OCAK-ŞUBAT 2022 / TARIM TEKNOLOJİLERİ
Geliştereceğimiz kitlerle patojenler daha hızlı tespit edilebilecek
Bu sayıdaki teknoloji sayfamızı güvenilir gıda için önemli çalışmalar yapan bir firmaya ayıracağız. Eryiğit Şirketler Grubu Başkanı Halit Eryiğit, et ürünlerinde taklit ve tağşişi belirleme, kapsamlı GDO taraması yapabilen kitler gibi birçok biyoteknoloji ürünlerinin detaylarını bizler için anlattı.
Bize firmanızın faaliyet alanından söz edebilir misiniz?
1991 yılında kurulan bir firmayız. Eryiğit Şirketler Grubu olarak 2007 yılında biyoteknoloji alanında ilk yatırımları yapmaya başladık. Firmamız yıllık cirosunun yüzde 90’ından fazlasını, Ar-Ge projelerinden geliştirilerek ticarileşen ürünlerden elde ediyor. Medikal ve biyoteknoloji alanlarındaki ürünleri ile ülkemizin ithalat ihtiyacını ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Biz her 1 milyon liralık devlet mali teşvikini 250 milyon liralık satışa dönüştürmeyi başarmış bir firmayız. Yurt içi ve yurt dışı doktoralı multidisipliner uzman kadromuz ile Ankara Üniversitesi ve Karadeniz Teknik Üniversitesi ile birlikte 2244 TÜBİTAK Sanayi Doktora Programı projelerini yürütüyoruz. Yine bu kapsamda 6 doktora öğrencisini bilimsel araştırmayı ürüne dönüştürebilecek nitelikli bilim insanı olacak şekilde yetiştiriyoruz. Çeşitli biyoteknoloji ürünlerinin yanında sterilizasyon cihazları, hastane ekipmanları, su arıtma sistemleri, oksijen üretim ve depolama sistemleri, sterilizasyon üniteleri de üretiyoruz.
Neden biyoteknoloji alanına yöneldiniz?
Asıl hedefimiz yurt içi ve yurt dışı gıda piyasasındaki biyoteknolojik ürünlere olan ihtiyacı karşılamak. Bunun için de AR-GE ekibimize gıda ve tarım alanlarında uzman araştırmacıları da katarak bu alanlarda araştırmalara başladık. Gıda alanında güncel olarak çalıştığımız konular etlerde taklit ve tağşişi belirleme, kapsamlı GDO taraması yapabilen ve gıdalarda sıklıkla bulunan patojenlerin hızlı tespiti üzerine kitler geliştirmektir. Proje sonunda üretilmesi hedeflenen kitlerin ithal kitlerle rekabet edebilecek üstün özelliklere sahip olacağına inanıyoruz.
Haber Görseli
Halit Eryiğit - Eryiğit Şirketler Grubu Başkanı
Gıda güvenliğinin temelini gıda hijyeni oluşturmaktadır. Gıda üretimi ve işletimi süresince gıda insan sağlığına zararlı herhangi bir mikroorganizmaya maruz kalmamalı ve bu mikroorganizmalar ortadan kaldırılmalıdır. Sterilizasyon işlemi uygulanan veya uygulanmayan tüm gıda ürünlerinin, insan sağlığına zararı olacak mikroorganizmalardan arınmış olması gerekmektedir. Mikroorganizmalar her yerde bulunmakla beraber, dengeli bir şekilde var olmaktadırlar. Fakat ortamda bulunan besin maddeleri, özellikle insanlara tüketime sunulan gıdaların bileşeninde bulunan protein, karbonhidrat ve yağ, mikroorganizmaların patojenlerin çoğalması için ideal bir ortam oluşturmaktadır. Bu nedenle, özellikle gıda zehirlenmesine sebep olan patojenlerin varlığının belirlenmesi zorunludur. Günümüzde halen gıda içerisinde bulunan patojenlerin ve diğer mikroorganizmaların tayinleri geleneksel yöntemlerle yapılmaktadır. Ancak, geleneksel yöntemlerin birçok dezavantajı bulunmaktadır. Bunlar, tayin edilecek mikroorganizmaların gelişmesinin uzun sürmesi, tecrübeli personel eksikliği, insan hatasından kaynaklı yanlış teşhis ve kullanılan diğer yöntemlerle arasında herhangi bir standardizasyon olmaması gibi durumlardır. Firmamızın üreteceği multipleks patojen tarama kitiyle, bu sorunların üstesinden gelmeyi hedefliyoruz. Piyasaya sunulacak kit ile gıda içerisinde bulunan patojenlerin tespitinin daha güvenilir ve hızlı olmasıyla beraber hem üreticiye mali açıdan oluşacak yüklerin önüne geçecek hem de tüketicilerin sağlığını korumada fayda sağlayacaktır.
Et ürünlerinde tağşiş, düşük değerli, istenmeyen et ve sakatatların karıştırılması ile haksız rekabet oluşması sebebiyle üretici ve satıcılar açısından; dini inançları doğrultusunda bazı hayvanlara ait etleri tüketmeyen insanların aldatılmasından sebebiyle de tüketiciler açısından büyük bir öneme sahiptir. Ulusal Referans Laboratuvarları ve gıda analiz laboratuvarları gibi et ürünlerindeki taklit ve tağşişi tespiti eden birimlerde hassas ve güvenilir yöntemlerin kullanıldığı kitlere ihtiyaç vardır. Bu projenin amacı, çiğ, pişmiş ve işlem görmüş dört ayaklı (at, eşek, domuz ve dana) ve kanatlı (martı, kaz, hindi ve tavuk) hayvan et ürünlerinde, hassas ve güvenilir bir yöntem olan qPCR ile et türü tayini yapabilen geniş kapsamlı, multipleks ve kullanıma hazır bir et tür tespit kiti geliştirmektir. Böylece tedarik süreci zaman alan ithal muadillerinin aksine katma değeri yüksek, zaman, malzeme ve iş gücü açısından tasarruf sağlayan bir kit üretilecektir.
GDO taraması yapabilen kitlerden bahsettiniz bununla ilgili daha fazla bilgi verebilir misiniz?
Firmamızın üzerinde çalıştığı diğer önemli gıda projesi ise GDO tespit kiti geliştirmedir. Bilindiği üzere ülkemizde genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) için çok sıkı kurallar ve cezai yaptırımlar bulunmaktadır. Biyogüvenlik Kanunu gereğince GDO’ların insan tüketimi için üretilen gıda ürünlerinde kullanımı yasak olup, hayvan yemlerinde bazı genlerin limitli miktarda bulunmasına izin verilmektedir. Söz konusu kısıtlamalar nedeniyle gıda ve yemlerde GDO taramasının hassas, doğru ve geniş kapsamlı olarak yapılması mühimdir. İç ve dış piyasadaki mevcut kitlerin bazı dezavantajları vardır. Yeni geliştireceğimiz kit ile kullanımı yasak olan GDO içeren bitki ve bitkisel ürünlerdeki genel ve bitki spesifik moleküler markörler tanımlanabilecek ve hassas ve toplu olarak taranması mümkün olacaktır.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Firma olarak en büyük hedefimiz dışa bağımlılığı yok ederek ülkemizdeki biyoteknolojik araştırmaların ilerleyebilmesini sağlayabilmek için gerekli materyallerin ülke içinde tedarik edilebilmesidir. Bu ihtiyaçların doğru olarak belirlenip karşılanabilmesi ancak özel sektör, üniversite ve devlet kurumları arasında güçlü bir iletişim ile mümkündür.