Tarım kültürümüzde bu kadar yer edinen güvercinin müzik kültürümüze etki etmemesi de düşünülemez. Güvercinlerin ötüşleriyle eşine ve aşkına bağlılığını göstermesi olan “Dem Çekme”; aynı zamanda doğaçlama olarak yapılan sunum sırasında sazlardan birinin soliste sürekli ya da aralıklı olarak eşlik etmesidir. Ayrıca Mevlevî ayinlerinde neyzen başının ilk taksimi sırasında taksimin sonlarına doğru bir veya birden fazla neyin taksim edilen makamın durak perdesini sürekli üflemesidir. Tasavvuf kültürümüzün odağında olan ‘Dem Çekmek’ kavramı, tüm tarih kesitlerinde edebiyatımızın temel izleklerinden biridir. Onun içindir ki Diyarbakır tarım kültürünü anlamak için; Yolağınla Kırklar Dağı’nın düzünden, Mardin Kapı’ya, oradan kale surlarına çıkıp bakmalıyız demi devranımıza.
DÜNYA VE TÜRKİYE KARPUZ ÜRETİMİ
Yıllık üretimi 4 milyon ton olan Türkiye, Çin ve İran’dan sonra en büyük karpuz üreticisidir. Bu üretime karşılık sadece yaklaşık olarak 50 bin ton karpuz ihraç edebilmektedir. Dünya ortalama karpuz ihracatının 1.4-1.5 milyar dolar olduğu düşünüldüğünde rakamların yetersizliği ortadadır. Dünya karpuz piyasasındaki en büyük oyuncular yüzde 20’lik pazar payları ile Meksika ve İspanya’dır. Diyarbakır karpuz üretimimizde yıllık yaklaşık 165 bin ton ile Adana, Antalya, Bursa ve Şanlıurfa’dan sonra beşinci büyük üreticimizdir. Üretiminin çoğunluğunun ise hibrit tohumlar olduğuna dikkat çekmek gerekir. Coğrafi işaretli Diyarbakır Karpuzu ise bu üretimin küçük bir bölümüdür.
DİYARBAKIR KARPUZU’NUN COĞRAFİ İŞARET YOLCULUĞU
Tescil sahibi olarak Diyarbakır Valiliği’nin girişimiyle 04 Aralık 2007 tarihinde başvurusu yapılan Diyarbakır Karpuzu: 09 Ağustos 2008 yılında 111 no.lu coğrafi işaretimiz menşe olarak Türk Marka Patent Kurumu tarafından tescil edilmiştir. Coğrafi sınırları; Genel olarak Dicle Nehri kıyısında bulanan köy ve ilçelerde üretilmektedir. Diyarbakır Merkezi; Erimli, Terzian, Dürümlü, Sivritepe, Güzel, Bağıvar, Yukarı Kılıçtaşı, Tepe, Develi, Kervanpınar, Yuvacık, Şükürlü, Başaklı, Ambar, Göksu, Şahabar, Harbejan Köyleri, Bismil ve Çınar ilçeleridir.
BİR COĞRAFİ İŞARETLİ ÜRÜN OLARAK DİYARBAKIR KARPUZU
Citrullus lanatus türüne ait olan ve irilikleri itibariyle dünyaca meşhur olan Diyarbakır karpuzları yuvarlak -oval şekilli, alacalı karpuzlar sınıfına girmektedir. Diyarbakır'da, Sürme, Pembe, Beyaz Kış, Kara Kış ve Ferik adları ile tanınan tiplerin eskiden yaygın olarak yetiştirildiği bilinmektedir. Ancak günümüzde bu çeşitlerden sadece Sürme yetiştirilmektedir.
Bir Üretim Metodu Olarak Kuyu Karpuzculuğu: Ocak usulü ekimlerinin yanında asıl geleneksel ve coğrafi işarete konu olan ise kuyu karpuzculuğu yöntemidir. Bu metot, Dicle Nehri kıyılarında çakıllı ve milli topraklar üzerinde dünyaca meşhur iri Diyarbakır Karpuzu’nun yetiştirildiği metottur. İlkbaharda genellikle nisan ayı içerisinde sular tamamen çekildikten sonra birbirinden 3'er metre ara ile 1 metre uzunluğunda, 50 cm derinliğinde çukurlar açılır. Çukurun içindeki çakıllar dışarıya çıkarılır. En altta mümkün mertebe yalnız kum bırakılır. Çukurun iki başında nemli kum tabakası üzerinde çürümüş güvercin gübresinden birer kürek dolusu gübre doldurulur. Bu güvercin gübresi üzerine tekrar bir miktar nemli kum ilave edilir. Çukurun iki başında meydana getirilen bu yığma üzerine 3-4 adet karpuz tohumu ekilir. Bir hafta veya 10 gün içerisinde tohumlar çimlenerek körpe fideler gelişmeye başlar. Fideler 3-4 yapraklı olduklarında her yığında kuvvetli bir fide bırakılarak diğerleri seyreltilir. Tohum ekiminden yaklaşık bir ay kadar sonra çukurun orta kısmına içerisine 2.5 kg kadar ahır gübresi karıştırılmış güvercin gübresi konur. Karpuzlar gelişip kolları uzadıkça çukurun içerisi bitkiler yukarıda kalacak tarzda bu defa ince nemli kumla doldurulmaya devam edilir. Mayıs ayı sonlarında her çukura 5'er kg kadar ahır gübresi ve güvercin gübresi karışımı verilir ve çukurun içerisi toprak hizasına kadar aynı mille doldurulur. Çukurlardan hasat edilen karpuz miktarı çeşidin iriliğine göre değişir. Meyve ağırlığı ortalama 20-30 kg. gelmektedir. Tipik yetiştirme usulü (kuyu karpuzculuğu) ile yetiştirildiğinde 50 - 60 kilo hatta 75 kilo kadar iri meyveler elde edilebilmektedir.
Diyarbakır Karpuzu’nun Ayırt Edici Özellikleri: Geççi bir çeşit olması; diğer çeşitler pazarda tükendikten veya vejetasyonunu tamamladıktan sonra Diyarbakır Karpuzu yeni yeni hasat olgunluğuna gelmekte ve pazarda satışa sunulmaktadır. Temmuz sonu- Ağustos başlarında hasada gelmekte ve pazar değerini uzun süre korumaktadır. Kalın kabuklu olması, nakliyeye ve uzak pazarlara gönderilmeye dayanıklılık özelliğini kazandırmaktadır.