TEMMUZ-AĞUSTOS 2018 / HAYVANCILIK
Sürü büyüme desteği vermeyi planlıyoruz
Hilal DOĞAN
İbrahim BAĞCI
Desteklemelerde en önemli kriterlerden biri hayvan sayısını optimum sayıya ulaştırmak
Hayvanlardan daha iyi verim alabilmek için yapılan ‘ıslah’ işlemi, hayvancılıkta sürdürülebilirliği sağlamanın başında geliyor. Bakanlığımız da bu kapsamda ıslah çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu konunun uzmanlarından Hayvancılık Genel Müdürlüğü, Islah ve Geliştirme Dairesi Başkanı Bekir Ankaralı ile ıslahı ve küçükbaş yetiştiriciliğini konuştuk.
Desteklemelerde önemli olan unsur nedir? Küçükbaş hayvancılık için farklı destek ve projeleriniz olacak mı?
Desteklemelerde en önemli kriterlerden biri hayvan sayısını optimum sayıya ulaştırmak. Biz sürü büyüme desteği diye adlandırdığımız bir proje üzerinde çalışıyoruz. Yani damızlık sürü artışına bir destek verelim diye düşündük. Örneğin bir üreticinin bu yıl 100 baş hayvanı varken gelecek yıl bu sayı 110 baş oldu. Bu artışı zaten biz kayıtlarda görüyoruz. 100 tane hayvana yine şuan geçerli olan 25 liralık desteği vereceğiz, o 10 tanesine ise daha farklı bir destek vereceğiz, mesela 100 lira vereceğiz. Bu da özendirici bir faktör olacak. Bu projeyi hayata geçirdiğimizde sürü artırımını sağlayan hayvanlar 2017 yılında doğan dişiler olacak. Bunlarının tespitini de 2018 yılının Kasım ayında yapacağız. Bir önceki yılda doğmuş olan hayvanlar, tespit ettiğimiz yılda gebe olmuş olacak. Ödemeyi de takip eden yılın Mayıs ayında yapacağız. Dolayısıyla ben o hayvana 100 lira destek ödemesi yapacağım, o bana 500 liralık bir yavru verecek. Bire beş, desteğin etkisi. Bu projenin önerisini yaptık ve bu yıl için değil fakat 2019 yılı için hayata geçirmeyi düşünüyoruz.
Bu proje uygulanmaya başlandığında şunu çok rahatlıkla söyleyebilirim. Her sene en az yüzde 10 büyüme gerçekleşir. Yüzde 10 demek 2 bin 100 hayvan artışı demek. Bu 2 bin 100 baş koyun 20’şer kilogram karkasla hesaplayın, şuandaki mevcut et potansiyelimizin yüzde 10-15’i civarında bir artış demektir.
KOYUN BEREKETLİ BİR HAYVAN
Ülke olarak koyunculukta daha iyi bir noktaya gelebilmemiz için tavsiyeleriniz neler?
Çok zor değil. Ama yetiştirici sadece hayvanını yetiştirecek, pazarlamasıyla ve başka konularla uğraşmayacak. Küçükbaşta yetiştiricilerin sahip olduğu hayvan sayısı az olduğu için, çektikleri en büyük sıkıntı, kuzularının pazarlanması. Yetiştirdiği kuzuyu örgütleri vasıtasıyla pazarlayabilirse tüketicinin ödediği paranın önemli bir kısmı üreticinin cebine girer. Dolayısıyla üretici daha fazla kazanır.
Ayrıca koyun çok bereketli bir hayvandır, herkes bunu yapabilir. Özellikle üç kişi bir araya gelse 300 koyun yetiştirse, haftanın sadece 20 gününü bu işe ayırırsa şehirde kazanacakları paranın 2-3 katını köylerinde kazanırlar. Özellikle gençlere sürülerini bir araya getirmek suretiyle böyle bir iş yapmalarını tavsiye ederim.
Haber Görseli
Islah ve Geliştirme Dairesi Başkanı Bekir ANKARALI
YONCANIN DEĞERİ ÇOK BÜYÜK
Hayvan sahipleri ve yetiştiricileri yemlerini de kendileri üretebilirler mi? Üreticilerimize bunlar anlatılıyor mu?
Çok önemli bir konu bu. Ancak küçükbaş hayvan yetiştiricileri en az arazi varlığına sahipler. Burada birliklere görev düşüyor. Örneğin birlikler yem üretip en uygun fiyata satabilirler.
Koyunları gebeliğin son 1,5 ayı ve laktasyonun ilk 1,5 ayı içinde, yonca kurusuyla beslediğiniz zaman şunu rahatlıkla söylerim; kuzuların doğum ağırlığında en az 1 kg ağırlık artışı gerçekleşir. Bu durum, kısa sürede ağırlığın artmasını ve ideal kiloya ulaşmalarını sağlar. Yerli ırklarımızın tamamı buna yatkın. Yoncanın değeri bu açıdan çok büyük.
TAGEM’in öncülüğünde yürütülen: ‘Halk Elinde Islah’ projesinin detaylarından bahseder misiniz?
Bu projedeki tecrübelerime dayanarak söylüyorum; bakir ve büyük bir alan ancak veri kaydı tutulmamış ve varyasyon çok geniş. Örneğin Kangal Ak Karamanlarında 600 grama varan günlük canlı ağırlık artışı sağlayan hayvanlara rasgeldik. Bu az bir şey değil. Normalde ortalaması 250 gramdır. Yani bunun 2 katı ağırlık artışı sağlayan hayvanları belirleyeceğiz ve mümkün olduğu kadar bunları kullanarak günlük kuzuları doğumdan sonraki yaşamlarında ilk 1 gün içerisinde en yüksek canlı ağırlığa erişecek düzeyde ıslah edeceğiz. Süt verimi de aynı şekilde. Mesela Kilis’teki sürülerimiz, Saanen keçisiyle başa baş yarışabilir. Fakat sayımız az, bunu çoğaltmamız gerekiyor ve mümkün olduğunca hızlı bir şekilde veri kayıtlarını tutup ıslah etmemiz gerekiyor.
Küçükbaş yetiştiricilikte verimin göstergesi nedir? Karkas ağırlığı bir gösterge midir?
Et kastediliyorsa koyunlarda kuzu anlaşılmalıdır. İlk 6 aya kadar kuzuların et veriminden anlıyoruz biz verimi. Bunun da optimum ağırlığı bizde 18-20 kilogramdır. Ama besleme, yetiştirme koşullarına göre bu 30 kilograma kadar çıkabilir. Mesela merada, kuzulardan 30 kilograma kadar karkas alınabilir. Kuzu, hem annesini emecek hem merada beslenecek hem de biraz ek yem verilirse istenilen ağırlıkta olur. Sadece ek yemlemeyle olmaz. Bu işle uğraşan insan sayısını artırmalıyız hem de bu işi yapanların daha bilinçli yapmalarını sağlamamız gerekiyor.