BD’de 1937 yılında kanunla kurulan Kırsal Elektrik İdaresi bugün Tarım Bakanlığı (USDA) altında bir birim olan Kırsal Hizmetler Dairesinin (RUS) bir parçasıdır. Kırsal alana götürülen bütün hizmetlerde olduğu gibi elektrik hizmeti de Tarım Bakanlığı (USDA) tarafından elektrik kooperatiflerine yapılan milyonlarca dolarlık desteklerle verilmektedir. Burada Amerikan Tarım Bakanlığının kooperatiflere nasıl önem verdiği ve birlikte çalıştıkları hususuna dikkatinizi çekmek istiyoruz. Kırsal alanda tarımsal üretimi sürdürebilmek adına enerjinin vazgeçilmez bir girdi olduğu düşünülürse bu yaklaşımın ne kadar doğru olduğu ve ülkemizde özellikle Bakanlığımızı nasıl yakından ilgilendiren bir hizmet olduğu daha iyi anlaşılmaktadır.
Ülkemizin hidroelektrik üretiminin yanı sıra güneş, rüzgâr ve jeotermal alternatif enerji kaynakları açısından avantajlı olduğu hesap edilirse yapılabilecek çok şeyin olduğu görülmektedir. Özellikle tarımda kullanılan enerjinin buralardan karşılanarak maliyetlerin düşürülmesi ve daha sonrasında enerjinin fazlasının daha ucuza genel kullanıma aktarılması büyük faydalar sağlayacaktır. Bu durum hem kırsal alanda uzak mesafelere enerji aktarımını çok daha kolay ve ekonomik hâle getirecek hem de enerji açığımızın kapanmasına imkân sağlayacaktır. İşte tam bu noktada başlangıç aşamasında karşımıza büyük bir engel olarak çıkan kurulum ve işletme giderleri ile ilgili sorunların çözümünde ABD’de olduğu gibi kooperatif tipi işletmelerin önemi daha iyi anlaşılmaktadır.
Dünyada kooperatiflerle en zor sorunların bile nasıl başarıyla çözülebildiği gösteren bu tip hikâyelerin ülkemizde kooperatifçilik ile ilgili karamsar zihniyeti değiştirebilmesini umuyoruz.
SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR GELECEĞE YOL GÖSTEREN KOOPERATİFLER
Amerika Birleşik Devletleri'nde Kırsal Elektrik Kooperatifleri Millî Birliği (NRECA) 900 kooperatifin ortak olduğu bir kooperatif üst birliğidir. Burada Sorumlu Başkan Yardımcısı Martin Lowery göre ABD’de 20. yüzyılın belki de en büyük mühendislik başarısından kooperatifler sorumludur. Özel şirketler, elektrik hatlarını ülkenin kalbine kadar uzatmak için altyapıyı sağlamayı reddettikten sonra milyonlarca kırsal eve elektrik getiren elektrik kooperatifleri, Amerika Birleşik Devletleri coğrafyasının neredeyse %75'ine hizmet etmektedirler. Özel yatırımcılara ait şirketler, 1930'larda, Amerika'nın elektriksiz uçsuz bucaksız bölgelerine elektriği getirmek için gereken altyapıya yatırım yapmak istememişler. Bunun üzerine yapılan yeni anlaşma şekli, kırsal alanlara elektrik (ve telefon hizmeti) getirmek için kooperatifler oluşturmuş.
Lowery tarafından “kooperatifler yapar ruhu” şeklinde tanımlanan faaliyetler Amerikan kırsalına elektriği getirmeye devam etmiş ve şimdi temiz enerji çözümlerini uygulamaya başlamışlar. Araştırma, enerji verimliliği ve inovasyonda öncülük eden elektrik kooperatifleri çevresel kaygılar ile faturaları uygun fiyatlı tutma çabası arasındaki dengeyi sağlamak için her zaman teknolojik çözümler üretmişler.
Kırsal Elektrik Kooperatifleri Millî Birliği (NRECA), ABD'nin enerji arzına yönelik olarak kömür, yenilenebilir enerji, nükleer güç ve doğal gaz kaynaklarının tümünü içeren bir yaklaşıma ihtiyaç olduğuna inanıyor. Kırsal Elektrik Kooperatifleri Millî Birliğine üye elektrik kooperatiflerinin 42 milyon ortağının elektrik faturalarının kendileri için uygun fiyatlı kalmasını ancak kömürün de sisteme dâhil edilmesi yoluyla sağlayabiliyorlar. Amerika'da özellikle kırsal alanlarda büyük ekonomik sorunlar yaşanmaya devam ederken, yukarıda bahsedilen bütün enerji kaynaklarının karışımından oluşan yaklaşıma devam etmeleri gerekiyor. Ancak bu durum, temiz kömür çözümlerine, karbon üretimini kullanma yollarına, civa emisyonlarını azaltma yollarına bakmadıkları anlamına gelmiyor. Sürekli iyileştirmeler yapmaya devam ediyorlar.
Ayrıca, güneş ve rüzgâr gibi yenilenebilir enerji için toplumsal/çevresel temelli küçük projelerde özellikle son yıllarda oluşmaya başlayan büyük bir eğilim elektrik kooperatifleri tarafından yönetilmeye başlanmış. İnsanlar kendi çatılarına güneş panellerini kurmakla uğraşmak yerine, kooperatif tarafından işletilen ve bu sayede elektrik faturalarına iade veya indirim aldıkları panellere yatırım yapmayı tercih ediyorlarmış.
Bu konuda; Rockford/Minnesota'da bulunan Wright-Hennepin Elektrik Kooperatifi, tarafından oluşturulan “WH Güneş Topluluğu” sadece 917 dolara ortaklarına kendi güneş panellerine sahip olarak aylık faturalarını düşürebilme fırsatı veriyor. Üstelik onlara kurulum ve bakım zahmetiyle uğraşmadan temiz güç sağlıyor. Bu arada büyük dolu veya fırtına gibi felaketler karşısında endişelenmeleri de gerekmiyor. Çünkü her şey kooperatif tarafından sigortalanıyor ve tüketici hakları koruma altına alınıyor.
Geçmişte sahip olduğu benzersiz tecrübe nedeniyle Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa’da yenilenebilir enerji kooperatiflerinin kurulmakta olduğu İngiltere veya Almanya'dan farklı avantajlara sahip. Elektrik kooperatifi altyapısına zaten önceden sahip oldukları için toplumsal yenilenebilir enerji projelerinin uygulamasını daha kolay gerçekleştirilebiliyorlar.
Elektrik kooperatifleri, özel şirketlerin aksine, daha yeşil bir enerji geleceğine giden yolda uygun fiyatlarla öncülük ediyorlar. Yatırımcı bir şirketin ana endişesi, yatırımının geri dönüşü iken kooperatifler ortakları için doğru olanı yapmaya çalışıyorlar. Bu da ABD gibi liberal ekonomi uygulanan bir ülkede sosyal (sosyoliberal) politikaların uygulanmasında kooperatiflerin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.