EYLÜL-EKİM 2021 / BİTKİSEL ÜRETİM

Kuru fasulyede rekor üretim


Müge ÇEVİK    

28.09.2021 


Mutfağında bakliyat ürünleri sıkça tercih edilen ülkemiz, bu ürünlerin yetiştirilmesi için de oldukça elverişli topraklara sahip. Baklagil denildiğinde ise birçok kişi için kuru fasulyenin ayrı bir yeri var. Biz de ülkemizde çok sevilen kuru fasulyenin üretim ve tüketimi, ihracat ve ithalat rakamları, besin değeri ve ıslah çalışmaları gibi pek çok konuda merak ettiğimiz soruları cevaplandırması için Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü Tarla ve Bahçe Bitkileri Daire Başkanlığından Ziraat Yüksek Mühendisi Zeliha Yılmaz ile bir araya geldik.

Kuru fasulye üretiminin önemi ve ülkemizdeki kuru fasulye üretim ve tüketim miktarları hakkında bilgi verir misiniz?
 
Bilindiği üzere yaşanmakta olan küresel ısınma kaynaklı iklim değişikliği etkilerinin azaltılması amacı ile ülkeler önlemler alıyor. Baklagil üretimi, artan nüfusun protein temininde ve iklim değişikliği ile mücadele açısından önemli. Baklagil üretimi; sera gazlarının toprakta tutulumunu sağlaması, toprak organik madde miktarını ve toprak su tutma kapasitesini artırması, toprak kalitesine olumlu etkileri, kimyasal azotlu gübre kullanımının olmaması, kendinden sonra gelen ürünler için toprakta azot rezervi ve su bırakması, ürünleri kuraklık, tuz ve su stresinden koruyarak verim artışı sağlamasından dolayı büyük önem taşıyor. Baklagil üretiminde sera gazı tutulumu sağlanması nedeniyle de sera gazı azaltım hedeflerine katkı sağlıyor. Baklagil tüketimi ise ihtiyaç duyulan proteinin bitki bazlı sağlanmasından dolayı daha az su tüketimi sağlıyor. 
Ayrıca gelecek dönemde, Avrupa Birliği tarafından uygulamaya konulması beklenen karbon vergisi uygulamasında baklagiller avantajlı ürünler olacaktır. Özellikle pandemi sonrası artışa geçen “Bitki Bazlı Beslenme” alışkanlıkları ve bitki bazlı ürün çeşitliliğinin artıyor olması baklagillere olan talebin giderek artması anlamına geliyor. Dolayısı ile baklagil üretiminin arttırılması değişen dünya koşullarına hazırlanma ve doğal kaynakların korunmasına katkı sağlaması bakımından önem arz ediyor.
 
Bu nedenle değişen dünya koşullarına uyum sağlamak, doğal kaynakların korunması yolu ile sürdürülebilir tarım için ülkemiz topraklarında nohut, mercimek ve kuru fasulye üretiminin artırılması büyük önem taşıyor. Bu kapsamda Bakanlığımız tarafından Bitkisel Üretimin Geliştirilmesi Projesi, Nadas Alanlarının Değerlendirilmesi Projesi ve Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi Projeleri uygulanıyor. Bahse konu projeler ile üreticiler ideal yetiştiricilik konusunda (Uygun sulama sistemlerinin oluşturulması, damla sulama sistemi kullanımı, mikrobiyal gübre kullanımı) desteklenmektedir.
 
Ülkemizde kuru fasulye üretim miktarında 2002-2020 yılları arasında yüzde 12’lik artış gerçekleşmiştir. Bu artıştaki en önemli etken kaliteli çeşitlerin geliştirilmesi ve kullanımının yaygınlaşmasıdır. 2002 yılında dekara verim 139 kg iken 2020 yılında kullanılan tarım teknikleri ve girdi kalitesindeki artışa bağlı olarak 271 kg’a ulaşmıştır.
 
Ülkemizde kuru fasulye kişi başı tüketim miktarı yıllar bazında 2,5 ila 3,5 kg arasında değişmekle birlikte TÜİK 2019/2020 pazarlama yılı verilerine göre kişi başı tüketim 3,3 kg, toplam tüketim ise 275.794 kg’dır. Tarıma dayalı sanayiye de konu olan kuru fasulyede 2019/2020 pazarlama yılı verisine göre yurt içi kullanım miktarı ise 292.900 tondur.

Haber Görseli

İTHALATTA AZALMA, İHRACATTA ARTIŞ
Kuru fasulye ithalat ve ihracat rakamları nedir?
 
2020 yılında ithalat miktarı 20 bin 600 ton, ihracat miktarı ise 7 bin 500 ton olarak gerçekleşmiştir. Bakanlığımızca yapılan çalışmalar sayesinde 2020 yılında pandemiye bağlı uluslararası piyasalarda yaşanan aşırı fiyat artışlarına rağmen 2019 yılında 19,6 milyon dolar olarak gerçekleşen dış ticaret açığı, 2020 yılında 11,2 milyon dolara gerilemiştir. 2020 yılı ortalama rakamlarına göre bir ton kuru fasulye ithalat değeri 1.102 dolar/ton iken ihracat değeri 1.522 dolar/ton’dur.
 
2020 yılı ilk altı aylık dönemde gerçekleştirilen ithalat miktarı 15 bin 578 ton ile yaklaşık 17 milyon dolar iken 2021 yılı aynı döneminde gerçekleştirilen ithalat miktarı 7 bin 950 ton ile 9,5 milyon dolardır. İhracat ise 2020 yılı ilk altı aylık dönemde 2 bin 816 ton ile 4,7 milyon dolar iken 2021 yılı aynı dönemdeki ihracat miktarı 7 bin 464 ton ile 9,6 milyon dolardır. Ülkemizde gerçekleştirilen üretim artışına bağlı olarak 2021 yılının ilk altı ayında, 2020 yılı aynı dönemine göre ithalatta azalma, ihracatta ise artış gerçekleşmiştir. Kuru fasulyede 2020 yılı ilk altı aylık dış ticaret açığı 12 milyon dolar iken 2021 yılı aynı döneminde 50 bin dolarlık dış ticaret fazlasına dönüşmüştür. 2021 yılı ilk altı ayında ithalatının yüzde 60’ı Kanada’dan gerçekleştirilirken, ihracatın ise yüzde 52’si Irak’a, yüzde 12’si Almanya’ya, yüzde 7’si de Belçika’ya gerçekleştirilmiştir.
 
Dünyadaki kuru fasulye üretim ve tüketimi konusunda Türkiye olarak hangi noktadayız?
Dünya genelinde baklagil istatistikleri konusunda en önemli kaynak FAO’dur (Food and Agriculture Organization of the United Nations/Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü). 2019 yılı dünya ülkeleri tarımsal üretimi ve ticaretine ilişkin veriler 30 Haziran 2021’de FAOSTAT web sayfasında açıklanmıştır. Bahse konu verilere göre kuru fasulye dünya toplam üretimi 33 milyon hektar alanda yaklaşık 29 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Dünya ülkeleri ortalama verimi ise dekara 87 kg’dır.  Dünya üretiminin yüzde 20’si Myanmar, yüzde 18’i Hindistan, yüzde 10’u ise Brezilya tarafından gerçekleştirilmektedir. Türkiye tedarikinin yüzde 50’sinden fazlasını Arjantin, Kanada ve Meksika’dan temin etmektedir. 
 
Dünya genelinde Türkiye’nin tersine en fazla ekim alanına sahip baklagil kuru fasulyedir. Türkiye, dünya geneli kuru fasulye ekim alanı sıralamasında 38’inci sırada yer alırken üretimde 21’inci sırada, verimde ise 11’inci sırada yer almaktadır.

Haber Görseli

2020’DE REKOR ÜRETİM
Ülkemizde en çok kuru fasulye üretimi yapılan bölgeler ve çeşitler hakkında bilgi verir misiniz?
 
TÜİK 2020 yılı verilerine göre Türkiye’nin her bölgesinden 73 ilde kuru fasulye üretimi gerçekleştirilmektedir.  2020 yılında gerçekleşen 280 bin tonluk üretim Türkiye Cumhuriyeti tarihinin rekor üretimi olarak kayda geçmiştir. Bu üretimin yüzde 22’si Konya, yüzde 21’i Niğde, yüzde 11’i Bitlis, yüzde 10’u Nevşehir illeri tarafından gerçekleştirilmiştir.
Ülkemizde en yoğun olarak kullanılan ilk 10 çeşit sırası ile Üstün-42, Doruk, Arslan, Akbulut, Altın, Nirvana, Zirve, Borana, Mina ve Özdemir çeşitleridir. 
 
2021 rekolte tahmininiz nedir?
 
TÜİK 1’inci tahminine göre beklenen rekolte miktarı 290 bin tondur. 
 
Kuru fasulye ıslahı ile ilgili çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz?
 
Ülkemizde kuru fasulye ıslah çalışmaları kamu ve özel sektör araştırma kurumları tarafından yürütülmektedir. Islah çalışmalarında temel amaçlar: ülkemizde verim düşmelerine neden olan hastalıklara dayanıklı, tane özellikleri standartlara uygun, farklı bölgelerimizde yetiştirilen farklı tane ve bitki tipindeki talepleri karşılayacak, teknolojik özellikleri iyi, yüksek verimli çeşit/çeşitler geliştirmek ve bunların tohumluk üretimlerini yaparak üreticinin hizmetine sunmaktır. Islah çalışmaları sonucunda 19 adet kamu ve 22 adet özel sektör kuruluşuna ait olmak üzere toplam 41 adet kuru fasulye çeşidi milli çeşit listesinde yerini almıştır. Islah çalışmalarında genelde melezleme ve seleksiyon ıslahı yöntemleri kullanılmaktadır.
 
Kuru fasulye içeriği, besin değeri ve yararları hakkında bilgi verir misiniz?
 
Bitkisel protein ve karbonhidrat kaynağı olan kuru fasulye, en çok tüketilen kuru baklagillerden biridir. 100 gramında 155 kilokalori enerji, 5 gram yağ, 22 gram protein bulunur. E, K ve B grubu vitaminleri açısından zengin olan kuru fasulye aynı zamanda kalsiyum, demir, fosfor, magnezyum, potasyum, çinko ve manganez gibi mineraller bakımından oldukça zengindir. Lif içeriğinin yüksek olması nedeniyle sindirim sistemini düzenler, protein içeriği yüksek olduğundan vejetaryen ve vegan beslenenler başta olmak üzere tüm bireyler için iyi bir protein kaynağıdır.
 
Kuru fasulye üreticilerine üretim sırasında nelere dikkat etmelerini önerirsiniz?
 
Öncelikle üretici pazar değeri iyi ve yetiştiriciliği yapılacak bölgeye adaptasyon kabiliyeti yüksek çeşitleri kullanmalıdırlar. Ayrıca ekimi yapılacak çeşit için sertifikalı tohumluk kullanılmalıdır. Üretim esnasında aşırı pestisit, gübre (Özellikle azotlu gübreler) ve su kullanımından kaçınılmalıdır. Rastgele ilaçlamadan kaçınılmalı hastalık ve zararlı teşhisi yapılarak uygun ilaçlar kullanılmalıdır ve hasat tarihine mutlaka dikkat edilmeli erken veya geç hasattan kaçınılmalıdır. Ürün depoya alınmadan depolamaya uygun hale getirilmeli ve depolama koşullarına dikkat edilmelidir. 

Haber Görseli

Yerli ve ithal kuru fasulye arasında nasıl bir fark var?
 
Kuru fasulyenin gen merkezi Orta ve Güney Amerika’dır. Fasulye ülkemize geldikten sonra yetiştirildiği bölgelere göre özdeşleşmiş ve yetiştirildiği bölgelerin isimleriyle anılmaya başlamıştır. Yurt dışından gelen kuru fasulyeler genellikle yemeklik olarak ithal edilmektedir. Ancak bu kuru fasulyeler üreticiler tarafından tohumluk olarak da değerlendirilmektedir. Tohumları genellikle ürün olarak geldiği için tohumluk vasfı taşımamaktadır. Taneleri homojen olmayıp popülasyondur. Yerli fasulyeler bölgesel olarak üretildiği yerlerin iklim özelliklerine uygun ve kendine has lezzetleri ve aromaları vardır.
Son yıllarda özellikle Avrupa ülkeleri tarafından da ülkemiz kuru fasulyesi tercih edilmektedir. Hâlihazırda 9 adet coğrafi işaret almış kuru fasulye çeşidimiz mevcuttur (Ardahan/ Posof fasulyesi, Bingöl/Yedisu Fasulyesi, Konya/Akçabelen fasulyesi, Erzurum/Hınıs fasulyesi, Erzurum/İspir fasulyesi, Gümüşhane/Kelkit fasulyesi, Konya/Çetmi fasulyesi, Ordu/Çamoluk ve Ordu/Akkuş fasulyesi).
 
Açıkta satılan kuru fasulye alırken nelere dikkat edilmeli?
 
Satın alınan fasulyenin tanelerinin homojen olması, renginin parlak olması, mat ve kararmış olmamasına dikkat edilmelidir. Ayrıca fasulye tohumlarında zararlı bulunmaması ve zararlı tarafından yenik ürünlerin alınmamasına, mümkün olduğu kadar menşei bilinen fasulyelerin tercih edilmesine dikkat edilmelidir.
 
Kuru fasulye üreticilerine yönelik destekler hakkında da bilgi verir misiniz?
 
2020 yılında kuru fasulye üreticilerimize ödenen tarımsal desteklemeler ve birim fiyatları şöyle gerçekleşti: Fark Ödemesi Desteği 50 krş/kg, Mazot ve Gübre Desteği 30 TL/dekar, Organik Tarım Desteği 35-70 TL/dekar, Sertifikalı Tohum Kullanım Desteği 30 TL/dekar, Sertifikalı Tohum Üretim Desteği 0, 50 TL/kg.

kurufasulye