Özellikle çevre kirliliğine karşı gelişmiş ülkelerde
yenilebilir enerji kullanımına geçiş yapılırken en önemli aracın enerji
kooperatifleri olduğunu gözlemliyoruz. Örneğin ABD’de 900 kırsal elektrik
kooperatifi, elektrik dağıtım hatlarının yarısına sahip ve 37 milyon insana
hizmet sunuyor. Bangladeş’te kırsal elektrik kooperatifleri 28 milyon kişiye
hizmet veriyor. Danimarka’da 150 binden fazla aile rüzgar kooperatifi ortağı ve
elektrik üretiminin yüzde 50’ye yakını enerji kooperatifi tarafından
sağlanıyor. Almanya’da binden fazla enerji kooperatifi bulunuyor.
Ülkemizde ise kurulmuş enerji kooperatiflerinin özellikle
tarım kooperatifleri ile iş birliği halinde olmaları ya da tarımsal amaçlı
kooperatiflerin enerji üretimi ile de ilgili faaliyetlerde bulunmaları tarımda
ihtiyaç duyulan enerjinin maliyetinin düşürülmesi açısından önemli. Bu kapsamda
tarımsal amaçlı kooperatiflerin kendi elektrik ihtiyaçlarını yenilenebilir
enerji kaynaklarından (güneş ve biyokütle) üretmek için gerekli olan tesis ve
alet ekipman alımını teşvik etmek amacıyla düşük faizli yatırım ve işletme kredisi
kullandırılması ile ilgili bir tebliğ bulunuyor. Orman kooperatiflerimizde
ormancılık, tarım ve enerji üretimi ile ilgili faaliyetlerin birlikte
yürütülmesine ilişkin hibrit kooperatifçilik yapıla oluşturma çabaları ile ilgili arayışlar
sürerken bu hikayenin bir fikir oluşturmak açısından oldukça güzel bir örnek
olduğunu düşünüyorum.
KOOPERATİF KIRSALDAKİ
AİLELERİN REFAHINI DA YÜKSELTİYOR
‘Et, kümes hayvanları, süt ve pizzanın birbirleriyle ne
alakası olabilir?’ diye düşünebilirsiniz. Ancak bu ürünlerin üretimi ve satışı
ile ilgili faaliyetler, Chapecó şehrinde hayatı sürdürülebilir kılıyor.
Brezilya’nın en başarılı kooperatiflerinden biri olan Aurora Kooperatifi Merkez
Birliği’nin(Coopercentral Aurora), 60 binden fazla çiftçi ortağı bulunuyor.
Kooperatifin üretip sattığı 700'den fazla üründen oluşan yelpaze içinde süt ve
pizza önemli ürünlerin başında yer alıyor.
Bunların yanı sıra, Aurora Kooperatifi Merkez Birliği’nin,
yukarıda bahsedilenlerin tarımsal faaliyetlerinden daha önemli bir etkinliği
daha var. O da kırsal bölgeye özellikle elektrik getirmesi ve konut, sağlık,
teknik yardım gibi kırsal ailenin temel ihtiyaçlarını karşılaması. Bu
ihtiyaçların giderilmesiyle ailelerin refahı da garanti edilebiliyor.
Kooperatif üyelerinin çoğu küçük çiftçiler. Küçük ölçekli olmanın yarattığı
ihtiyaçtan doğan bu durum, sekiz tarımsal kooperatifin bölgede üretim yapmak
üzere 1969'da bir araya gelmesini sağlamış. Üretimin sanayileşmesine yol açan
bu hareket, aslında başlamakta olan iş birliğinin işareti olmuş. Kooperatif
ortaklığı şeklinde başlayan ortaklık şimdilerde 10 satış departmanına, dört
hayvan yemi imalatı işletmesine ve üç tahıl depolama birimine ayrıca tavuk ve
domuz yetiştirme faaliyetleri yapan muazzam bir işletmeye sahip olan büyük
çaplı tarımsal endüstri tesisleri topluluğu haline gelmiş. 100 binden fazla
müşterisi olan kooperatifin 31 distribütörü ve 15 bin işçisi bulunuyor.
KÜÇÜK ÇİFTÇİLERE YENİ
TEKNOLOJİLERE ERİŞİM İMKANI DA SAĞLIYOR
Aurora Kooperatifi Merkez Birliği, aynı zamanda küçük
çiftçilerin tarımsal araştırmalardaki ilerlemelere erişmesini sağlayan bir
eğitimci görevi de görüyor. Örgütlenerek iş birliği yapmanın doğasına uygun
olarak; Kooperatif tarafından verilen bu tip ekonomik koruma destekleri ile
küçük çiftçilere yeni teknolojilere erişim ve politik alanda haklarını savunma
imkanı sağlanıyor. Bu iş modeli sayesinde Aurora Kooperatifi Merkez Birliğine
ortak çiftçiler, güncel teknoloji ve tarım tekniklerine ulaşabilmelerinin yanı
sıra, sahip oldukları gelişmiş ekipman ve makinalarla enerji gibi tarım dışı
çeşitli alt faaliyetleri ve bu alandaki üretimleri de yapabiliyor.