Dünya üzüm üretiminde yaklaşık 4 milyon 200 bin tonla 6. sırada bulunan ülkemizde sessiz sedasız yürütülen çalışmayla yerli kaynaklarımız koruma altına alınırken hastalıklara dayanıklı yeni çeşitlerin geliştirilmesi için de yoğun bir çalışma yürütülüyor. Ülkemiz, tarımı yapılan bitkiler ile doğal alanlarda bulunan zengin bitki çeşitliliğiyle dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alıyor. Ülkemizdeki bitki sayısı Avrupa ülkelerinin tamamındaki bitki sayısı kadarken bunların yaklaşık üçte biri de endemik bitki olarak ülkemizden başka bir yerde bulunmuyor. Bağcılık açısından da ülkemiz önemli bir çeşit zenginliğine sahip. Tarımsal Araştırma ve Politikalar Genel Müdürlüğüne (TAGEM) bağlı Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü 1965 yılından beri üzüm varlığımızı araştırarak tespit edilen çeşitleri üretim alanlarında koruyor.
İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüklerinin de katkılarıyla toplanan bin 435 çeşit üzüm, oluşturulan milli koleksiyon bağ tesisinde yetiştirilerek koruma altına alındı. Son 10 yılda Aydın, Muğla, Siirt, Nevşehir, Kayseri, Bolu, Elazığ, Tunceli ve Niğde illerini kapsayan arazi tarama çalışmaları neticesinde belirlenen ve toplamaları yapılan yerel çeşitler koleksiyon bağında yetiştirildi. Ayrıca TAGEM tarafından alınan karar ile toplanan çeşitlerin korunması ve geliştirilmesi için Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsünde de yetiştirme çalışmaları yürütülüyor. Yapılan çalışmalar ve ulaşılan her bilgi Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü Biyolojik Çeşitlilik ve Genetik Kaynakları Bölümü Dökümantasyon Birimine gönderilerek kayıt altına alınıyor. Bütün çeşitlere ait yaprak ve çekirdek örnekleri de Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü herbaryumunda korunuyor.
EN İYİ ÜZÜM SUYU YERLİ ÇEŞİTTEN
Yerli ve yabancı çeşitlerin üzüm suyuna uygunluklarının belirlenmesi amacıyla yapılan çalışmada yüksek fenolik madde miktarı ile en uygun çeşit Yozgat’ta yetiştirilen Mis üzümü oldu. Eskişehir’den Siyah sıdağan, Ordu’dan Gürcü, Tokat’tan Zile narincesi ve Konya’da yetiştirilen Göğ üzüm de üzüm suyu verimli olan çeşitler olarak belirlendi.
9 ÇEŞİT TESCİL EDİLDİ
Islah çalışmalarında hastalıklara toleranslı çeşit olarak kullanılan Favli ve 2011 yılında tescil ettirilen Güz Gülü üzüm çeşidinin ebeveynlerinden Kırmızı Şam, milli koleksiyon bağında korunuyor. 9 çeşidin tescil çalışmaları Enstitü tarafından tamamlanırken Malatya’da yetiştirilen Karamenüş ile Bolu’da yetiştirilen 714-Bolu çeşitlerinin tescil çalışmaları ise 2016 yılında başlatıldı. 900’e yakın genotipin envanter, tanımlama bilgileri ve fotoğraflarını içeren ‘Türkiye Asma Genetik Kaynakları Kataloğu’ 2012 yılında basıldı. Uluslararası Asma Çeşit/ Anaç Koleksiyonunun Oluşturulması ve Muhafazası ile Türkiye Asma Genetik Kaynakları Veritabanı çalışmaları Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsü tarafından yürütülüyor.
KORUMA ÇALIŞMALARI VE FAYDALARI
• Melezleme yolu ile külleme ve Mildiyö hastalıklarına dayanıklı ve standart özelliklere sahip yeni üzüm çeşitlerinin elde edilmesi sağlanacak.
• Bazı üzüm çeşitleri arasında melezleme yolu ile çekirdeksiz erkenci ve çekirdeksiz son turfanda üzüm çeşitleri elde edilebilecek.
• Asma gen kaynaklarının High-Throughput moleküler yöntemlerle tanımlanması sağlanabilecek.
• Üzüm çeşitlerinin üzüm suyuna uygunluk derecelerinin belirlenebilecek.