TEMMUZ-AĞUSTOS 2022 / BİTKİSEL ÜRETİM
Türkiye kavun üretiminde dünyada 2. Sırada
1984 yılından günümüze kayıt altına alınan 314 çeşidiyle adeta bir kavun cenneti olan ülkemizde, hemen hemen her bölgede kavun üretimi yapılabilmekte. Türkiye’nin kavun üretim potansiyelini, bölgelere göre farklılık gösteren çeşitlerini, dünya sıralamasında edindiğimiz yeri Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünden Ziraat Yüksek Mühendisi Mine Ünlü ile konuştuk.
Türkiye’de kavun üretimi en çok nerelerde yapılıyor? Kavun yetiştiriciliği için gerekli olan iklim ve yetiştirme koşulları nedir?
Öncelikle şunu belirtmek isterim ülkemiz kavunun ikincil gen merkezidir. Ülkemizde kavunun ekiliş alanı ve üretimi yaklaşık 15-20 yıldır fazla bir değişiklik göstermemektedir. Çünkü üretim alanları yıllara göre azalsa da verimin artmasıyla üretim miktarları dengede kalmıştır.
Ülkemizde kavun hemen hemen her bölgede üretilmekte olup, bölgelere göre yetiştirme sistemleri ve çeşitler değişiklik göstermektedir. Türkiye‘de kavun üretiminin yaklaşık yüzde 50si Akdeniz ve İç Anadolu bölgelerinde yapılmaktadır. Bu bölgeleri Ege ve Güneydoğu Anadolu izlemektedir. Marmara’da yüzde 5, Doğu Anadolu’da yüzde 4 ve Karadeniz’de yüzde 1 üretim yapılmakta olup, diğer bölgelere göre üretim daha azdır. Ülkemizde üretimin çoğunluğu yüzde 85 açıkta tarla tarımı şeklinde yapılmakta. Kırkağaç, Hasanbey, Yuva ve Kışlık Sarı Kuşçular gibi inodorus grubuna giren iri meyveli, tatlı, kokusuz, muhafazaya ve nakliyeye dayanıklı kavun çeşitleriyle yapılırken, geriye kalan kısmı da Ananas ve Galia gibi, erkenci, tatlı, kokulu, dış yüzeyi ağlı, daha küçük meyveli ve aromalı reticulatus ve cantalupensis grubu kavun çeşitleriyle örtü altında askılı sistemde veya alçak tünel altında yapılmaktadır. Örtü altında askılı sistemde veya alçak tünel altında yetiştiricilik Akdeniz sahil şeridinde yer alan Antalya, Adana, Mersin gibi illerimizde ağırlıklı olarak gerçekleştirilmektedir.
KAVUN SICAK VE ILIK İKLİM BİTKİSİDİR
Kavun yetiştiriciliği için gerekli olan iklim ve yetiştirme koşullarından bahsedecek olursak; Öncelikle kavun ılık ve sıcak iklim bitkisidir. Yetiştirme süresi boyunca soğuk ve dondan olumsuz etkilenir. Bitki en iyi gelişmeyi 20-30 0C arasındaki sıcaklıklarda gösterir. Bu sıcaklık altına düşüldüğünde bitkide büyüme ve gelişme yavaşlar ve gelişme dönemi uzar. Sıcaklığın aşırı yükselmesi de kavunlarda büyümeyi yavaşlatmaktadır. Sıcaklık kavun için önemli bir faktördür. Yeterli düzeyde sıcaklık toplamı elde edilmediği zaman kavunların tat ve aromalarında azalma meydana gelir. Diğer ekolojik isteklerinden toprak, ışık, su ve nem de oldukça önemlidir. Kavunlar derin, geçirgen, su tutma kabiliyeti çok iyi, direne edilmiş, organik madde ve besin maddelerince zengin, tınlı topraklarda çok iyi gelişir. Yetiştiricilik kumlu topraklarda da yapılabilir ve erkencilik sağlanabilir ancak bu topraklarda yapılan yetiştiricilikte kesinlikle düzenli sulama yapılmalıdır. Toprak pH’sı 6.0-6.7 arasında olmalıdır. Diğer önemli unsur ise ışıktır. Işık, özümlemede (fotosentez) kullanıldığı için oldukça önemlidir. Işık miktarının azalması bitkilerin zayıf gelişmesine neden olur, kavun meyveleri daha geç hasat olgunluğuna gelir. Işık miktarı kavun çiçeklerinin cinsiyeti üzerine de etkilidir. Işık miktarının artması ile erkek çiçek sayısı artar tabii bu durum döllenme açısından önemlidir. Çünkü kavunlarda yabancı döllenme vardır. Diğer önemli faktör su ve nem. Su kavun yetiştiriciliğinde vazgeçilmez faktörlerden birisidir. Yetiştirme süresince düzenli sulama yapılmalıdır. Aşırı sulamadan ve hiç su verilmeksizin yapılan yetiştiricilikten kaçınılmalıdır. Kavun yüksek ve düşük nemden hoşlanmaz. Çünkü aşırı nemde fungal ve bakteriyel hastalıklar ortaya çıkar. Ayrıca aşırı nem vejetatif gelişmeyi hızlandırır ve daha fazla yaprak oluşmasına neden olur. Düşük nemde ise trips ve kırmızı örümcek gibi zararlılar ile külleme gibi fungal hastalıklar görülür. Bu nedenle toprakta yüzde 50-60 suyun bulunması idealdir. Su tutma kabiliyeti çok iyi olan topraklarda bitki gelişimi daha iyi olur.
1984’TEN GÜNÜMÜZE 314 KAVUN ÇEŞİDİ KAYIT ALTINA ALINDI
Kaç çeşit kavun var, ülkemizde bu çeşitlerin hangileri üretiliyor?
Türkiye`de kavun çeşit tipleri ve grupları bölgelere göre farklılık göstermektedir. Ülkemizde Adana grubu (yazlık kavunlar) ve Kasaba grubu (kışlık kavunlar) olarak adlandırılan iki grup kavun yetiştiriciliği söz konusudur.
1980`lere kadar ağırlıklı olarak kışlık kavunlar (inodorus) yetiştirilip tüketilirken son yıllarda bu durum biraz daha değişiklik gösterdi, Orta Doğu kökenli kavun çeşitleri pazarlarda görülmeye başlandı.
Ülkemiz çeşitlilik bakımından bir kavun cennetidir. Kışlık kavun grubunda yer alan kavun çeşitlerimizden Kırkağaç kavunu adını Manisa`nın Kırkağaç ilçesinden almıştır. Bu kavuna bazı yerlerde Hıdır, Altunbaş gibi isimler de verilmiştir. Ayrıca Çeşme ve Çumra kavunları da genel özellikleri bakımından Kırkağaç kavununa benzer. Manisa, Balıkesir, Bursa, Trakya ve İç Anadolu`nun bazı yerlerinde yetiştirilir. Kışlık sarı kavun, Ege Bölgesi özellikle Manisa Akhisar civarında yetiştirilmektedir. Ankara ili ve çevresinde yetiştiriciliği yapılan Yuva kavunu ise Hasanbey kavununa benzemektedir. Hasanbey kavununun da yetiştiriciliği daha çok Ege bölgesi (özellikle Manisa ve Balıkesir illeri civarında) ve Marmara bölgesi'nde yapılmaktadır.
Yazlık kavunlardan Topatan kavunu kaybolmaya yüz tutmuş yerel bir kavun çeşidimizdir. Marmara ve Trakya bölgesi ile Mersin dolaylarında geniş ölçüde yetiştirilmektedir. Bazı yerlerde “sarı kavun” veya “İstanbul kavunu” olarak da isimlendirilmektedir. Van’a özgü cep kavunu ise Van ve Diyarbakır`da yetiştirilirken, Mollaköy kavunu, Elazığ Mollaköy ve Malatya’da, Sındırgı Kavunu Balıkesir çevresinde, Gönen kavunu ise Kuzey Ege ve Güney Marmara Bölgesinde yetiştirilmektedir.
Bu kavunlarımızın dışında; Yozgat Bağrıbütün kavunu, Acıpayam Akalan Kavunu, Van Sıhke kavunu, Darende Kış kavunu veya Darende Irmak kavunu, Urla Nohutalan Susuz kavunu, Siirt Şimmem Salıho, Selimpaşa Topatan kavunu, Manisa Karakurt Sarı Dilim kavunu, Yozgat Sekili kavunu bulunmaktadır. Ayrıca Türkiye’deki geççi kavunlardan olan ve pazara en son çıkan Narmikan kavunu (Malatya), hafif ekşimsi bir tadı bulunan Batman kavunu / Cefan kavunu adıyla bilinen, ekseri Batman – Siirt sınırında, Kurtalan ilçesinde yetiştiriciliği yapılan kavunlarımız da bugün hala bölgelerinde yetiştirilmektedir.
Bütün bu kavunlarımız ülkemizin yerel genotipleri olup adı geçen bölgelerde yetiştirilirken, son yıllarda bu çeşitlerin yerini yoğun bir şekilde hibrit çeşitlerin aldığı görülmektedir. Özellikle Ortadoğu kökenli olan Ananas ve Galia kavunları örtü altı, alçak tünel ve açıkta yetiştiriciliği daha yaygın olarak yapılan kavun çeşitleridir. 1984 yılından günümüze kadar 314 kavun çeşidi kayıt altına alınmıştır. Kayıt altına alınan çeşitlerin 131 adedi kışlık kavun tipi (73`ü Kırkağaç, 32'si kışlık sarı kavun, 26 diğer kışlık kavunlar), 180 adedi yazlık kavun tipi (135`si Galia, 45`i Ananas), 3 adedi de acur (yılan kavunu) dur. Bu 314 adet çeşidin 278 adedi hibrit (yüzde 89), 36 adedi ise açık tozlanan (yüzde 11) çeşitlerdir.
TÜRKİYE KAVUN ÜRETİMİNDE DÜNYA İKİNCİSİ
Türkiye kavun üretimi açısından dünya ile kıyaslandığında nasıl bir noktada?
Dünyada, 1 milyon 200 bin hektar alanda 27,5 milyon ton kavun üretimi yapılmaktadır. Dünyada en çok kavun üretimi 479 bin hektar alanda 13,5 milyon ton ile Çin tarafından yapılmaktadır. İran ve Türkiye, Çin’den sonra en fazla kavun üretimi yapan ülkelerdir. Ülkemiz 81 bin 700 hektar alanda 1.8 milyon ton kavun üretimi ile bu kapsamda dünyada 2. sırada yer almaktadır (FAO, 2019). Ancak Türkiye’nin kavun dış ticareti, üretim miktarı değerleri göz önünde bulundurulduğunda çok düşüktür. Bunun asıl nedeni ülkemizde üretilen çeşit tiplerinin, dünya pazarlarının taleplerinden farklı niteliklere sahip olmasıdır.
YILDA 8 BİN TON KAVUN İHRAÇ EDİYORUZ
Türkiye kavun ihracatı yapan bir ülke mi?
Evet. Türkiye yılda 8 bin ton civarında kavun ihraç etmektedir. Türkiye'de üretilen kavunun büyük bir kısmı Orta Doğu ve Avrupa ülkelerine ihraç edilmektedir. Kavun ihracatının en fazla yapıldığı ülkeler Almanya (yüzde 24,52) ve Romanya’dır (yüzde 19.24). Büyük üretim hacmiyle ülke ekonomisine olumlu katkıları bulunur. Örneğin 2018 yılında 8 bin 500 ton kavun ihracatı karşılığında 6,5 milyon dolar ihracat geliri elde edilmiştir.
Kavun yetiştirirken üreticinin dikkat etmesi gereken noktalar neler?
En önemli nokta yetiştiricilik yapılacak olan toprağın yapısının iyi bilinmesidir. İlk iş olarak mutlaka toprak analizi yapılmalıdır. Daha sonra başlanacak toprak hazırlığı için birkaç defa derin sürüm yapmak bitki köklerinin iyi gelişmesi ve etrafa yayılması için oldukça önemlidir. Toprak analiz sonucuna göre ekim öncesi ve yetiştiricilik süresi boyunca gübreleme işlemi yapılmalıdır. Günümüzde artık iyi bir yetiştiricilik ve zamandan tasarruf etmek için hazır fide kullanılmaktadır. Direkt tohum ekimi de yapılabilir. 8-10 cm açılan karıkların tabanına belirli aralıklarla elle bırakılan tohumların üzerinden tırmık ve sürgü geçirilerek tohum ekimi bu şekilde gerçekleştirilir. Tohum ekildiği dönemde toprağın tavında olması gerekir. Aksi takdirde çimlenme istenilen seviyede olmaz. Aşırı rutubetli olması durumunda çürümesine, yetersiz rutubet ise tohumların kuruda kalarak çimlenmelerine engel olur. Sera ve açıkta yetiştiricilikte yabancı otlarla mücadele etmek, toprağın havalandırılması ve toprak neminin uzun süre tutulması için ara ara çapalama önerilir. Ancak bitki üzerinde dallanmanın meydana gelmesi ve çiçeklerin açması sonrasında çapalama yapılmamalıdır. Bunlara ek olarak geniş tutulan sıra aralarındaki yabancı ot ile mücadelede bitkilere zarar vermeyecek şekilde makinelerle çapalama da yapılabilir. Eğer malçlama yapılacaksa, açıkta ve serada damla sistemi hazırlandıktan sonra malçlama yapılmalıdır. Malçlama önerilir çünkü erkenciliği sağlar, topraktaki nemi sürekli kontrol altında tutar ve serada yere değen meyvelerin bozulmasını önler. Sera yetiştiriciliği yapılıyorsa yerden tasarruf sağlamak, birim alanda daha fazla sayıda bitki yetiştirmek, daha kaliteli, düzgün şekilli meyve elde etmek ve sera içerisinde hava sirkülasyonunu sağlamak, hastalıklarla mücadele etmek, hasat kolaylığı ve yere değen meyvelerin bozulmasını önlemek için askıya alınarak yetiştiricilik önerilir. Diğer önemli bir faktör de budamadır. Genelde serada yetiştiricilik yapan çiftçilerimiz budamada bizlere danışmaktadır. Kısaca kavunda budama; koltuk alma ve sürgün ucu alma budaması şeklindedir.
KAVUNUN DA SUYA İHTİYACI VAR
Çiftçilerimizin yetiştiricilikte önem vereceği diğer bir husus da yetiştirme boyunca yapılacak sulamadır. Kavun bitkisi büyüme ve meyvelerinin olgunlaşma devresinde suya ihtiyaç duyar. Sulama zamanı ve sayısı; toprak tipine, toprağın su tutma kapasitesine, topraktan kaybolan su miktarına, bitki büyümesi, kök gelişmesi ile iklim koşullarına bağlıdır. Ülkemizde genel olarak kavun yetiştiriciliğinde sulama yapmaktan kaçınılır ve sulandığında kavun meyvesinin tatsız olacağı düşünülür. Ancak her canlı gibi kavunun da suya ihtiyacı olduğu unutulmamalıdır.
Tam olgunluğa erişen kavun meyveleri, şeker içeriği, aroma ve tat gibi kalite özelliklerini kazanmıştır. Olgunluk aşamasına gelen kavun meyveleri çeşidin iriliğini, şeklini, kabuk rengini alır ve parlaklaşır. Kavunlar tam olumda en yüksek ağırlığa erişirler. Meyve saplarının dibinde ve gövde üzerinde bulunan kulakçıklar kurur. Meyvenin çiçek burnu, yani dip kısmı hafifçe yumuşar ve kendine has koku hissedilir. Hasada gelmiş meyveler bitki üzerinde uzun süre bırakılırlarsa, şeker miktarı düşer, meyveler yumuşar, taşıma ve saklamaya dayanıklılığı azalır. Hasat olgunluğuna gelmiş kavunların hasadı, sabah erken saatlerde yapılmalıdır. Genellikle kavun meyvesi elle, sap etrafında hafif döndürülmek suretiyle koparılarak ya da bıçak veya makasla saplarından kesilerek hasat edilmelidir.
Kavunlarda depolama, çeşit özelliklerine göre değişir. Yazlık çeşitlerin depolaması genellikle yapılmaz. Bu çeşitlerin hasattan sonra dayanma süreleri oldukça kısadır ve hasat edildikten sonra 1-2 hafta içinde tüketilmelidir. Yazlık kavunlar 4-6 0C sıcaklıkta yüzde 85-90 oransal nemde 10-15 gün muhafaza edilir. Kışlık kavun çeşitleri ise, daha uzun süre saklanabilir. Bu çeşitlerin meyveleri pazarda ve manavda 40-60 gün, satış tezgahlarında zarar görmeden bekleyebilir. Kışlık kavun meyveleri, 4-10 0C`de soğuk hava depolarında, kasa içinde ya da meyveler tek tek asılarak uzun süre muhafaza edilebilirler.