI

Arpanın içeriği, besin değeri ve yararları hakkında bilgi verir misiniz? Gıda olarak tüketimini artırmaya yönelik çalışmalar yapılıyor mu?


Arpa içeriğinde yüzde 9-13 ham protein, yüzde 67 kadar karbonhidrat bulunur. Yem olarak değeri mısırın yaklaşık yüzde 95'i kadardır. Hayvan yemi olarak kullanılan arpalarda protein oranının fazla olması gerekiyor. Kavuzun fazla olması besleyicilik değerini düşürüyor. Bu nedenle, protein değeri yüksek ve kavuz oranı düşük olan arpalar yemlik olarak, protein oranı düşük olanlar (yüzde 9-10,5) ise maltlık olarak kullanılıyor.

Arpa dane olarak hayvan beslenmesinde enerji ihtiyacının karşılanması için kullanılan temel yem kaynaklarından biri. Arpa ayrıca, malt ve bira endüstrisinin ham maddesi olarak kullanılmakla birlikte sapları da hayvancılıkta yem ve altlık olarak kullanılıyor. Bunların yanında arpadan elde edilen malt şurubu ekmek ve şekerleme sanayinde, dokuma endüstrisinde, tıpta, sirke ve maya yapımında kullanılıyor.

DİYABETLİLER İÇİN ARPA İÇEREN TABLETLER ÜRETİLDİ

Arpa yüksek besinsel lif içeriği nedeniyle fonksiyonel özelliklere sahip olan bir tahıl. Arpadaki başlıca besinsel lifler (1-3) , (1-4) ß-glukan ve nişasta dışı polisakkaritlerdir. Arpa ß-glukan çözünebilir lif içeriği yönüyle her zaman önemli bir besin kaynağıdır. Birçok farklı tahıl sadece dış kepek tabakası lif içermesine rağmen, arpa tüm tanesinde lif içerir.  Taneleri temel vitamin ve mineraller içermesi ve sindirilebilir liflerden özellikle ß-glukan çözünür lif için mükemmel bir kaynak olması nedenleriyle arpa,  Tip 2 diyabet veya pre-diyabet sorunu olanlar için mükemmel bir besin seçeneğidir.  Besinsel lifler kan kolesterolünü ve şekerini düşürücü ve kolon kanseri riskini azaltıcı etkiye sahiptir. Çözünmeyen lifler, vücudun düzenli bağırsak faaliyetlerini sürdürmesine yardımcı olan liflerdir. Yapılan çalışmalar çözünmeyen liflerin kolon kanseri gibi kanser türlerinde riskin azaltılmasında yardımcı olduğunu göstermiştir.

Haber Görseli

Sayılan faydalarından dolayı son yıllarda kavuzsuz arpalar çeşitli ürünlerle insan gıdası olarak yeniden popülerlik kazanmış durumda. Ekmek katkı maddesi olarak kullanımı, makarna, erişte ve bazlamaya benzer ekmekler vb. gibi gıda maddelerine farklı oranlarda karıştırılarak kullanımı, hali hazırda mevcut kullanım alanlarındandır. Ayrıca kahvaltılık tahıl karışımlarına da belirli oranlarda katılarak insan beslenmesinde kullanılmaktadır. Bunun yanında çorbası, lapası ve diğer ürünleri ile gitgide kullanım alanı artmaktadır. Ayrıca arpadan elde edilen ve ß-glukan bakımından zenginleştirilmiş tabletler ilaç firmaları tarafından Tip 2 diyabet hastaları için geliştirilmiştir.

KAVUZSUZ ARPA BAZLAMA VE ERİŞTEDE KULLANILABİLİYOR

Son yıllarda kavuzsuz arpanın ıslahı, üretimi ve gıda yem ve diğer endüstriyel uygulamalarda kullanılmasıyla ilgili yoğun araştırmalar yapılıyor. Dünyada kavuzsuz arpaya olan bu ilgi Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü arpa ıslahçılarının da kavuzsuz arpa ıslah çalışmalarına başlamasına sebep oldu. Islah çalışmaları sonucu 2012 yılında  ‘Özen’ ismiyle tescil ettirilen kavuzsuz arpa Türk çiftçisinin hizmetine sunuldu. Özen Türkiye’de ıslah edilip tescil ettirilen ilk kavuzsuz arpa çeşididir. Bunun yanında kışa dayanımı iyi olan, Orta Anadolu ve Geçit Bölgelerinde kışlık ekime uygun ‘Yalın’ çeşidi de 2014 yılında tescil edildi.

Özen ve Yalın çeşitlerinin geliştirilmesi sırasında ve sonrasında kavuzsuz arpanın ülkemizde nasıl kullanılacağı da araştırma konularının başında gelmiştir. Yapılan çalışmalar neticesinde kavuzsuz arpaların belirli oranlarda bazlama, erişte gibi geleneksel ürünlere ve sanayi tipi ekmeğe katılmasının görünüm ve tat bakımından kullanıma uygun olduğu, ß-glukan ve besinsel lifler açısından bu ürünleri zenginleştirdiği belirlenmiştir.

Haber Görseli

ÇEŞİT SEÇİMİ VE SERTİFİKALI TOHUM ÖNEMLİ

Ülkemizde arpa üretimine ilişkin sorunlar nelerdir ve bunlara yönelik çözüm önerileriniz nelerdir? Bu çerçevede arpa üreticilerine üretim sırasında nelere dikkat etmelerini önerirsiniz?


Türkiye’de arpa üretimi büyük oranda yağışa dayalı olarak yapılıyor. Arpa üretiminin yoğun olarak yapıldığı İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri ile Geçit Bölgelerinin iklim verilerini incelediğimizde yağış rejiminin yıllara göre ve yıl içerisinde düzensiz ve yetersiz (250-400 mm) olduğu görülmekte. Yağış rejimindeki yetersizlik ve düzensizlik, üretimin büyük çoğunluğu yağışa dayalı olarak yapılan arpada verimin ve dolayısıyla üretim miktarının düşük olmasına neden olmakta.

Arpa verimini etkileyen önemli unsurlardan biri de düşük sıcaklıklardır. Arpa bitkisel özelliği gereği düşük sıcaklıklara buğdaya nazaran biraz daha hassastır. Arpa üretiminde yetiştirme tekniği ile ilgili olarak yapılan yanlışlar da çeşitlerin verim potansiyellerini önemli oranda etkilemekte. Bunların başında arpanın kışa dayanmadığı gerekçesiyle yapılan yazlık ekimler geliyor. Ayrıca, ekim sıklığı, sulama ve gübreleme uygulamalarının tavsiye edilen miktarlardan az ya da fazla yapılması yetiştiricilikte olumsuzluklara yol açıyor.
Arpada verimi düşüren unsurlardan biri de hastalıklardır. Değişen iklim ve çevre şartlarına bağlı olmakla birlikte arpanın önemli hastalıklarından olan Arpa Çizgi hastalığının yüzde 12’lik, Arpa Yaprak Lekesi hastalığının yüzde 20’lik ve külleme hastalığının da yüzde 5-30’luk verim kayıplarına neden olduğu ortaya konulmuştur.

Ülkemiz arpa tarımının önemli sorunlarından üstelik en başta gelenlerinden biri de sertifikalı tohumluk kullanımının yetersizliğidir. Mevcut durumda sertifikalı tohum kullanımı yüzde 30 civarında seyretmektedir. Arpada kayda değer bir verim artışı sağlamak için sertifikalı tohum kullanım oranını yüzde 50’nin üzerine çıkarmak gerekiyor.

Arpada çeşit seçimi oldukça önemlidir. Dikkat edilmesi gereken en önemli husus hangi bölgede ekim yapılıyorsa o bölge için geliştirilmiş olan çeşitlerin seçilmesidir. Örneğin: Ege ve Akdeniz Bölgelerinde yazlık çeşitlerin tercih edilmesi ve uygun zamanda ekilmesi, İç Anadolu Bölgesi'nde kışlık çeşitlerin seçilmesi ve yine uygun zamanda ekilmesi olası verim kayıplarının önüne geçecektir.

Arpa üreticilerine yönelik destekler hakkında da bilgi verir misiniz?

Arpada verilecek destekler, Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli Bitkisel Üretim Destekleri kapsamında belirlenmekte. Arpa da Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli kapsamında desteklenen toplam 21 ürün içerisinde yer alıyor. İllerimizde belirlenen tarım havzalarına göre tarım desteği verilecek ürünlere bakıldığında arpanın hemen bütün illerde birçok ilçede destek kapsamında olduğu görülmekte.

Bu desteklere ilave olarak çiftçilerimiz arpada dekar başına mazot ve gübre desteği de alabilmekteler. 2018 yılı itibariyle destek miktarları mazotta dekara 15 TL, gübrede 4 TL olarak gerçekleşmiştir.  Arpada çiftçilerimizin alabileceği diğer destekler ise Tohumluk Desteği, Toprak Analizi Desteği ve Fark Ödemeleri Desteği şeklindedir.

Arpa malt yem