KASIM-ARALIK 2021 / EL SANATLARI

El yazmalarının altınla bezendiği bir osmanlı saray sanatı: Tezhip


Hilal DOĞAN    

24.11.2021 


Tezhip, Arapça yaldızla süsler yapma manasında olup köken olarak dahab (altın) sözcüğünden gelmektedir. Tezhip sözcüğünün ifade ettiği süsleme, altınlamayı işaret etse de kastedilen yalnızca altınlama değildir, çünkü tezhip, boyalarla yapılan ince kitap tezyinatını da kapsamakta olup bilhassa el yazması kitapların sayfalarına, hat kısımlarına, murakkâlara ve tuğraların üstlerine altın tozu ve boya ile yapılan bezemelerdir.

Tezhip yapan sanatkâra müzehhip denir. Müzehhiplerin en çok tezhiplediği eser, Kur’an-ı Kerim’dir, zirâ tezhip sanatı, esasında kutsal kitap Kur’an’a verilen değer ve özen nispetinde olup, onu en iyi ve güzel şekilde süsleyerek donatmak düşüncesiyle ortaya çıkıp gelişme göstermiş sanatlardandır.
 
Kökeni Uygurlara dayanan tezhip, oradan Anadolu beyliklerine ve Selçuklulara, oradan da Osmanlılara mâl olmuştur. İlk nakışhanenin kurulduğu Fatih Sultan Mehmet devrinde baş nakkaş kabul edilen Baba Nakkaş, tezhip sanatında muhteşem eserler vermiştir. Özellikle Fatih Sultan Mehmet ve Kanuni Sultan Süleyman devirlerinde ihtimam gösterilen ve zirve çağını yaşayan tezhip, matbaanın icadıyla el yazması eserlere olan rağbetin azalması neticesinde yavaşlamıştır.
 
Tezhipte, doğadaki unsurları ve bitkisel desenleri üsluplaştırmaya hatayî adı verilir. Yapraklar, çiçekler bu gruba girer. Bezeme maksadıyla yapılan tasarımın çizgilerle ifadesi olan "desen" kavramının en belirleyici öğelerden olduğu tezhip sanatının; klasik (düz) tezhip, zer ender zer (altın içinde altın), halkârî (sulu altınla gölgeli), çift tahrir (havalı, boşluklu), zerefşan (altın serpme) olmak üzere çeşitli teknikleri bulunmaktadır. Tezhibin en dikkat çeken özelliklerinden biri, kullanılan motiflerin diğer süsleme sanatlarında görülen motiflerden daha küçük ve sade oluşudur. Tezhibi ortaya koyan müzehhibin, seçtiği motifteki ana unsurları koruyarak kendi tasavvur ve muhayyilesine göre beliren, kendine has çizgilerle desenler oluşturmasıyla da üslubu ortaya çıkmış olur. Başkent Ankara’da bu üslubu geçmişten günümüze taşıyan, geleneğimiz olan sanatı nesillere yaşatan ve "tezhip bir yaşam biçimidir ve bir edep sanatıdır" diyerek sanatın; çalışma, sabır ve ruhu terbiye ile münasebetini vurgulayan emektar isimlerden Memnûne Birkan’la tezhip hakkında söyleşi yaptık. 

Haber Görseli

Birkan: “Her çalıştığım tezhip benim yansımamdır”

Memnûne Birkan kimdir? Sizden dinleyebilir miyiz?

Sanata 1988’de Ankara’da Kültür Bakanlığı kurslarında başladım. Tezhip sanatçısıyım. 33 senedir sanatın içinde hem uygulama yapıyor hem de öğretiyorum. Bir ömür sanatın içinde emek vererek geçti. Hem atölyemde hem de 17 sene Kültür Bakanlığında öğrenciler yetiştirdim. 
 
Tezhip sanatıyla tanışmanız nasıl oldu? 
 
Tezhip sanatıyla tanışmam hiç bilerek ve tanıyarak olmadı. Sanata olan ilgim, resim çalışmayı seviyor oluşum, beni, hiç aklımda olmayan tezhiple tanıştırdı. Önce çok anlayamasam da tanıdıkça sevdiğim, öğrendikçe de duygularımı ve zevkimi yansıttığım bir ifade biçimi oldu bu sanat. 
 
O senelerde tezhip sanatı Ankara’da hem çok az biliniyor hem de kimsenin ilgisini çekmiyordu. Başlangıcından çok kısa bir süre sonra bu ince, zarif ancak bir o kadar da kurallı ve zor sanata âşık oldum diyebilirim. Geleneksel sanatların merkezi İstanbul’du çünkü tezhip, bir saray sanatıydı ve padişahın himayesinde çalışılarak gelişmişti. Bu durumu fark edince 1992’de İstanbul’da rahmetli hocam Cahide Keskiner’in atölyesinde 1997’ye kadar gidip gelerek bu sanatı öğrendim. 
 
Tezhip sizin için ne ifade ediyor? 
 
Sanat bir anlatış, ifade ediş biçimidir. Bu, sanatkarların zevkini, iç ve dış dünyasını yansıtır. Hissedilen, çizgilere, renklere dönüşür. Duygu ve düşüncelerini kendine ait bir üslupla anlatır. Her çalıştığım tezhip benim yansımamdır bir şekilde… Kendi değerlerim içinde anlatımım, çizgilerimle renklerimdir. Tezhip bence bir yaşam biçimidir. Çok çalışmak, sabırlı olmak gerekir. 
 
Bu işte bir ustanız var mı? Kendinize kimi örnek aldınız? 
 
Bu sanatta ustam, sanatımı ve bugünümü borçlu olduğum hocam Cahide Keskiner’dir. 1988’de bana ilk fırçayı, boyayı, tezhibi tanıtan Bedia Altunbaş hocamı ve minyatürde usta öğretici belgemi almama vesile olan rahmetli Ömer Faruk Atabek hocamı da şükran ve minnetle anıyorum. Sanatımda hep yol göstericim ve örnek aldığım kişi Cahide Keskiner’dir. Onun öğretisiyle, gösterdiği yol ile Ankara’da tezhip sanatını bugünlere getirmeyi becerebilmişimdir. 
 
TEZHİBİN ANA MALZEMESİ ALTINDIR
Eserlerinizi hangi malzemelerle yapıyorsunuz? Malzeme temini kolay oluyor mu? 
 
Eserlerimi, 24-22-18 karat altın, guaj boya, sulu boya ve akrilik kullanarak yapıyorum. Tezhibin ana malzemesi altındır. Tezhip, hat sanatının elbisesidir diye ifade ederiz. Hatlar hattatlar tarafından yazılır ve tezhip sanatçıları tarafından süslenir. Tezhip sanatı çok ince bir sanattır, yakın gözlüğü ve büyüteç kullanarak yapılan bu sanatta malzeme çok önemlidir. Kaliteli malzemelerle kaliteli işler yapılır. Kullandığım altın, fırça ve boyalar yurt dışından geliyor ve oldukça pahalı. Tezhibe başladığım senelerde zor bulduğumuz fırça ve boyaları bugün rahatlıkla bulabilmekteyiz. Keza kullandığımız kartonların da hem kaliteli hem de tezhibe uygun olması gerekmektedir. 
 
TEZHİP, ACELECİ RUHUMU TERBİYE EDEREK BANA SABRI ÖĞRETTİ 
 
Uğraştığınız andan şimdiye dek, tezhibin üzerinizde oluşturduğu maddi manevi bir tesir var mıdır? Bunu bizimle paylaşabilir misiniz?
 
Tezhip benim aceleci ruhumu terbiye ederek bana sabrı öğretmiştir. Öğrencilerim hep ne kadar sabırlısınız derler ben de bunu kendimde fark ediyor ve şaşırıyorum. Ayrıca geleneksel sanatların bir edep sanatı olduğunu da hep söylerim. İnsan ruhunda oluşturduğu saf ve temiz duygular hep sanat sayesinde olmaktadır. 

Haber Görseli

TEZHİP VAKİT DOLDURMAK İÇİN GİDİLEN BİR HOBİ SANATI DEĞİLDİR 
Tezhip sizce herkesin öğrenip yapabileceği bir sanat mıdır? 
 
Tezhip, zor ve bir o kadar da kurallı bir sanattır. Tezhibe çok kişi başlar ama elenerek gerçekten öğrenme sabrı gösteren az kişiyle devam eder. Başta da söylediğim gibi tezhip bir saray sanatıdır, asla vakit doldurmak için gidilen bir hobi sanatı değildir. Hem devamlı çalışmak ister hem de temiz ve dikkatli çalışmayı gerektirir. 
 
Bu sanatı öğrenmek ve eser meydana getirmek ne kadar sürede mümkündür?
Bakanlık kursları 2 sene idi. Bu 2 senede ancak kuralları öğretebiliyorum. Oradan mezun olup çalışmak isteyenler atölyemde devam ettiler. Öğrenmek ve eser meydana getirmek biraz da kişinin çalışmasıyla ilgili. Fakat 1-2 senede bu çok kolay olmuyor. Çok emek isteyen çok çalışmayı gerektiren bir sanat tezhip. 
 
TEZHİP SANATÇISI OLMAK İSTEYEN KİŞİ BİLGİLİ VE KÜLTÜRLÜ OLMALIDIR 
Tezhip sanatında en önemli unsur sizce nedir? 
 
Tezhip sanatında en önemli unsur araştırmak, sanatımızın tarihini, gelişimini, dönemlerini ve dönemlerdeki farklılıkları bilmek, iyice araştırmak ve öğrenmektir. Atalarımızın yaptığı eski eserleri, el yazması kitapları, süslemeleri incelemek, bol bol müze ve sergileri gezmek gerekmekte. Tezhiple uğraşan bir sanatçı, eski eserleri incelemeli, bu çok önemlidir. Ne kadar araştırma yaparsak o kadar ufkumuz açılır ve yeni kompozisyonlar yapabiliriz. 
 
ESERLERİMDE KANUNİ DÖNEMİ MOTİFLERİNİ KULLANIYORUM, KLASİĞİ SEVİYORUM 
Bu sanatta da pek çok sanat dalında olduğu gibi üslup, yöntem gibi uygulamalar mevcut mu? Siz, eserlerinizi hangi üslupla ortaya koyuyorsunuz? 
 
Elbette üslup mevcuttur. Her sanatçının kendine has bir üslubu olması gerekmektedir. Ben klasiği çiçeklerle birleştirmeyi çok severim. Bilhassa tezhiplerimde tarama gül ve lâleyi çok kullanırım. 16. yy. Kanuni Dönemi tezhibin klasik ve en zirve olduğu dönemdir. Çoğunlukla bu dönem motiflerini kullanmaktayım, çünkü klasiği seviyorum. 
 
Çalışma esnasında malzeme temini haricinde ortamda olması gereken ısı, nem, hava unsurları, eseri etkiler mi? 
 
Evet, tezhip aydınlık ve sakin bir yerde huzur içinde çalışılması lazımdır. Rüzgarlı, nemli ortamlarda tezhip çalışmak zordur. Kendinize ait bir odada soldan alınan doğal ışığın yanında mutlaka bir masa lambası da olması işi kolaylaştırır. 
 
Çalışmayı yapmak kadar muhafazası da önemli midir? Tezhip eserleri nasıl muhafaza edilmeli? Çalışmalarınızı tuttuğunuz özel bir yer var mı? 
 
Tezhip yapıldıktan sonra en kısa sürede camlı çerçeveye alınarak korunması gerekir. Zira en ufak bir su damlası, nem, güneş ışığı altını ve boyayı dağıtır, soldurur. 
 
Çalışmalarımı evde çerçeveli olarak muhafaza ediyorum. Eserlerim evimin ve atölyemin duvarlarını veya satın alanların evlerinin duvarlarını süslemektedir. 
 
Sanatınızı öğretiyor musunuz?
 
Evet, sanatımı öğretiyorum ve öğrencilerimi yarışmalara hazırlıyorum. Ayrıca grup sergileri, Ankara’da yurt içinde ve dışında sergiler açmaktayız. Bunları birlikte çalışarak yapıyoruz. 
 
Şimdiye dek sanatınıza dair herhangi bir kurumsal destek aldınız mı? Sizce bu gerekli midir?
 
Kültür Bakanlığında 17 sene ders verdim. Yurt dışında Bakanlık vasıtasıyla birçok eserle ülkemizi, kültürümüzü temsilde bulundum. Zamanında padişah himayesinde yapılan bu sanata keşke devlet desteği olabilse. Yurt dışı sergiler daha çok açılsa, sanatımız, kültürümüz tanıtılsa…

Haber Görseli

Tezhibe ilgi ve bu sanatın bilinirlik ve uygulanılırlığı sizce yeterli mi? Tezhip sanatının geleceğini nasıl görüyorsunuz? 
 
Tezhibe ilgi son senelerde çoğaldı. Benim başladığım dönemler bilinmeyen, açıklamak durumunda kaldığım tezhip sanatı artık tanındı ve sevildi. Gelecekte de çok daha iyi yerlere ulaşacağına eminim. Zira bu bizim ata sanatımız, dünyada sadece iki komşu ülke dışında bu ince ve zarif sanatı bilen ve uygulayan yok. Gelenekler geleceklerin köprüleridir. Geleneği olmayan toplumların gelecekleri de olmaz. Ülkeler kültürleriyle zengindirler. Çok şükür ki biz bu açıdan çok zengin bir milletiz. 
 
Son olarak bu sanatı icra etmek isteyenlere, meraklılarına yahut da henüz tanımayanlara iletmek istediğiniz herhangi bir husus var mıdır? 
 
Eğer bir sanatla tanışmak ve içinde yer almak istiyorlarsa tezhibi tanımalarını tavsiye ederim. Bu zarif sanat, insanlara sabrı öğrettiği gibi ruhu da terbiye eder. Yeter ki sanatı sevsinler ve çok çalışsınlar… Pandemi döneminde atölyemi kapattım evde bana arkadaş olan sıkılmadan çalışmakla vaktin nasıl geçtiğini bile fark ettirmeyen yine tezhip olmuştur. Hayatımın en büyük rengidir. 

tezhip elsanatı