TEMMUZ-AĞUSTOS 2020 / BİTKİSEL ÜRETİM

Limon üretiminde 6. sıradayız


Canan YALÇIN SEVER    

21.07.2020 


Hem yemeklerde hem tatlılarda hem de içeceklerde kullandığımız limon mutfağın vazgeçilmezleri arasında. Pandemi sürecinde daha sık tüketildi. Limon üretiminde İSE ülkemiz dünyada önemli bir yerde. Limon üretimini, yerli limon çeşitlerini, sağlığa faydalarını ve daha pek çok soruyu Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğü Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünde(BATEM) görevli Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. Ertuğrul TURGUTOĞLU cevapladı.

Türkiye’de limon üretimi yıllık ne kadardır kaç adet limon ağacı vardır? Yıllara göre üretimde bir artış söz konusu mudur?

Ülkemiz limon üretiminde son yıllarda artış eğilimindedir. Ülkemizde, 2015 yılında 285 bin 701 dekar alanda meyve veren ve vermeyen yaşta olmak üzere toplam 8 milyon 474 bin 267 adet limon ağacı ile 750 bin 550 ton üretim gerçekleştirilirken bu rakamlar 2019 yılında 401 bin 545 dekar alanda meyve veren ve vermeyen yaşta olmak üzere toplam 13 milyon 35 bin 738 adet limon ağacı ile 950 bin tona ulaşmıştır. Limon üretimimiz her ne kadar 2019 yılında önceki yıllara göre nispeten düşmüş olsa da önümüzdeki yıllarda artış göstereceği öngörülmektedir.

En çok hangi illerde limon üretimi gerçekleştiriyoruz?

Ülkemiz limon üretiminde ilk 5 sırayı Mersin, Adana, Muğla, Antalya ve Hatay illeri almaktadır. Ülkemiz 2019 yılı limon üretiminin yüzde 52,68’i Mersin, yüzde 29,87’sini Adana, yüzde 7,23’ü Muğla, yüzde 5,37’si Antalya, yüzde 4,53’ü Hatay ve yüzde 0,32’si ise diğer illerden gerçekleşmektedir.

KÜTDİKEN EN FAZLA YETİŞTİRİLEN ÇEŞİT
Ülkemizde yetiştirilen limon çeşitleri hangileridir, bu çeşitlerin özellikleri nelerdir? Son zamanlarda popüler olan misket limonunun diğer limon çeşitlerinden farkı nedir?


Ülkemizde yetiştiriciliği yapılan başlıca çeşitler; Interdonato, Kütdiken, Lamas, Meyer ve Karalimon (İtalyan Memeli) çeşitleridir. Bu çeşitler genel olarak farklı hasat zamanları ve depolama imkanları ile limon tedarik sezonunun uzamasında fayda sağlıyorlar. Örneğin Interdonato, Akdeniz havzasında yetiştirilen en erkenci limonlardan birisidir. Eylül - ekim aylarında olgunlaşır. Az çekirdekli bir çeşittir. Kütdiken ise ülkemizde en çok yetiştirilen limon çeşididir. Çok verimli, bol sulu ve kendisine özgü bir aromaya sahiptir. Tek dezavantajı uçkurutan hastalığına duyarlı olmasıdır. Depolamaya ve taşımaya elverişli bir çeşit olup, depolarda 8-10 ay boyunca muhafaza edilebilmektedir. Kasım-şubat ayları arasında olgunlaşan bir çeşittir.

Lamas özellikle Mersin’de Limonlu denilen yerde yetiştirilen bir çeşittir. Erkenci bir çeşittir. Interdonato çeşidinden hemen sonra Kasım ayı içerisinde olgunlaşır. Taşımaya ve depolamaya elverişli bir çeşittir. Karalimon (İtalyan Memeli, Demre Dikensiz), çok verimli ve meyveleri topaç şeklinde olup, kaliteli bir çeşittir. Depolamaya elverişlidir. Çok verimlidir. Kasım ayının ortası ile Ocak ayının başında olgunlaşmaktadır. Meyveleri ağaç üzerinde uzun süre kalabilmektedir. Meyer’in ise meyve kabuğu rengi sarımsı portakal renginde, yumuşak ve pürüzsüzdür.

Meyve et rengi oldukça koyu sarı renklidir. Meyvenin şekli yuvarlak olup meme kısmı oldukça küçüktür. Kabuk kalınlığı diğer limonlara göre ince olduğundan dolayı depolamaya pek dayanıklı bir çeşit değildir. Hasat dönemi Eylül ayında başlamaktadır. İlk hasat edildiğinde ekşi,  kış süresince hasat edildiğinde tatlı limon özelliğinde, ilkbahar süresince hasat edildiğinde tatlı özellik göstermektedir.

Haber Görseli

MİSKET LİMONU KENDİNE ÖZGÜ BİR AROMAYA SAHİP

Ülkemizde misket limonu olarak bilinen asit laymlar ile son yıllarda bazı üreticiler tarafından ilgilenilmeye başlanmıştır. Tahiti laym, Meksika laymı gibi çeşitleri olan asit laymlar meyve etinin yeşilimsi sarı renkte olmasıyla limonlardan ayrılmaktadır. Bu çeşitler, kendisine özgü aromaya sahiptir. Küçük meyvelere sahip olan Meksika laymı, soğuklara çok hassas olmasına rağmen Tahiti laymı nispeten limonlar ile aynı ekolojik koşullarda yetiştirilebilmektedir.

Enstitümüzün bu konuda yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz?

Birinci Dünya Savaşından önce yurdumuzun narenciye ihtiyacı, imparatorluk sınırları içerisinde yer alan Filistin, Suriye ve Lübnan bölgelerinden karşılanmaktaydı. Birinci Dünya Savaşının bitiminden sonra bu memleketler kaybedilince, turunçgiller ve bilhassa limon türündeki meyve ihtiyacımız İtalya gibi dış ülkelerden ithal edilme yoluyla sağlanmıştır. Bu tarihten sonra yurdumuzda turunçgil tarımı önem kazanmaya başlamış ve konuyla ilgili çalışmalara hız verilmiştir. Bilimsel anlamda turunçgiller konusundaki çalışmalar 1936 yılında ele alınmış ve bahçe sahiplerine gerekli bilgiler vermek, mevcut çeşitleri ıslah etmek için Antalya’da turunçgiller ile ilgili bir müessese kurulmuştur. Günümüzde, Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü olarak faaliyetlerine devam eden bu kuruluşa 1938 yılında yurt dışından getirilen turunçgil çeşitlerinin (portakal, mandarin, limon ve altıntop) ülkemize adaptasyonu ve yaygınlaştırılması sonrasında ülkemizin turunçgil ithal eden bir ülke konumundan ihraç eden bir ülke haline gelmesinde Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsünün çok önemli katkıları olmuştur. Günümüzde de bu kuruluş, hem ıslah hem de yetiştiricilik konularında önemli araştırma çalışmaları yaparak turunçgiller konusunda yürüttüğü misyonuna devam etmektedir.

Haber Görseli

SEKTÖRE İKİ ÇEŞİT KAZANDIRILDI

Ülkemiz turunçgil  üretim bölgelerinde yapılan seleksiyon çalışmaları neticesinde üstün özellik gösteren 33 adet Interdonato limonu klonu seçilmiş ve değerlendirmeler neticesinde 2011 yılında Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından “BATEM Pınarı” ve “BATEM Sarısı” isimli 2 yeni limon çeşidi ülkemiz turunçgil sektörüne kazandırılmıştır. Halen özellikle mutasyon ıslahı olmak üzere yeni limon çeşitlerinin ıslahı amacıyla çalışmalar yürütülmektedir.

Ürettiğimiz limon verim ve kalite açısından nasıldır?

Ülkemizde turunçgil yetiştiriciliği yapılan alanlar subtropik özellik gösteren bir iklime sahiptir. Subtropik iklim haricinde kalan iklimlerde yetiştirilen turunçgiller renk, tat, aroma, koku ve albeni bakımından sofralık tüketime uygun olmayıp daha çok sanayide kullanılmaya uygun olmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumunun verilerine göre ülkemizde ağaç başına limon verimi 96 – 126 kilogram arasında değişmesine rağmen modern üretim tekniklerinin uygulandığı bahçelerde çok daha yüksek verim elde edilebilmektedir.

EN FAZLA İHRACATI YAPILAN ÜÇÜNCÜ ÜRÜN
Limonda ihracat veya ithalat yapıyor muyuz? Yapıyorsak hangi ülkelere ve ne kadar ihracat ve ithalat yapıyoruz? Dünyada limon üretimi konusunda lider ülkeler hangileridir?


Dünyada 2017 yılında üretilen 17 milyon 456 bin 457 ton limon meyvesinin 3 milyon 376 bin 723 tonu ihracata konu olmaktadır. Dünyada 2017 yılı limon ihracat miktarının yüzde 13,94’ü ülkemizden yapılmıştır.

Ülkemiz yaş meyve ve sebze ihracatı içerisinde turunçgiller  ilk sırada yer almaktadır. Turunçgil ihracatı içerisinde ise limon ihracatı 476 milyon 196 bin 137 kilogram ile yüzde 29,51’lik pay almakta olup mandarin, domates meyvesinden sonra en fazla ihracat yapılan 3. ürün olarak yer almaktadır.

Ülkemizin limon ihracatı yaptığı ilk 5 ülke Rusya Federasyonu, Irak, Suudi Arabistan, Romanya ve Ukrayna olup bu ülkelere yapılan limon ihracatı, toplam limon ihracatının yüzde 66,23’ünü oluşturmaktadır.

Dünyada limon üretimi konusunda ilk sırayı Hindistan almaktadır. Bu ülkeyi sırasıyla Meksika, Çin, Arjantin ve Brezilya almaktadır. Ülkemiz limon üretimi bakımından bu ülkelerin arkasında 6. sırada yer almaktadır.

Limon hangi sektörlerde kullanılıyor?

Ülkemizde limon en fazla taze tüketim olarak kullanılmakta; çeşitli yemek, çorba ve salatalara ekşilik ve lezzet vermek için sıkmalık olarak kullanılır. Limon ayrıca yaz aylarının vazgeçilmez içeceklerinden olan limonatanın başlıca bileşenidir. Limon gıda sanayinde dondurma, gazlı ve gazsız içecekler ile salata sosu üretiminde kullanılır. Limon kabuğundan ve çiçeklerinden elde edilen esans çeşitli kozmetik ürünlerinin formulasyonuna da ilave edilmektedir.

Haber Görseli

LİF İÇERİĞİ YÜKSEK
Limonun besin değerinden kısaca söz edebilir misiniz?


Turunçgillerin insan beslenmesindeki yeri dikkate alındığında özellikle C vitamini açısından oldukça zengin bir kaynak olduğu görülmektir. Turunçgiller özellikle karbonhidrat olmak üzere mineral maddelerce ve diyet lif içeriği bakımından önemli bir kaynaktır.

Diğer meyvelerde olduğu gibi limon meyvelerinde de karbonhidratların önemli bir kısmını şekerler oluşturmaktadır. Günlük diyet ile birlikte alınan ortalama 100 gram turunçgil meyvesi günlük potasyum ihtiyacının ortalama yüzde 5’ini, kalsiyum ve demirin yüzde 4’ünü, fosfor ve magnezyum elementlerinin de yüzde 3’ünü karşılamaktadır.

limon küt diken misket limonu üretim