Tarım ve Orman Bakanlığı, yaşanan pandemi süreci ve küresel ısınma sonrasında arz güvenliğini sağlamak amacıyla yeni bir yapılanmaya gitti. Bakanlık bünyesinde Strateji Geliştirme Başkanlığına bağlı "Arz Güvenliği Daire Başkanlığı'' kuruldu. Dünyanın son dönemde yaşadığı salgın hastalık ve küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliği, tarım-gıda alanında korumacı ve kendine yeterliliği önceleyen politikaların, ülkelerin gündeminde ilk sıralara taşınmasına neden oldu. Bu yeni süreçte tarıma yeni bir bakış açısı kazandırmak amacıyla eylem planı hazırlayan Tarım ve Orman Bakanlığının Strateji Geliştirme Başkanlığı bünyesinde ''Arz Güvenliği Daire Başkanlığı'' kuruldu.
Yayınlanan yönerge ile kurulan Daire Başkanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığının en önemli görevleri arasında olan arz güvenliğini sağlayacak. Başkanlığın görevleri arasında Bakanlık olarak belirlenecek stratejik tarımsal ürünlerin üretiminin yeterlilik sürecini analiz etmek ve tedbir önerileri geliştirmek de bulunuyor. Yine Başkanlık, arz güvenliğinin takibi için gerekli metodolojiyi, veri mimarisini ve Bakanlık içi ile dışı verileri derleyerek, takip ve analiz edecek, gerekli tedbirleri alacak. Bu kapsamında ulusal ve uluslararası gelişmeler takip edilecek ve raporlaştırılacak.
Kurulacak Arz Güvenliği Takip Sistemiyle dijital ortamda süreç takip edilecek ve karar destek raporlarının oluşturulması sağlanacak. Kurulmasına yönelik çalışmaların devam ettiği sistem ile veri toplama, analiz, izleme ve karar destek hizmetleri yapılacak.
BAKAN KİRİŞCİ: TARIM DAHA DA ÖNEMLİ HALE GELDİ
Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, son dönemde dünyada yaşanan olayların tarımı daha da önemli hale getirdiğine dikkati çekti. Son yüzyılda, sanayileşme, kentleşme, ticaret, Ar-Ge ve buna bağlı diğer faktörlerin etkisi ile tarım sektörü ile ilgili anlayışın giderek değiştiğini belirten Kirişci, "Dün, üretim odaklı olan tarım, bugün pazar ve tüketici tercihi odaklı; dün, yerel ve bölgesel pazarlar için yapılan tarım, bugün ulusal ve küresel pazarlar için yapılmaktadır. Özellikle kentleşme ve refah artışına bağlı olarak tüketici tercihleri hızla değişmekle beraber bu değişim sorunları biraz artırsa da geniş fırsatları da beraberinde getirmektedir" ifadelerini kullandı.
Kirişci, yaşanan pandemi, kuraklık süreci ve Rusya-Ukrayna krizi gibi olayların tarımın stratejik değerini net olarak ortaya koyduğunun altını çizdi. Tüm bu gelişmelerin tarımın doğru bir yatırımın alanı olduğunu da herkese bir kez daha gösterdiğini bildiren Kirişci, şu değerlendirmede bulundu:
"2050 projeksiyonlarına göre dünya nüfusunun 10 milyara, ülkemiz nüfusunun 100 milyona ulaşmasını bekliyoruz. Geçen yıllarda 50 milyonu bulan, pandemi nedeniyle azalan turist sayısının daha da arttığını görüyoruz. Dolayısıyla tarımın başladığı, medeniyetlerin şekillendiği bu topraklar için önümüzde yeni fırsatlar, yeni baharlar bulunmaktadır.
Doğru ve planlı yatırımlar sayesinde hem tarımsal üretim artacak hem de tarım-sanayi entegrasyonu daha güçlü hale gelecektir. Böylece, yatırımın kazanca dönüşme hızı ve miktarındaki büyüme, ülkemizin kalkınmasına da doğrudan yansıyacaktır."
Bakan Kirişci, Türkiye'nin yeni durumda da tarımın öncüsü olmayı sürdüreceğini belirterek, bakanlık bünyesinde kurulan Arz Güvenliği Daire Başkanlığının stratejik bir görev ifa edeceğini kaydetti.