MAYIS-HAZİRAN 2021 / ÖNDER ÇİFTÇİ
Emek ve özveri dolu bir kadın girişimcilik öyküsü
Hülya OMRAK -
Kamile Özkar BASTAR
Orhan KAĞITCI
Kendi hikâyesinin kahramanı bir kadın girişimci olan Aylin Yıldız, "Önder Çiftçi" sayfasının konuğu olacak bu sayımızda. Aylin Yıldız’ın Bursa’nın Karacabey ilçesinin Dağkadı köyünde başlayan girişimcilik hikâyesi önce kurduğu dernekle, daha sonra kooperatifle giderek büyüdü. Karacabey’in ilk kadın kooperatifinin kurucusu, aynı zamanda yaşadığı bölgeyi kendi yetiştirdiği ekinezya bitkisiyle tanıştıran bu başarılı kadın girişimcinin ilham veren öyküsüyle şimdi baş başa bırakıyoruz sizleri.
Biz sizi yaşadığınız bölgenin üreten ve girişimci bir kadını olarak tanıyoruz ama kendinizi bir de siz anlatır mısınız?
1986 yılında Bandırma’da doğdum. Ailem taşımalı sistemle okula devam etmemi istemediği için birlikte Bursa’nın Karacabey ilçesine taşındık. Ailem çiftçilik mesleğine Dağkadı köyünde devam etti fakat yaşadığımız bir trafik kazası sonrasında hayatımız farklı bir yön aldı. Kaza sonrası babamın yürüyememesi sonucu aile geçimine yardım için işleri erkek kardeşim ile birlikte devraldık ve bu yüzden üniversiteyi kazandığım halde gidemedim.
Eğitimime açık öğretimden devam ettim ve eşimle birlikte bin 500 dönümlük arazimizde çiftçilik yapmaya devam ettik. Halen de eşim, kayınvalidem ve iki çocuğumla birlikte Dağkadı mahallesinde çiftçilik yapmaktayız.
KÖY KADINLARIYLA ÜRETEREK DERNEKLEŞME YOLUNA GİRDİK
İlk girişimcilik hikâyeniz ürettiğiniz zeytinleri Tarım Fuarında tanıtıp satışını yapmakla başlıyor. Daha sonrasında kooperatif kurmaya karar veriyorsunuz. Kooperatif kurma fikrinin nasıl oluştuğunu anlatır mısınız?
Bölgede kırma zeytinlerimiz çok sevilmesinden dolayı şarküteri açmaya karar verdik ve bölgedeki ufak bir tarım fuarına zeytinlerimiz ile katılarak örgütlenmek için ilk adımı atmış olduk. Sonrasında Karacabey Belediye Başkanımızın yardımıyla bize köy meydanında tahsis edilen üretim yerinde, birlikteliğin tadını alarak köydeki kadınlarla üretmeye başladık ve böylece dernekleşme yoluna gittik.
Aynı zamanda 2017 yılında üretim yapan kadınlar ile dernek olmak için çalışmalar yürütmeye başladık. Karacabey Dağkadı Üreten Kadınlar Derneği adı altında, Dağkadı mahallesinde yaşayan kadınlar olarak, üretimin daha ciddi ve resmi bir zeminde ekonomik katkı sağlayacak şekilde üretilmesinin gerekliliği ve köy içerisinde yer alan kadın emeğinin ortaya çıkması amacı ile bir araya geldik.
Ham maddeye ulaşım ve bu ham maddenin işlenmesi noktasında oldukça avantajlı olan dernek faaliyetlerimiz köylünün tarlada üretim fazlası olan ürünlerini değerlendirerek başladı. Domates salçası, reçel, erişte, mantı, tarhana, turşu gibi ev yapımı ürünler ile üretim sürecine başladık. Ürünlerin doğal ve güvenilir olması hedefi ile yola çıktık. Derneğimize bu noktada İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüzün destekleri ile ürünlerin standardizasyonu da sağlandı. Teknik personellerin vermiş olduğu eğitimler ile ürünler gıda ve etiketleme mevzuatlarına uygun hale getirildi. ÜKAD markası ile satışa sunulan ürünlerimiz gerek bölgede gerekse farklı illerde talep sağlamayı başardı. Bu süreçte dernek binasını ve alet ekipman desteğini de yerel yönetim, STK ve İl Tarım ve Orman Müdürlüğü aracılığı ile temin ettik. Kadın üyelerin özverili ve gönüllülük esasına dayalı çalışmaları ile ilerleme kaydettik.
2019 yılında kooperatif olarak üretim kapasitesini ve pazarını büyüten SS. Karacabey Dağkadı Üreten Kadınlar Tarımsal Kalkınma Kooperatifi olarak yolumuza devam ettik. Bu süreçte dernekteki üyelerimiz kooperatif ortakları oldu. Başkanlığını yaptığım kooperatifi kadınlarımızla beraber sıfırdan kurduk. Köyümüzde ürettiğimiz yöresel ürünlerin markalaşması adına çalışmalar yürüttük. Karacabey’in ilk kadın kooperatifi, Bursa’nın ise tarım konusunda hem üretip hem işleyen tek kadın kooperatifi olduk.
BİR ÜRÜNÜN TARLADAN SOFRAYA KADAR OLAN AŞAMALARINDA EMEK VERİYORUZ
Kurucusu olduğunuz kooperatife kaç üyeyle başladınız, şu an kaç üyeniz var? Kooperatif kapsamında yaptığınız faaliyetlerden bahseder misiniz?
2019 yılında 7 kişi ile kooperatifleşme sürecine başladık ve şu an 10 ortak ile devam etmekteyiz. Kadınlarımızın kendi ürünlerini üreterek işlemesi ve sizlere ulaştırması bence çok kıymetli. Tarım ve Orman Bakanlığının “Tarladan Sofraya” sloganını biz de bir ürünün tarladan sofranıza kadar olan aşamalarında emek vererek hayatımıza geçirmiş olduk.
YÖRESEL ÜRÜNLERİN YANI SIRA YENİ ÜRÜNLER DENEYİP ÜRETİYORUZ
İlk üretime başladığınızda zeytin dışında ürettiğiniz ürünler nelerdi? Zaman içinde ürün yelpazeniz genişledi mi?
Üretimimize, domates salçası, reçel, erişte, mantı, tarhana, turşu gibi ev yapımı ürünler ile başladık. Ürün yelpazemizi çeşitlendirmek için çalışmalar yaptık. Zaman içerisinde yeni ürünler denedik. Yöresel köy ürünlerimiz salça, acuka, erişte, tarhana, reçel çeşitleri-yanı sıra ekinezya, elma sirkesi, balık biberi ve turşu çeşitlerimizle de hizmet vermekteyiz.
Elma, armut, erik, dut ve Trabzon hurması gibi meyveleri bunun yanında tıbbi aromatik bitkilerden ekinezya başta olmak üzere ısırgan, kekik, nane, dereotu, adaçayı vb. bitkiler ile sebze grubundan; domates, biber, patlıcan, kabak, fasulye vb. ürünleri işleyip kuru meyve, kuru sebze, kurutulmuş çiçek, pekmez ve domates unu yaparak satışa sunulmasını ve bu faaliyetten ekonomik kazanç elde edilmesini amaçlamaktayız.
BÖLGE ÜRÜNÜ OLMAYAN EKİNEZYAYI ÜRETMEYE BAŞLADIK
Karacabey’i ekinezya bitkisiyle tanıştırdınız. Neden ekinezya dersek neler söylersiniz?
Ekinezya bölgemizde tanınan bir ürün değildi ve kooperatifimizde yeni ürün modelleri oluşturabilmek için sürekli çalışma içerisindeydik. Itri ve aromatik bitkiler konusunda bilgi almak istedik ve İlçe Müdürlüğümüzün yönlendirmesi ile ekinezya bitkisini denemeye karar verdik. Ürünün hasatı sonrasında Tarım Bülteni'nde haber olarak yer aldık. Bu bize bir görünürlük kazandırdı ve İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüzün yönlendirmeleri ile ABC firması ile tanıştık. Bursa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve ABC Deterjan firmasıyla yaptığımız görüşmeler sonucu “ABC ile Yerli Yerinde” Projesi hayata geçti. Ürünlerimizi üretme aşamasında kullandığımız kurutma makinesi ve sebze işleme makinesi proje kapsamında temin edilmiştir. 5 dekar alanda ekinezya fidelerini ektik ve bölgenin ürünü olmamasına rağmen çok güzel sonuçlar aldık.
Ekinezya üretimi şu anda ne boyutta? Üretim hedefleriniz neler ekinezyayla ilgili, bu hedeflere ulaştığınızı düşünüyor musunuz?
Ekinezya üretimimiz devam etmekte. Ekinezya 2 yılda kardeş yaparak çoğalan bir bitki olduğu için elde edilen çiçek miktarı da 2 kat olacaktır. Yıl sonunda bu soğanları ayırarak üretim alanını da genişletmeyi planlıyoruz.
AÇTIĞIMIZ HER BİR KAPI BİR BAŞKASINI ARALADI
2020 yılında FAO tarafından “Gıdanın Kahramanı” seçildiniz. Bu ödülün hikâyesini anlatır mısınız?
Dernek olarak kurulduğumuz ilk dönemde ve kooperatif olarak ilerlememizde adımlarımızı emin ve istikrarlı olarak atmaya çalıştık. Önümüze çıkan fırsatlarda ya da zorluklarda bunu da yapmayalım demedik. Önemsiz bile görsek açtığımız bir kapı hep bir başka kapıyı getirdi bize. Sonrasında bölgede duyulmamış ve bilinmeyen bir ürün olan ekinezya hikâyemiz başladı. Ve yeni ürünlerle çalışmalarımızı hep destekledik. Kooperatifimizin mahallemizde kiralamış olduğumuz bir arazisi mevcut ve burada kendi üretimimizi yapıyoruz. Bütün bunların birikimi ve kadın ortaklarımızın verdiği güç ile böyle bir ödüle layık görüldüm. İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüzün öncülüğü ile FAO ile tanıştım. Ve kooperatif olarak kendimizi doğru ve samimi anlatabilmiş olduğumuzu düşünüyorum. Bu ödül benim kadar ortaklarımı da heyecanlandırdı. Artık yaptığımız işe daha çok inanarak sarılıyoruz. Verilen çabanın karşılığını görmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Ayrıca bölgemizde diğer kadınlar için de bir itici güç olacağımıza inanıyorum.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında Tarım ve Orman Bakanlığının davetiyle Ankara’ya geldiniz. 21 Özgün Kadın Programı dâhilinde gerçekleşen bu davetle ilgili neler söylemek istersiniz?
Sayın Bakanımızın da katıldığı etkinlikte bulunmak mutluluk vericiydi. Çok heyecanlı ve gurur verici bir deneyim oldu. Başladığımız ilk günden geldiğimiz bu noktaya kadar kadınlarımızın emeği ve özverisi ile geldik. Kolay bir süreç değildi fakat biz birlikte olarak pek çok şeyi olur hale getirdik. Bu etkinlik de bütün bu birikimin yansımasıydı. Bizler gibi emekçi kadınlarla bir araya gelmek ve yürüdüğümüz yolun takdir edildiğini görmek beni daha da çok umutlandırdı.
Bunların dışında eklemek istedikleriniz neler?
Köyün genç kadınlarına da istihdam sağlayan, e-ticaretle pazarlama hedeflerine ulaşan kooperatifimiz projeler üretmeye devam ediyor. Kooperatifimiz kurumsal kimlik kazanarak e-ticaret ile pazarlama kapasitesini de geliştirdi. Özellikle pandemi sürecinde değişen tüketim alışkanlıklarına cevap verebilmek ve yeni normale ayak uydurup pazar koşullarında rekabet edebilmek adına e-ticarete yöneldik. Ayrıca www.uretenkadinlar.com.tr adresiyle de hizmet vermeye devam ediyoruz.