KASIM-ARALIK 2023 / EL SANATLARI
Kırkyama sanatı
İnsanlık tarihinde gündelik yaşamın ayrılmaz bir parçası olan kumaşla başlar giysinin, süslenmenin ve kumaşa dair el sanatlarının yolculuğu. Tarihin ilk bilinen kumaş ham maddesi keten olarak kaydedilmiştir. Sonrasında yün, ipek ve pamuk kumaşlar yapılmaya başlanmıştır.
Bu kumaşlar tamamen bitkisel ve hayvansal kökenlidir. İnsanoğlunun hemen hemen tüm ihtiyaçlarını ve ortaya koyduğu ürünleri doğadan temin ediyor oluşu, onun tabiata ve doğal olana ihtiyacını, doğanın insan yaşamı için vazgeçilmezliğini ortaya koyması bakımından önem arz eder. Kumaş için dokuma, dokuma için iplik gerekir. Tüm bunlar içinde doğanın bize kıymetli armağanı bitkiler ve yün ipler elde edebileceğimiz koyun varlığı gerekir. Dokumanın bulgularına ulaşılan ve geliştiği yerlere bakıldığında ipliğin de aynı kültür tarafından keşfedildiği bilinir. Dokumacılık tarihinde en eski medeniyet olarak bilinen Mısır ve Mezopotamya ile birlikte dünyanın bilinen ilk halısını dokuyan Proto Türkler, dünya dokumacılık ve kumaş tarihine damgasını vurmanın yanında sonraki yüzyıllardan daha ileri bir medeniyet örneği teşkil ederler. İnsanın temel ihtiyaçlarından hâsıl olup farklı şekillerde dünyaya yayılan kumaş hünerli ellerde estetik ve kullanışlı ürünlere dönüşmüş. Kumaşla yapılan bu sanatsal ürünlerden biri de "kırkyama"dır.
Sürdürülebilir olma özelliğine sahip olan kırkyama adından da anlaşılacağı üzere kırk tane yamanın bir araya getirilmesiyle oluşturulur. Yeni haliyle; parça bohça, kırk pare ve İngilizce –patchwork- gibi isimleri de olan kırkyama, kumaş parçalarının birbirine eklenerek elde dikilmesi ile yorgan, seccade, yastık, bohça gibi günlük yaşamda kullanılan ürünlere dönüşür. Bu sanatın bilinen ilk örtü örneği, Güney Sibirya Altay Bölgesinde MÖ 5. yy ile tarihlendirilen Türklere ait Pazırık Kurganlarında bulunmuştur. Yatak örtüsü şeklinde kullanıldığı düşünülen renkli keçe parçalarından yapılmış bu buluntunun hayvan mücadelesinin sahnelendiği konturlarının soyut spiral çizgilerle iğneardı işleme tekniği ile işlendiği ve tersinden kaba bir dikişle teyellenmiş olduğu tespit edilmiştir.
Aynı kapitone tekniği ve spiral işleme tarzıyla Asya ve Avrupa arası İpek Yolu üzerinde Semerkant’ta bulunan keten terlik de 6. ve 9. yüzyıllara ışık tutan önemli bir buluntu olarak gösterilmektedir.
Atık kumaşların geri dönüştürülmesini sağlayan kırkyama, tekstil ve giyim sanatlarında önemini daima korumuştur. Hemen hemen her şehrimizde bu sanatla uğraşan sanatçı kimlikler var. Bunlardan birisi de bir zamanlar tekstil deyince akla ilk gelen şehir Bursa’dan Oya Altınkök. Kendisi Türk Tarım Orman Dergisi okuyucuları için kırkyama sanatını bizlere anlattı.
Öncelikle teşekkür ediyoruz.
Bize kendinizden bahseder misiniz? Oya Altınkök kimdir?
Her şeyden önce çocuklarını çok seven bir anneyim. 2009 yılında Halk Eğitim Merkezinde kırkyama eğitimi aldım. Aynı sene Anchor Çapa’nın yarışmasında ve Cape Town’da düzenlenen el sanatları yarışmasında derecelere girdim. 2017 yılında Beykoz Belediyesi Geleneksel Sanatlar Derneği ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesinin düzenlediği "İstanbul" konulu kırkyama yarışmasında birinci seçildim. 2018’de Balıkesir Karesi Belediyesinin düzenlediği Geleneksel Sanatlar yarışmasında kırkyama dalında birinci seçildim. 2021 yılında Kültür Bakanlığında açılmış olan mülakata girerek kültürel miras taşıyıcısı olmaya hak kazandım.
Kırkyama deyince ne anlamalıyız? Bu ad nereden geliyor?
Kırkyama deyince, çeşitli kumaş parçalarının birleştirilmesi ile ortaya çıkan, bize ninelerimizden miras bir el sanatını anlamalıyız. Yokluk dönemlerinde, kalan artık kumaş parçalarını değerlendirmek için yapılan bir sanat. Çok sayıda parça ve kumaş eklendiği için bu isim verilmiş. Kırkyama, yamalı bohça, kırk pare gibi isimlerle de anılıyor.
Bu bir sanat mıdır bir uğraş mı?
Bu işin sanat mı yoksa uğraş mı olduğu kişilere ve bakış açılarına göre değişir. Bana göre kırkyama bir sanattır. Sabır, özen, emek gerektiren, tamamlayıp sonuca ulaştığımda beni mutlu eden, yapmaktan bıkıp usanmadığım ve iyi ki tanışmışım dediğim bir sanat.
Kırkyama insanlar tarafından yeterince biliniyor mu?
Geçmişi çok eskilere dayanmasına rağmen kırkyama, insanlar tarafından yeterince bilinmiyor, gereken değeri görmüyor. Bir sohbet ortamında ben kırkyama yapıyorum dediğimde, o nedir diye soran pek çok kişi oluyor.
Bu işi kimden öğrendiniz? Çırağınız var mı?
Kırkyamayı halk eğitim merkezinde açılan kursta öğrendim. Uzunca bir süre kursa devam edip belgemi aldıktan sonra kendimi, sanatımı geliştirmek için yerli ve yabancı yayınları takip ettim. Farklı sergileri ziyaret edip hocaların fikirlerini, tekniklerini inceleyip kendime bir şeyler katmak için uğraştım. Şu an sabit bir çırağım yok fakat kırkyamaya ilgi duyup gelenlere öğrenmek isteyenlere öğretiyorum. Gücüm yettiğince kırkyama yapmaya, bu sanatı tanıtıp yaşatmak ve yeni nesillere aktarmak için emek vermeye devam edeceğim.
Kırkyama sanatı geçmişten günümüze köprü oluyor
Bu uğraşın, sanata ve topluma kazandırdığı değeri ne şekilde ifade edersiniz? Eskiden çok çeşitli ve özel kumaşlar vardı şimdi de bu söz konusu mu?
Kırkyama, çok emek isteyen bir iş. Bu işle uğraşan kişiye sabırlı olup emek verildiğinde başarıyı iyiyi güzeli öğretiyor.
Her geçen gün daha çok sanatsal örneklerini görmeye başlıyoruz. Şimdi de çok çeşitli kumaşlar var ama bu kumaşlara ulaşmak gün geçtikçe zorlaşıyor.
Kırkyama sanatının geçmişten günümüze bir köprü görevi de var. Benim rahmetli babamın teyzesi terziymiş. Diktiği giysilerden artan parçaları babaanneme yollarmış, babaannem bu parçalardan hepimize yorgan yüzü, seccade yaparak hem zamanını değerlendirmiş hem de bizlere güzel bir miras bırakmış.
Kırkyama ustalığı nasıl bir iş? Sizin hayatınızda neyi değiştirdi? Meraklılarına tavsiye eder misiniz?
Kırkyama sanatı ile uğraşmak çok güzel. Pek çok öğrencimiz olsa da bizlerin de her yaşta ve her zaman öğreneceği çok şey var. Kendimizi geliştirmenin sonu yok. Kırkyama benim hayatıma rengârenk kumaşlarım gibi renk kattı. Çok çeşitli insanlarla karşılaşıp tanıştım. En önemlisi çocuklarıma, torunlarıma miras bırakacağım eserler yapmamı sağladı. Bu sanat sayesinde pek çok sergi, festival gibi etkinliğe katılıp çok güzel günler yaşadım. Yerli ve yabancı sanatçılarla tanışıp sanatlarını görme fırsatı yakaladım.
Kırkyamada önemli olan nedir? Kumaş nasıl olmalıdır?
Kırkyamada en önemli şey, farklı da olsa kumaşları uyumlu bir şekilde düzenleyip bir araya getirebilmek. Kumaşla birlikte nakış, dantel, fisto gibi çok farklı parçalar da kullanılabilir. Yeter ki ben bu işi başaracağım diye yola çıkın, zaman ve emek harcayın. Sonuç çok güzel ve zevkli oluyor.
Hangi malzemeleri kullanıyorsunuz?
Genelde pamuklu kumaş kullanıyorum ama her tür kumaşla kırkyama yapılabilir. Eski kotlar, kazaklar, giysiler değerlendirilerek de kırkyama yapılabilir. Bunun için bütün eskileri atmamak ve değerlendirmek önemli. Bizim vazgeçilmezimiz farklı kumaşlardır. Bunun yanında tela, kumaş için karbon kağıdı, desen çizmek için özel kalemler, iğne, iplik, eğer kırkyamalarınızı renklendirip farklı bir hava katmak istiyorsanız nakış ipleri, çanta için gerekli aparatlar vs. yani yapılacak çalışmaya göre ana malzeme kumaş olmak üzere farklı malzemeler kullanmak gerekiyor.
Kırkyama usulü ile neler yapılabilir?
Kırkyama ile istediğiniz her şeyi yapabilirsiniz. Çeşitli örtüler, perde, giysi, aksesuar, defter kabı, kitap ayracı gibi pek çok şey. Son dönemlerde halı ve kilimlerde bile kullanılmaya başlandı bu sanat.
Sanatınızla ilgili şimdiye dek herhangi bir kurumsal destek aldınız mı? Böyle bir imkânınız olsa bu ne olurdu?
Kültür Bakanlığının seçtiği kültürel miras taşıyıcısıyım fakat bugüne kadar herhangi bir kurumsal destek almadım. Bir destek söz konusu olsa çok mutlu olurdum. Kültürümüzü yaşatan sanatçıların değerinin bilinip eserlerinin sergilenmesi noktasında motive eden destekler sanatçıyı üretmeye teşvik eder ve o sanatın yaşamasını sağlar. Dünyanın başka yerlerinde düzenlenen festivallere katılmak ülkemizi temsil etmek güzel olurdu.
Kırkyamayı tanıtmak ve insanları bu sanatla alakadar etmek için neler yapılabilir?
Türkiye’de sanata ve sanatçıya daha çok değer verilmeli diye düşünüyorum. İnsanlar yoğun çalışma temposundan vakit bulunca sadece gezmeye değil sanatsal faaliyetlere de yer vermeli. Bu sanatı yeni nesillere tanıtıp yaşatabilmek için çocuklar, gençler okullarında kaybolmaya başlayan sanatlarla tanıştırılmalı, heves edip bu sanatla ilgilenmek isteyenler teşvik edilmeli, farklı destekler olmalı. Kırkyama ile uğraşan ustalara, sanatçılara gereken ilgi ve destek gösterilmeli ve en önemlisi de sanatlarına emeklerine saygı gösterilmeli. Yurt dışında el emeğinin çok değerli olduğunu biliyorum.
İnşallah bizim ülkemizde de bu gerçekleşir. Bana kendimi, sanatımı anlatma fırsatı verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum.
Son olarak sanatınızla ilgili bir hayaliniz varsa bunu bizlerle paylaşır mısınız?
Evet bir hayalim var. Hayattan kopmamak ve yaşadığım müddetçe aktif olarak kırkyama sanatıyla uğraşmak, kış aylarında üretip yaz aylarında kırkyamalarımı sergileyebileceğim bir ev hayali bu.