EYLÜL-EKİM 2018 / BİTKİSEL ÜRETİM

GDO’suz pamuk üreten nadir ülkelerdeniz


Canan YALÇIN SEVER    

07.09.2018 


Pamuk hem dünya için hem de ülkemiz için çok önemli bir katma değer ve ham madde kaynağı. Birçok sanayi kolunun girdisi olan pamuk, özellikle tekstil sanayimizin gelişmesine öncülük etti. Stratejik bir ürün olarak değerlendirebileceğimiz pamuğun bu öneminden dolayı biz de bu sayıda pamuk üretiminden ihracatına, üretimin artırılması için neler yapılabileceğinden bu yılın rekolte tahminlerine kadar pek çok bilgiyi İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli’den aldık.

Ülkemizde üretimi yapılan kaç pamuk çeşidi var? Üretilen pamuk hangi alanlarda kullanılıyor?

Pamuk üretimini teşvik amacıyla 2004 yılında;  kütlü pamuk üretimine verilen desteğin yanında, sertifikalı tohum kullanım desteğiyle beraber pamuk üreticilerinin sertifikalı tohum kullanım oranı yüzde 100 seviyesine ulaştı. Şu anda Tarım ve Orman Bakanlığımızda 114’ü tescilli ve 12’si üretim izinli olmak üzere toplam 126 adet pamuk çeşidi var. Bu pamuk çeşitlerinin yaklaşık 11 tanesi pamuk üretiminde yoğun olarak kullanılıyor. Söz konusu tohum çeşitliliği ıslah çalışmaları açısından olumlu olsa da standardizasyon bakımından sorunlara yol açabiliyor.

Ülkemiz tarım sektörü için büyük bir istihdam kaynağı olan pamuk; dokuma, iplik ve yağ sanayiinin ham madde kaynağı. Lifi tekstil, çiğidi yağ sanayisinde, küspesi ise hayvancılık sektöründe kullanılan pamuk, ülkemiz için stratejik bir ürün.

2017/18 SEZONU PAMUK ÜRETİMİ 880 BİN TON

Ortalama yıllık ne kadar pamuk üretiyoruz? Bu miktar ihtiyacımızı karşılayabiliyor mu? Pamukta ihracatımız var mı? Dünyada pamuk üretiminde lider ülkeler hangileridir?

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Türkiye’nin son beş yıllık pamuk üretiminin yılda 819 bin tonluk bir ortalamaya sahip olduğunu görüyoruz. Özellikle son birkaç yıldır Bakanlığımızca yürütülen politikalar, pamuk fiyatlarının seyri ve pamuğa rakip tarım ürünü piyasalarında yaşanan gelişmelerin etkisi ile beraber 2017/18 sezonunda pamuk üretimimiz 880 bin ton seviyelerine ulaştı.

Bilindiği üzere; pamuk ülkemizin kilit sektörlerinden olan, 28 milyar dolar değerindeki ihracat kapasitesiyle ülkemize en fazla net dövizi kazandıran tekstil ve konfeksiyon sanayimizin ana ham maddesi. Bu sebeple üretim miktarındaki artıştan bahsetsek dahi bu rakamlar tekstil sektörümüzün ihtiyaç duyduğu ham maddeyi sağlamaya yeterli gelmiyor.

1990’lı yıllar itibariyle ülkemiz pamuk üretiminin tüketimi karşılama oranı düşüşe geçti. Dolayısıyla önceki yıllarda üretim fazlasını ihracatla değerlendirebilecek konumda olan ülkemiz, şimdilerde ithalatçı pozisyonunda bulunuyor. Son 5 sezonda ortalama 53 bin tonluk pamuk ihracatımız var.

2016/17 sezonundaki toplam 1 milyar 534 milyon dolar değerindeki ithalatımızın yüzde 48’i ABD’den gerçekleşti. Kendi yerel üretimimizi arttırarak bu yüksek meblağların ve bunların yaratacağı istihdamın kendi ülkemizde kalması sağlanmalıdır. 129 milyon değerindeki ihracatımızın ise yüzde 11’i Bangladeş’e yapıldı.

Uluslararası Pamuk İstişare Komitesinin (ICAC) son verilerine göre dünyada 2016/17 sezonunda 23,1 milyon ton olan pamuk üretimi 2017/18 sezonunda 26,6 milyon ton olarak gerçekleşirken 2018/19 sezonunda da 25,9 milyon ton olacağı tahmin ediliyor. En büyük üretici ülkeler sırasıyla Hindistan, Çin, ABD, Pakistan ve Brezilya’dır. Bu beş ülke dünya pamuk üretiminin yaklaşık dörtte üçünü gerçekleştiriyor. Türkiye ise dünya pamuk üretiminden aldığı yüzde 3’lük pay ile yedinci en büyük üretici ülke durumundadır.

Fotoğraf Galerisi

Dünya çapında ve ülkemizde pamuk sektöründen söz edebilir misiniz? Pamuk ticaretinde nasıl bir yapı vardır?

Pamuk dünyada diğer tarım ürünleri gibi ticaretinde çok fazla ve farklı türde engellemelerin olmadığı bir üründür. Dolayısıyla küresel piyasalarda önemli bir ticareti söz konusu. Dünyada önemli pamuk üreticisi ve tüketicisi ülkeler birbirinden farklı özellikler taşıyor. Örneğin; Çin, Pakistan ve Türkiye gibi önemli üretici ülkelerin üretimleri yurt içi tüketimi karşılamadığı için önemli miktarda pamuk ithalatı yapıyorlar. Hindistan, Çin’den sonra dünyanın en büyük ikinci pamuk tüketicisi olmasına rağmen üretimi fazla olduğu için aynı zamanda pamuk ihracatçısı durumunda. Üçüncü büyük üretici ve en büyük ihracatçı olan ABD, üretiminin yüzde 15-20’sini yurt içinde tüketmekte geri kalanı ise ihraç etmekte. Önemli üreticilerden Brezilya ve Özbekistan üretimlerinin üçte birini tüketip geri kalanını ihraç ederken, Avustralya ise ürettiği tüm pamuğu ihraç ediyor. Bangladeş, Vietnam ve Endonezya gibi önemli pamuk tüketimi olan ülkeler ise üretim yapmadıkları için ihtiyacı olan pamuğun tamamını ithal ediyor. Dünya pamuk piyasasının en önemli aktörlerinin bu ülkeler olduğunu söyleyebiliriz. Özelikle Çin, izlediği ithalat politikaları ile küresel anlamda fiyat oluşumunda önemli bir rol oynuyor. Küresel pamuk ticaretinin genel olarak tarım ürünleri konusunda uzmanlaşmış birçoğu ABD merkezli şirketler aracılığı ile yapıldığını söylemek mümkün.

Türk pamuğunu kalite açısından değerlendirecek olursanız neler söyleyebilirsiniz? En kaliteli pamuklar dünyada nerede üretiliyor?

Ülkemizin ekolojik koşulları ve üreticilerimizin bilgi seviyesi ülkemizde pamuk üretiminin kaliteli olarak gerçekleştirilmesine imkan veriyor.  Özellikle Ege Bölgesi pamukları kalitesi ile bütün dünyada doğal bir marka haline gelmiştir. Dünyada özellikle bazı ürün kategorilerinde “Ege pamuğundan üretilmiş” ibareli ürünler görmek mümkün. 

Ancak, hasat ve pamuğun çırçırlanmasında yaşanan sorunlar ülkemiz pamuklarının kalitesini olumsuz etkiliyor. Son dönemde pamuk toplama işleminin çok büyük bir kısmı makineli olarak yapılıyor. Hasat döneminde gece pamuk toplanması pamuk kalitesini olumsuz etkileyen önemli konulardan birisi. Ayrıca, çok sayıda tohum çeşidinin varlığı ve bu tohumların farklı lif özelliklerine sahip olması çırçır fabrikalarında kütlü pamuğun işlenmesi ile elde edilen lif pamuğun kalitesini olumsuz etkiliyor.

75 BİN CİVARINDA ÜRETİCİ VAR

Pamuk üreticisinin, sanayicisinin en önemli sorunları ve beklentileri nelerdir? Ülkemizde kaç kişi pamuk üreterek geçimini sağlıyor?

Günümüzde net bir veri olmamasına rağmen 75 bin civarında pamuk üreticisi olduğunu söyleyebiliriz. Pamuk üreticimizin en önemli sorunu bütün tarım sektörü üreticileri için olduğu gibi yüksek üretim maliyetleridir. Ülkemizde sadece pamuk değil tüm tarımsal üretimin sürdürülebilir olması için üreticimize dünya şartlarında girdi temini sağlanması gerekiyor.

Pamuk tarımı teknoloji yoğun bir tarımsal üretim faaliyetidir. Bu nedenle pamuk üreticisi kendi makine parkurunu temin etmek istemektedir. Bu durum ortalama pamuk işletmelerinin küçük olduğu ülkemizde maliyetlerin yükselmesine neden olan başka bir faktördür. Ayrıca, pamuk üretimi için gerekli olan makine parkurunun temin edilmesi ve/veya teknolojisinin yenilenebilmesi için üreticinin pamuk primlerinin 3-5 yıllık olarak bilmesi büyük önem taşıyor.

Pamuğu kullanan sanayicimizin en büyük sorunlarından birisi ise yerli pamuğumuzun standardizasyonunda yaşanan sorunlar ile ilgilidir. Tarlada kaliteli yetiştirilen pamuğumuz maalesef üreticimizin hasattaki yanlış uygulamaları, bazı çırçır fabrikalarında işlemeden kaynaklanan sorunlar nedeniyle sanayicimize aynı kalitede ulaşmamaktadır. Bu durum tekstil sanayicisinin ithal pamuğu tercih etmesinde önemli faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. 

Haber Görseli

BU YIL HEDEFİMİZ 1 MİLYON TON PAMUK

Bu yıl pamuk rekoltesini nasıl bekliyorsunuz? Pamukta fiyatlar nasıl belirleniyor? Fiyatlar bu sene üreticiyi memnun edecek seviyede olabilecek mi?

2016/17 sezonunda 500 bin hektar olan pamuk ekim alanlarının pamuk piyasasındaki olumlu gelişmelerin etkisi ile 2017 yılında 530 bin hektar seviyelerinde olacağını tahmin ediyoruz. Kütlü pamuk veriminde en azından geçen yılki verim miktarlarını yakalarsak ülke olarak pamuk üretiminde ilk kez 1 milyon ton seviyelerine yakalayacağımızı düşünüyoruz.

GAP kapsamında sulamaya açılan Harran ve Suruç ovaları ile Şanlıurfa pamuk üretiminde önemli bir merkez haline geldi. Ülkemizin geleneksel olarak pamuk üretim merkezleri olan Ege, Çukurova ve Amik Ovası’nda ise çeşitli nedenlerle üretimi bırakan üreticimizin tekrar pamuğa yönelmesi ekim alanlarının, dolayısıyla üretimin artmasını sağlıyor.

PAMUK EKİM ALANLARI ARTTI

Dünyanın en kaliteli pamuklarının yetiştirildiği Ege Bölgesi’nde ekim alanlarının son dönemde arttığını gözlemliyoruz. İzmir Ticaret Borsası olarak ilgili kurumların desteği ve Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü iş birliğinde çok uzun yıllardır Ege Bölgesi pamuk rekolte tahmin çalışmalarını gerçekleştiriyoruz. 2018/19 sezonu pamuk rekolte çalışmasını henüz gerçekleştirmedik. Borsamızın ilgili üyeleri ve üretim bölgeleri ile yaptığımız görüşmeler neticesinde ekim alanlarında geçen sezona göre bir artış olduğunu söyleyebiliriz. Kesin tahminlerimizi rekolte tahmin çalışması sonrasında açıklayacağız ama Ege Bölgesi’nde bu sezon yüzde 15-20 civarında bir pamuk ekim artışından söz edebiliriz.

Ülkemizde pamuk fiyatlarını belirleyen temel parametreleri yurt içi ve yurt dışı arz-talep durumu ile dünya pamuk fiyatlarının ve döviz kurlarının seyri belirliyor. Genel olarak pamuk fiyatları dünya piyasaları ile paralel hareket etmekte ancak yurti çi piyasaların durumuna göre bazı dönemlerde yurt dışı piyasalara göre artı ya da eksi yönde küçük ayrışmalar yaşanabiliyor. Şu günlerde pamuk fiyatları 31-41 renk Ege pamukları için 8,90-9,00 lira seviyelerinde. Üreticimiz pamuk üretiminden para kazanmalı ki pamuk ekmeye devam etsin. Bu seviyedeki fiyatlar ve devletimiz tarafından verilecek prim ile birlikte pamuk fiyatlarının üreticimizi memnun edeceğini düşünüyoruz.

Haber Görseli

GDO’SUZ TOHUMLARLA EN VERİMLİ PAMUKLARI ÜRETİYORUZ

Ülkemizde pamukta verim ne kadardır? Diğer üretici ülkelerle karşılaştırdığımızda neler söyleyebiliriz? 

Türkiye dünyanın en verimli pamuklarının yetiştirildiği ülkelerden birisidir. TÜİK verilerine göre 2017/18 sezonunda Türkiye genelinde kütlü pamukta ortalama verim miktarı dekarda 488 kilogram oldu. Yaşanan iklim koşulları sezonlara göre bazı değişikliklere neden olsa da son 10-15 yılda kütlü pamuk veriminde ülkemizde ortalama yüzde 15-20 civarında genel bir artışın olduğunu söyleyebiliriz. Bunda verimli tohum çeşitlerinin ıslahı, üreticimizin bilgi ve bilinç seviyesinin yükselmesi etkili olduğu gibi devletimizin kütlü pamuk prim desteğini sadece sertifikalı tohuma vermesinin de önemli etkisi olmuştur.

Dünyada pamuk verimi incelendiğinde istatistiklere genel olarak mahlıç pamuk verimi üzerinden yansıdığı görülmektedir. Buna göre Türkiye ekonomik anlamda pamuk üretiminin yapıldığı ülkeler arasında dekara mahlıç pamuk verimi açısından Avustralya’dan sonra ikinci sırda gelmektedir. Ülkemizde dekara mahlıç pamuk verimi dünya ortalamasının iki katından fazladır. Üstelik Türkiye böyle bir verim miktarına GDO’suz tohumlar ile ulaşmaktadır.

Ülkemizde üretilen pamuklar GDO’suz. Bu durumu Türk pamuğunun marka olması için bir avantaj mı? Türk pamuğunu marka haline getirebilmek için neler yapılabilir?

Dünyada üretilen pamukların yaklaşık yüzde 85’i GDO’lu tohumlardan üretiliyor. Dünyada GDO’lu ürünlerin sağlığa, çevreye, biyolojik çeşitliliğe ve ekolojik dengeye karşı tehdit ve riskler taşıdığı konusunda şüphe taşıyan çok önemli bir kesim var. Devletimizin GDO’lu tarımsal üretimin ülkemizde yapılmaması şeklinde olumlu bulduğumuz bir kararı var. Bu nedenle ülkemizde üretilen pamukların tamamı GDO’suz. Bu durumun hem Türk pamuğu hem de ülkemiz pamuklarından üretilen tekstil ve konfeksiyon ürünlerinin pazarlanması açısından bizlere büyük bir avantaj sunuyor.

Borsamız ve Ulusal Pamuk Konseyi tarafından 2011 yılında hayata geçirilen proje neticesinde pamuk balyalarından başlamak üzere pamuktan mamul tüm tekstil konfeksiyon ürünlerine “GMO FREE” (GDO İÇERMEZ) ibaresinin etiket olarak yazılmasına imkan sağlandı.

Pamuk İzmir Ticaret Borsası Işınsu Kestelli