OCAK-ŞUBAT 2022 / ÖZEL HABER
Evsel atıklar ham maddeye dönüşüyor
Murat ÖZKAN
İbrahim BAĞCI
Ülkemizde her yıl geri dönüştürülmesi mümkün yaklaşık 6 milyon ton atığın önemli bir kısmı kaynağında ayrıştırma yapılmadığı için toprağa gömülmekte. Ankara Mamak entegre katı atık tesisinde yapılan işlemlerle atıkların büyük bir kısmı tarım için ham madde olabilecek şekilde işlemlerden geçiyor. Bu atıklardan üretilen enerjinin tarım için nasıl bir ham madde olabildiği, bu atık tesisinde kurulan doku kültürü laburatuvarı ve seralarla ilgili bilgi almak için İTC şirketi AR-GE Direktörü Ozan Örtürker ile bir söyleşi gerçekleştirdik.
Tesis hakkında bilgi verebilir misiniz? Atıkların işlenmesi, geri dönüşüm kısmı ve ekonomiye katkısı konusunda ne tür çalışmalar yapmaktasınız?
Ankara’daki evsel atıklar Mamak ve Sincan’daki tesislerimize geliyor. Ülkemizde maalesef kaynağında ayrıştırma yapılamadığı için, evlerden toplanan tüm atıklar karışım halinde oluyor. Tesiste bu karışık haldeki atıklar ilk önce ayrıştırmaya tabi tutulmakta, bunların içerisinden geri dönüştürülebilir olanlar ayrılıyor ve ekonomiye kazandırılıyor. Ayrıştırma prosesinde organik ürünleri de ayırıyoruz. Ayrıştırma prosesi tamamen makineler vasıtasıyla olmakta. Fakat kaynağında ayrıştırılmayan atıkların yüzde yüz ayrıştırılması yapılamıyor. Ayrıştırılan organik kısımlar fermenterlere alınıyor. Burada fermantasyon yöntemiyle gaz elde edilmekte ve bu gazdan da elektrik üretilmekte.
YEŞİL ENERJİ ÜRETİYORUZ
Bu aslında modern anlamda yeşil enerji, yani yenilenebilir enerji. Mamak tesisimizdeki kapasitemiz 12 megawatt civarlarında. Türkiye çapındaki 14 tesisimizde evsel atıktan ortalama 100 megavat elektrik üretiyoruz. Bu üretim de sürekliliği olan bir üretim. Bu da diğer yenilenebilir enerji kaynaklarından farklıdır. Örneğin rüzgar enerjisi sadece rüzgar olduğunda enerji üretebilir. Evsel atıktan elde edilen enerji ise herhangi bir süreye tabii olmadan sürekli bir enerji üretimine imkân verebilmektedir. Yani aslında atık ürünleri bir hammadde olarak kullanıyoruz. Hem geri dönüşüm, hem enerji üretimi yanında bu tesiste de kurduğumuz atıktan alternatif yakıt üretimi de yapıyoruz. Bu atıklardan çimento fabrikalarına alternatif yakıt temin ediyoruz. Bu şekilde de ithal kömüre alternatif yakıt üreterek, ekonomiye katkı sunmaktayız.
ATIĞI BİR ÇÖP OLARAK GÖRMEKTENSE BİR HAM MADE OLARAK GÖRÜYORUZ
Tüm bu girdilerin yanında elektrik üretimi yaparken bir ısı elde ediliyor, bu ısıyı yine tarımsal faaliyetler için kullanmaktayız. Bu tesiste iki çeşit sera mevcut. Bu seraların bir tanesinde domates, salatalık, biber, patlıcan gibi ürünler yetiştiriyoruz. Bu seranın ısıtmasında bu atık ısıyı kullanmaktayız. Diğer tarafta, Türkiye’de tek, aerofonik sistemle kurulan özel bir seramız var. Bu seranın ön aşamasında doku kültürü laboratuvarımız mevcut. Bu laboratuvarda bir hücreden önce tohum elde ediyoruz, bu tohumun aerofonik serada ekimini yaparak bitki üretmekteyiz. Şu an bunu patates tohumu üretmek için yapmaktayız. Burada yumru patates üretimi yapıyoruz, üretilen ve yılda yaklaşık 2 milyon adedi bulan patatesi özel bir firmaya satıyoruz.
Üretimlerimiz, evsel atığı bir çöp olarak görmektense, bir ham made olarak görmek üzerine şekilleniyor.
TOPRAKSIZ TARIM YAPIYORUZ
Atıklardan elde edilen enerji ile ısıttığınız seradan ve tarımsal faaliyetleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Patates ürettiğimiz seramıza tohum üretimi ve iki seramızda da topraksız tarım faaliyeti gerçekleştiriyoruz. Doku kültürü laburatuvarı ve aerofonik seramızda 12 personel çalışıyor.
Diğer seramızda da yaklaşık 6 dönümlük alanda 4-5 çeşit domates, salatalık, sivri biber, patlıcan, altın çilek, çilek gibi değişik ürünler üretmekteyiz. Yaklaşık 12-13 yıldır seralarımızda üretim yapılıyor. Şirketimiz aslında burada ticari bir kaygı duyarak bu işi yapmamakta. Bu ürünlerin satışını da şirketimizin kapısı herkese açık olduğu için ürettiğimiz alanda yapmaktayız. Üretilen ürünlerin yüzde 90’a yakını üretim alanında satılıyor. Yine bu çöplük alanın ağaçlandırması yapıldı, burada çam ağaçlarının yanında ıhlamur gibi ağaçlar da var. Bunlardan da hasat yapılmakta. Seraların aslında en büyük maaliyetlerinin başında ısıtma giderleri geliyor. Bu yatırımımızda önemli bir gider kalemi karşılanmış oluyor. Ayrıca tesisimizde enerji üretiminden elde edilen sıcak suyu çevremizde bulunan alışveriş merkezinin ısıtmasında kullandırmaktayız.
Tarımsal üretim konusunda AR-GE çalışmalarınız neler?
Doku kültürü laboratuvarımızda patates harici ekonomik olarak neler üretilebilir konusunda çalışmalarımız var. Örneğin, orkide konusunda önemli çalışmalarımız bulunuyor. Çünkü ülkemizde orkide çok az yetiştirilmekte ama ciddi bir pazar potansiyeli mevcut. Orkide yetiştirme konusunda doku laboratuvarında çalışmalarımız son aşamasına gelmiş boyutta. Yine burada menekşe,begonya ve yaban mersini üretimi çalışmalarımız sürüyor. Şirket olarak amacımız ülkemiz tarımına ürettiğimiz tohumlarla veya fidelerle destek olmak. Cari açığın azalmasına katkı sağlamak. Çalışılan ürünlerin tohumlarının çoğu ithal edilmekte. Burada bu ürünler yerli ve milli imkânlarla yetiştirilmekte.
Topraksız tarımda hangi malzemeler kullanmaktasınız? Tohum olarak tercihiniz neler?
Örneğin burada kullanılan 4 ila 5 çeşit domates tohumu mevcut, ürünü satın alanların tercihlerine göre genelde yerli tohumlar kullanılıyor. Ağırlıklı domates yetiştirilen serada dönümde yaklaşık 2 bin 500 adet bitki var. Genelde fide şeklinde ağustos sonu veya eylül başı gibi fideler dikiliyor ve yaklaşık 11 ay boyunca da üretim devam ediyor. Tabii bunun sekiz ayı hasat olarak yapılıyor.
ORGANİĞE YAKIN BİR ÜRETİM YAPMAYA ÇALIŞIYORUZ
Örneğin domates yılda bir kere, salatalık iki kere dikim şeklinde olmakta. Döllenme arı vasıtasıyla sağlanıyor. Domates serasına yaz döneminde yaklaşık bir veya bir buçuk aylık bir bakım dönemi yapılıyor. Sera üretimi zamansız bir üretim olmasına rağmen burada organiğe yakın bir üretim yapmaya çalışıyoruz. Rekolteden ziyade kaliteli bir üretim şeklini tercih etmekteyiz.
Burada üretilen ürünleri nasıl pazarlamaktasınız? Bu tesisin çevreye katkıları noktasında neler söylersiniz?
Domates, salatalık vb. ürettiğimiz seradaki önceliğimiz bir ticari kazanç sağlamak değil. Genelde burada ürettiğimiz ürünleri vatandaş buraya gelerek satın alıyor. Özellikle hafta sonları tesisimizde ciddi bir trafik oluyor.
ÇEVRENİN DEĞİŞMESİYLE BİRLİKTE BÖLGENİN DE CAZİBESİ ARTTI
Buranın bir atık tesisten ziyade entegre bir tesis olarak tanınmasını sağlamak istiyoruz. Burası 1980 ve 1990’larda kokudan ve kirlilikten kimsenin uğramak istemediği bir alandı. Ancak bu tesis yapıldıktan sonra etraftaki yerleşim yerleri ve ticari alanlar ile çevrenin değişmesiyle birlikte bu bölgenin de cazibesi arttı.
Tarımsal faaliyetler konusunda gelecekle ilgili hedefleriniz neler? Buna benzer yatırımlar veya AR-GE çalışmaları ile ilgili neler söylersiniz?
Araştırma ve geliştirme konusunda özellikle ithal edilen tohum gibi ürünlerin, üretilmesine katkı sağlayarak ülke ekonomisine katkı sağlamak istiyoruz.
Moleküler Biyolog Kamil Hanaylı doku kültürü laboratuvarı hakkında şu bilgileri verdi:
Doku kültürü laboratuvarında temel olarak iki amacımız mevcut: İlk olarak çoğalması zor olan bitkilerin çoğalmasını sağlamak. Örneğin orkide gibi, normal koşullarda çelikleme veya tohumla üremeyecek bitkiler. İkinci olarak ise, hastalıklardan arınmış, virüssüz tohum ya da fide temini yapmak. Şirket olarak biz burada genelde tohumluk patates üretimi yapmaktayız. Buradaki doku kültürü laboratuvarının olduğu alan 7/24 hepa filtreler ile temizlenmekte, her bitki için ayrı solüsyon hazırlanmakta ve bitkiler bu şekilde çoğaltılmaktadır. Temel olarak çalışılan bitkiler patates, akvaryum ve peyzaj bitkileri, yaban mersini vs. Aslında bu bitkilerin tohum veya fidesi genelde yurt dışından ithal edilmekte. Örneğin bu laboratuvarda aktif olarak çalıştığımız ürün patates, doku kültürünün ardından seralarda zeytin boyutunda mini yumrular üretmekteyiz. Seranın ardından tohumluk patatesler soğuk hava deposunda bir seneye yakın saklanmakta. Her yıl mayıs ayı gibi ürünler sahaya aktarılmakta ve 3 sene boyunca tohum olarak kullanılmakta. Çeşitli sertifikasyon süreçlerinden sonra da tohum olarak satışı yapılmaktadır.