OCAK-ŞUBAT 2021 / ÖNDER ÇİFTÇİ
Kuyumculuktan elma üreticiliğine
Yılmaz GÜNEY -
Zerrin ÇETİN -
Süleyman IŞILAK
Üniversiteyi bitirdikten sonra memleketi Afyonkarahisar’a dönen Hüseyin Bayık, 20 yıl boyunca baba mesleği olan kuyumculuk yaptı. Bir yandan da yine ailesine ait elma bahçesiyle ilgilenen Bayık, 10 yıl önce kuyumculuğu bırakarak yalnızca elma üretimine yöneldi. 120 bin metrekarelik iki bahçede 6 çeşit elma üreten Bayık, işini özenle yapıyor. Erken uyarı sistemi kullanan ve biyolojik mücadeleye başlayan Bayık, bu işi yapmak isteyenlere de “babadan dededen kalma yöntemlerle” değil, bilimsel yöntemlerle tarım yapmalarını öneriyor.
Kendinizi tanıtır mısınız?
İsmim Hüseyin Bayık. 1969 yılında Afyonkarahisar’da doğdum. İlk ve orta öğrenimimi TED Ankara Koleji’nde gördüm. Lisans eğitimimi Orta Doğu Teknik Üniversitesinde (ODTÜ) Fizik Bölümünden mezun olarak tamamladım. Lisans eğitimimi tamamladıktan sonra memleketim Afyonkarahisar’a dönerek baba mesleği olan kuyumculuğa başladım. 20 sene kadar kuyumculuk mesleğini icra ettim.
Elma üretimi yapmaya nasıl karar verdiniz?
Afyonkarahisar’a döndükten sonra babamın kurduğu elma bahçesine merak sarmaya başladım. Üreten bir ailede büyüdüğünüz zaman zaten bu işe ilginiz hep var oluyor. Üniversiteden sonra da doğduğum şehre dönüp baba mesleği olan kuyumculuğun yanında elma bahçemizle de ilgilenmeye başladım. 2010 yılında da ikinci elma bahçemi kurdum. Şimdi bu 2 bahçede de elma üretmeye devam ediyorum. Tarımsal üretim yapan üreticiler olarak önemli bir iş yaptığımıza inanıyorum.
Neden tarım sektörünü seçtiniz?
Doğayı ve toprağı seven insanlar için şehrin gürültüsünden uzak olmak ve üretim yapmak insana huzur ve mutluluk verir. Bana tarımın kazandırdığı en büyük artı budur.
Kaç yıldır elma üretimi yapıyorsunuz?
20 yıl kuyumculuğun yanında elma üretimini de sürdürdüm. Ancak 10 yıl öncesinde kuyumculuğu tamamen bırakarak dükkanımı kiraya verdim. Son 10 yıldır sadece meyvecilikle uğraşıyorum. Her ne kadar riskli bir karar olsa da ben bu kararımdan pişmanlık duymadım.
Meyveciliğin zorlukları neler?
Tarım sektöründe şu anda bu bölgedeki en büyük sıkıntı işçi sıkıntısı. Budama, bakım vs. konularında kalifiye eleman bulmakta zaman zaman zorluk çekiyoruz. Bu sebeple elemanları diğer bölgelerden getirmek durumunda kalıyoruz. Ayrıca bahçede devamlı istihdam edeceğim eleman bulma konusunda sıkıntı yaşıyorum.
Bunun yanında tarım sektörünün genel zorluğu dolu, kuvvetli fırtına gibi doğal afetlerle mücadele oluyor. Ancak gelişen teknoloji ve uygulamalarla zararımızı en aza indirmiş durumdayız.
Ne kadar alanda üretim yapıyorsunuz?
120 bin metrekare alanda üretim yapıyorum. Bahçemde: Fuji, Scarlet spur, Pink lady, Granny Smith, Gala ve Jeromine olmak üzere 6 elma çeşidi var.
ÜRÜNLERİMİ DİTAP’TA PAZARLAYACAĞIM
Ürünlerinizi nerelere ve ne şekilde pazarlıyorsunuz?
Hasat ettiğim ürünleri bazı seneler kendi buzhanemde depoluyorum ve buradan pazarlamasını yapıyorum. Bazı seneler ihracatçı firmalar geliyor onlara veriyorum. Bu firmalar çoğunlukla ihracatı Rusya ve Irak’a gerçekleştiriyor. Bazı senelerde de ürünlerimi Afyon, Ankara ve İstanbul hallerine gönderiyorum. Ürünlerimin bir kısmını da meyve suyu fabrikaları alıyor. Tarım ve Orman Bakanlığının DİTAP uygulamasını yeni duydum ve bilgilendirildim. İleriki süreçte ürünlerimi buradan da pazarlamayı düşünüyorum.
İLAÇLAMA MAKİNESİ İÇİN YÜZDE 50 HİBE DESTEĞİ ALDIM
Tarım ve Orman Bakanlığı desteklerinden yararlandınız mı?
Tarım İl ve İlçe Müdürlüklerimizin personelinden teknik bilgi anlamında devamlı yardım alıyorum. Tarım ve Orman Bakanlığımız yayımlarından başta Teknik Talimatlar olmak üzere düzenli olarak faydalanıyorum. Tarım Bakanlığımızın destekleme ödemelerinden yararlanıyorum. Ayrıca makine-ekipman desteklerinden de zaman zaman faydalandığım oldu. En son 2 bin litrelik turbo ilaçlama makinesi için yüzde 50 hibe desteği aldım.
BİYOLOJİK MÜCADELE ORANINI ARTIRACAĞIM
Hastalık ve zararlılarla mücadelede hangi yöntemleri kullanıyorsunuz?
Entegre mücadelede kimyasal yöntemleri kullanıyorum. Bu uygulamayı gerçekleştirirken Afyonkarahisar İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüzün bahçeme kurmuş olduğu erken uyarı sistemi verilerine göre hareket ediyorum. Elma kara lekesi, elma iç kurdu, kırmızı örümcek ve yaprak bitleri ile mücadelede özellikle bu sistemin çok büyük yararı oluyor.
Ayrıca bu sene küçük bir alanda iç kurduna karşı, trichogramma isimli parazitoiti kullanarak biyolojik mücadele yöntemini denedim. Biyolojik mücadele yaptığım bahçemde iç kurdu oranının kimyasal mücadele yaptığım bahçeye göre çok daha düşük olduğunu gözlemledim. Bu çalışmadaki başarıyı görünce biyolojik mücadeleyi daha geniş alana yaymam gerektiğini anladım. Bu yüzden ileriki dönemde bahçemin tamamında diğer zararlıları da kapsayan biyolojik mücadele yöntemlerine ağırlık vereceğim.
Tarım sektörüne yatırım yapmak isteyen girişimcilere tavsiyeleriniz nelerdir?
Tarım sektörüne yatırım yapmak isteyen girişimcilere önerim bu işi babadan dededen kalma yöntemlerle değil de daha bilinçli olarak yapmalarıdır. Çünkü tarım sektörü teknik ve profesyonelce yapılması gereken bir iştir.