OCAK-ŞUBAT 2023 / KAPAK KONUSU
Kuraklık web tabanlı olarak izlenebilecek
Tarım, doğaya bağlı olarak sürdürülen bir sektör. Bu nedenle suyun tasarruflu kullanımı, ileri sulama teknolojileri ve kuraklığa dayanıklı çeşitler geliştirmek için AR-GE projelerine ihtiyaç duyuluyor. Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü de bu konuda öncü kuruluş olarak önemli bir görev üstleniyor. Yapılan bu çalışmalarla ilgili bilgi almak için TAGEM Genel Müdürü Metin Türker ile bir röportaj gerçekleştirdik.
Toprak ve su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı için Genel Müdürlük olarak hangi çalışmalara ağırlık veriyorsunuz?
Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) olarak Toprak Su Kaynakları Araştırma Daire Başkanlığımız ile bağlı Toprak Gübre ve Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü, Konya Toprak Su ve Çölleşme ile Mücadele Araştırma Enstitüsü, Kırklareli Atatürk Toprak Su ve Tarımsal Meteoroloji Araştırma Enstisüsü, İzmir Uluslararası Tarımsal Araştırma Eğitim Merkezi Müdürlüğü ve Şanlıurfa GAP Tarımsal Araştırma Enstitüsü olarak toprak ve su kaynakları ile ilgili çalışmalar yürütüyoruz.
TAGEM, Ar-Ge çalışmaları içerisinde tarımsal faaliyetlerin sürdürülebilirliği, toprak ve su kaynaklarının verimliliğinin korunmasına yönelik arazilerin optimum kullanım şekillerinin en iyi şekilde belirlenmesi için ekonomik ve çevre faktörleri de göz önüne alınarak tarımsal arazi uygunluğunun belirlenmesinin yanında, sürdürülebilir alternatif arazi kullanım desenlerini de ortaya koyarak tarımsal arazi kullanım planlama çalışmalarına destek olabilecek projeler yürütüyor. Küresel iklim değişikliğinin etkilerini de düşünerek; erozyon, arazi bozunumu, su kısıtı, kuraklık ve çölleşme, toprak verimliliği ve su kalitesi ile su kirliliği konularında araştırma projeleri hazırlamak, hazırlatmak, koordine etmek, uygulatmak, izlemek ve değerlendirmek gibi konularda ilgili birim, kurum ve kuruşlarla iş birliği yapıyor.
Genel Müdürlük olarak geleneksel toprak işlemeye alternatif olabilecek koruyucu toprak işleme ve doğrudan ekim sistemlerinin araştırılması ve bunlara uygun alet ve makinelerin belirlenmesi amacıyla koruyucu toprak işleme (azaltılmış toprak işleme, doğrudan ekim, sırta ekim) çalışmalarına devam ediyoruz. Toprak verimliliğinin ve neminin korunması, nadas alanlarının azaltılması, toprak erozyonunun en aza indirilmesine imkân sağlayacak Koruyucu Toprak İşleme Teknik Rehberi de önümüzdeki dönemlerde yayınlanacak. Ayrıca tarımda girdi kullanımını azaltacak çevreye duyarlı üretim alanlarındaki değişkenliklere göre girdi kullanılmasına imkân veren hassas tarım teknikleri konularında da çalışmalarımız devam ediyor.
Güvenilir gıda ve kaliteli tarım için yaptığınız projelerin uygulaması noktasında neler söylersiniz?
İklimle bağlantılı politikalar ve stratejilerin geliştirilmesi konusunda AR-GE çalışmalarından elde edilen bilimsel verilere dayalı analizler çerçevesinde karar vericilerin hareket etmesi konusunda çalışmalar yürütüyoruz. Bunun yanında sürdürülebilir arazi kullanımı ve tarımsal faaliyetler önümüzdeki dönemde öncelikli konular arasında yer alacağından çevre ve gıda güvenliği konuları birlikte ele alınıyor. Güvenilir gıda için temel unsurların başında tarımsal ilaçlama faaliyetlerinin özenli bir şekilde yapılması, gereğinden fazla ilaç kullanılmaması da yer alıyor. Bu yönde yaptığımız çalışmalara birkaç örnek vermek gerekirse; Meyve Bahçesi İlaçlamaları İçin Time-of-Flight Sensör Teknolojisine Sahip Akıllı Püskürtme Sistemi Geliştirilmesi Projesi, Hassas Tarımda Akıllı Uçuş Sistemlerine Sahip İnsansız Hava Aracı Geliştirilmesi Projesi, Elektrostatik Memeli Bahçe Pülverizatörü Geliştirilmesi Projesi, Mısır ve Pamukta Yabancı Ot Kontrolünde Derin Öğrenme Yöntemiyle Hassas İlaçlama Makinesi Prototipi Geliştirilmesi, İlaçlama Helikopteri Projesi TARKOPTER gibi projelerimizi sayabiliriz.
Haber Görseli
Metin Türker TAGEM Genel Müdürü
AR-GE FAALİYETLERİ GENİŞLETİLDİ
İklim değişikliği ve su kıtlığının tarıma etkisi konusunda neler söylersiniz? Bu etkiyi en aza indirmek ile ilgili hangi projeleri uyguluyorsunuz?
Değişen iklim koşullarıyla beraber yerkürenin aşırı ısınması ve kuraklık, su kaynaklarını doğrudan etkiliyor. Dolayısıyla en fazla tarım sektörünü etkilemesi de bu oranı günden güne artırıyor. Bu nedenle sulamada su kullanım etkinliğinin artırılarak su tasarrufunun sağlanması büyük önem taşıyor.
Son yıllarda AR-GE faaliyetleri, özel sektör ve üniversitelerle iş birliği yapılarak genişletildi. AR-GE sonuçlarının ulusal politikalara yansıması adına özellikle su tasarrufu sağlayan basınçlı sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması kapsamında Bakanlığımız tarafından 2006 yılından itibaren Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı çerçevesinde mevcut sulama tesislerinin basınçlı sulama tesisine dönüştürülmesine ve yaygınlaştırılmasına yönelik destek uygulamalarına devam ediliyor. Farklı bölge ve ürün gruplarında damla sulamanın performansını belirlemek üzere hazırlanan proje çıktıları ile uygulanmakta olan damla sulama sistemlerinin, amaca ne ölçüde hizmet ettiği veya ilk proje değerlerinin uygunluğu/doğruluğu saptandı. Dolayısıyla proje sonuçlarının basınçlı sulama destek hibe programına ve politikalarına yön vermesi, sulama sistem ve filtre malzemelerinin kullanımına rehberlik etmesi bekleniyor.
Su kullanım etkinliği yüksek, yüzey altı damla sulama sistemleri “Kısıtlı Su Koşullarında Su Tasarrufu Sağlayan Sulama Yöntemlerine Göre Bitki Sulama Programlarının Oluşturulması” ülkesel projesi ile farklı bölgelerde farklı ürünlerde AR-GE projeleri yürüttük. Bölgesel ve ülkesel anlamda yürütülen bu projeler ile etkin girdi tasarrufu sağlayan ileri tarım teknik ve teknolojilerinin geliştirilmesi ve uygulamaya aktarılması sağlandı. Elde edilen sonuçlara dayandırılarak destekleme programı Bakanlığımızca yayınlanmakta olan 2016-2020 Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Bireysel Sulama Sistemlerinin Desteklenmesi Tebliği içerisinde yer aldı. Ayrıca ilgili Tebliğ Uygulama Rehberinde tarla içi yüzey altı damla sulama sistemi kurulması başvurularında dikkate alınacak hususlar AR-GE çalışmalarımız sonuçlarından faydalanılarak hazırlandı. Tarım Reformu Genel Müdürlüğü tarafından 2018-2022 dönemleri 16 bin 800 dekar alanda 413 projeyle yüzey altı damla sulama sistemlerine 9 milyon 800 bin TL destek verildi. 2022 yılı 17. Etap için 83 adet projede, 3 bin 016 dekar arazide 3 milyon TL hibe ödemesi yapıldı.
YÜZDE 50 ORANINDA SU TASARRUFU SAĞLANDI
Çeltik gibi çok su tüketen ürünler için alternatif sulama metotları geliştiriyoruz. TAGEM koordinatörlüğünde DSİ iş birliğiyle çeltik üretimi yapılan Trakya Bölgesi-Kırklareli, Ege Menemen Ovası, Akdeniz Bölgesi Tarsus ve Karadeniz Bölgesi Bafra Ovası'nda ARr-GE projeleri yürütüldü. Proje sonuçlarına göre, bölge ve iklim koşullarına göre farklılık göstermekle birlikte ortalama yüzde 50 oranında su tasarrufu sağlandı. Böylece çeltik üretiminde aşırı su talebinin olduğu Kızılırmak Havzası gibi hidroelektrik enerji potansiyelinin yüksek olduğu bölgelerde su-enerji-ürün çelişkisine de çözüm üretilebilecek.
İHA (İnsansız Hava Araçları) sistemlerinin yaygın olarak kullanılması ile birlikte hassas tarımda uzaktan algılama yöntemlerinin kullanımı yaygınlaşıyor. Havza bazlı yapılan planlamalarda “Dijital Sulama Yönetim Sisteminin (DiSU) Geliştirilmesi” projesi TAGEM Araştırma Enstitülerince yürütülüyor. Kamu-üniversite-özel sektör iş birliği ile AR-GE, teknolojik gelişme ve uygulama etkileşiminin kesintisiz olarak sürmesi sağlanarak tarımsal üretimde dijital olanaklardan en üst seviyede faydalanılabiliyor. Araştırma Enstitülerimizce kısıntılı sulama işletmeciliği konularında yapılan çalışmalar ile su tüketimlerinde azalmalar sağlandı. Bugüne kadar birçok araştırma sonuçlandırılmış olup bu çalışmaların sonuçları göz önünde bulundurularak Bakanlık politikalarına katkı vermek üzere Kısıntılı Sulama Teknik Rehberi konulu bir yayın hazırlandı.
EN UYGUN ÜRETİM PLANLAMALARINA DESTEK SAĞLANACAK
Tarım, doğaya bağlı olarak sürdürülen bir sektör. Dolayısıyla iklim değişikliği etkilerine en açık sektör olan tarımda bu etkiler ciddi şekilde hissediliyor. Tarım, orman ve su alanında iklim değişikliğinin etkilerini azaltacak tedbirleri almak, küresel ısınmayı azaltacak üretim yöntemlerine geçmek ve doğal kaynakları verimli kullanmak artık bir tercih değil, zorunluluk. Ülkemizde meteorolojik ve tarımsal kuraklık riskimiz giderek artarken yağış miktarında ise azalmalar yaşanıyor. Buna bağlı olarak; hasat tarihlerinde değişim, yetiştiricilik pratiklerinde değişiklik, yem bitkisi kalitesinde düşme, mera otlatma kapasitesinde azalış, su yetersizliği ve aşırı sıcak nedeniyle gelişmede gerileme, yüksek sıcaklıktan dolayı süt veriminde azalış, üreme fizyolojisi, metabolizma ve bağışıklık sisteminde olumsuz etkilenme, döl veriminde düşüklük, hastalık, parazit ve zararlılarda artış gibi durumlar meydana geliyor.
Balıkçılık stoklarının etkilenmesi ise hayvancılık üretiminde iklimin tarımdaki etkileri olarak karşımıza çıkıyor. TAGEM olarak, küresel iklim değişikliğinin tarım üzerindeki olumlu ve olumsuz etkilerini belirlemek ve bu etkilere karşı dirençli sürdürebilir uyumlu, iklim dostu bir tarımsal üretimi sağlamak aynı zamanda tarımsal faaliyetlerden kaynaklı atmosfere salınan karbondioksit, metan ve nitroz oksit sera gazlarının ölçüm, izleme ve azaltımı konularında stratejiler geliştirmek için ülkesel ve bölgesel projeler yürütüyoruz. Bu kapsamda, “İklim Değişikliğinin Bazı Önemli Tarım Ürünleri Uygunluk Alanları Üzerine Etkilerinin Belirlenmesi” başlıklı ülkesel proje başlatıldı ve çalışmalar devam ediyor. Proje ile iklim değişikliği projeksiyonları ve IPCC iklim senaryoları kullanılarak stratejik ürünlerimizden olan incir, kiraz, kayısı, portakal, limon, muz, ceviz, fındık, zeytin ve pamukta iklim değişikliğinin etkisi ile olası yeni üretim alanlarını gösteren ürün uygunluk haritaları çıkarıldı. Araştırma sonuçlarımız ile tarım havzalarında bitkisel üretim uygunluk alanları için gelecekteki iklim şartları da göz önüne alınarak en uygun üretim planlamalarına destek sağlayacak.
SU HASADI PROJELERİ YÜRÜTÜLÜYOR
Bakanlığımız Tarımsal Kuraklıkla Mücadele Strateji ve Eylem Planı ile tarımsal kuraklığın potansiyel risk haritaları bölgesel ve ülkesel ölçekte hazırlanacak ve oluşturulacak web portalı ile tarımsal kuraklık ülkesel ölçekte web tabanlı olarak izlenebilecek. Kurak ve yarı kurak alanlarda suyun kısıtlı olduğu bölgelerde tarımsal üretimin sağlanması için yağmur suyunun yönetimi ve toprakta nemin tutulması amacıyla bölgelerinde ekonomik olarak önem kazanmış ürünler dikkate alınarak hazırlanan ve ekonomik analizlerle desteklenen Su Hasadı Projeleri yürütülüyor.
Kuraklık çalışmalarında Türkiye’de yetiştirilen tarla bitkileri türlerinin tamamında su kullanım kapasitesi ve etkinliği ile bitkilerde stres tolerans düzeylerini belirlemek olan “Kuraklık Test Merkezi” 2010 yılında Konya’da kuruldu. Böylece on binlerce materyalin morfolojik, fenolojik ve fizyolojik olarak testleri devam ediyor. TAGEM tarafından geliştirilen ve üretimi yapılan kuraklığa toleranslı 30 ekmeklik buğday, 12 makarnalık buğday ve 19 arpa çeşidi bulunuyor.
Rüzgâr erozyonunun en fazla görüldüğü Konya- Karapınar bölgesinde, Akdeniz, Ege ve İç Anadolu, Doğu Anadolu ile Karadeniz Geçit Bölgelerinde tarım ve mera topraklarında arazi korunumu ve erozyonu önleyici toprak işleme ve koruyucu örtü projeleri ile farklı arazi kullanımlarında arazi bozulumu eğilimleri- bitki örtüsü değişimleri, rüzgâr erozyonunun etkileri ve sediment taşınımı içeren araştırma projeleri yürütülüyor.
Bitki su tüketimi ve belli havzalarda belli ürünlerin üretilmesi konusunda Genel Müdürlüğünüzün yaptığı kapsamlı çalışmalar var. Bu projelerin pratikte uygulanması için neler yapılıyor?
Havzalarda su bütçesinin belirlenmesinde tarım sektöründeki su ihtiyacı için tarımsal desteklerin iklim, toprak ve topografyanın yanı sıra, mevcut su potansiyeli ve bitkilerin su tüketimini de dikkate alarak, alt havzalar düzeyinde belirlenebilmesi için TAGEM tarafından 256 meteoroloji istasyonu verilerinde 86 bitkinin bitki su tüketimi hesaplanarak “Türkiye’de Sulanan Bitkilerin Bitki Su Tüketimi Rehber”i güncellendi. Rehber basılı ve internet üzerinden 2018 yılında uygulama birimlerinin hizmetine (kamu, üniversite, sulama birlik ve koop. vb.) sunuldu. Su Tahsisleri Projelerinde (Seyhan, Akarçay, Konya ve Küçük Menderes) ve Nehir Havza Yönetim Plan çalışmalarında kullanıldı. Rehberin daha fazla kullanıcıyla buluşması için dijital ortama taşınmış ve TAGEM-SuET (Tarımsal Su Yönetiminde Sulama Yönetimi ve Bitki Su Tüketimi Sistemi) yazılımı yapıldı. TAGEM SuET tüm Türkiye’yi kapsayan bir sulama yönetimi bilgi sistemi. TAGEM SuET sistemi Türkiye’de yerli ve millî dijital sulama yönetimi sisteminin en önemli ve ilk adımı. Sistem TAGEM, üniversite ve özel sektör iş birliği ile geliştirildi. Sistem bu haliyle akademisyenler, araştırmacılar, proje ve işletme mühendisleri ile çiftçiler için kolay ve etkili çözümler sunuyor.
Havza bazlı su yönetiminde sektörel su tahsisi esas teşkil ediyor. Bu kapsamda su tahsisleri projeleri devam ediyor. Tarım sektörüne (havzadaki sulama alanlarına) normal ve kurak yıllarda ne kadar sulama suyu ayrıldığında ne kadar gelir elde edilebileceği, bitki deseni optimizasyonuyla belirleniyor. Tarım alanlarında optimum bitki deseninin belirlenmesi çalışmaları, çiftçilerin mevcut uygulamalarına oranla daha az su ile daha fazla gelir elde etmeleri açısından önem taşıyor. TAGEM tarafından yürütülmekte olan “Batı Akdeniz Havzası Optimum Bitki Deseni ile Sulama Suyu İhtiyacının Belirlenerek Stratejik ve Politik Karar Destek Araçlarının Oluşturulması (BAKAROL)” güdümlü projesi bu tür çalışmalar için önemli bir altlık oluşturacaktır. Proje Batı Akdeniz Havzası örneğinde Seydikemer pilot alanda tamamlandı.