MART-NİSAN 2023 / ÖNDER ÇİFTÇİ
Harita Mühendisliğini bırakıp tarıma yöneldi, 50 çeşit ürün üretiyor
Kalabalık şehirlerden kaçıp kırsalda yeni bir hayat kuran, aradığı mutluluğu toprakta bulan genç girişimcilerin sayısı günden güne artıyor. Adanalı Ezgi Davulcu da Harita Mühendisliğini bir kenara bırakıp kendisini tıbbi ve aromatik bitkiler başta olmak üzere zeytin ve narenciye üretimine vermiş kadın çiftçilerden biri. Davulcu; aynısefa, adaçayı, biberiye, lavanta üretimi yaparak 50’den fazla kozmetik ürün üretiyor.
Ezgi Davulcu kimdir? Sizi tanıyabilir miyiz?
1990 doğumluyum. İstanbul Teknik Üniversitesi Harita Mühendisliği bölümünü bitirdikten sonra okulumuz içerisindeki Teknokentte bir teknoloji firmasında 4 yıl mesleğime devam ettim. Bir süre sonra doğaya, tarıma ve üretime olan ilgimden ve İstanbul’un yoğun kent hayatından uzaklaşmak için tıbbi aromatik bitkiler ve kozmetik alanlarında eğitimler almaya başladım. Daha sonra da Adana’ya dönüp Çukurova Üniversitesinde Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bölümünü bitirdim. Nişanlım ile tanıştıktan sonra tamamen köye yerleşip tıbbi aromatik bitkiler, zeytin, narenciye üretimi yapmaya başladım. Köyde kurduğumuz atölyemizde Mundi Herbal markası ile tıbbi ve aromatik bitkilerden katma değerli kişisel bakım ürünleri, tıbbi bitki çayları üretiyoruz.
Tarıma yönelmeniz nasıl oldu?
Harita mühendisliğini yaparken orada da akıllı tarım projelerinde çalışıyorduk ve araziye çıkıyorduk. Bu süreçte tarımla içli dışlı olmaya başladım. Ofiste bilgisayar başında çalışmaktansa açık alanda çalışmalıyım dedim. 2018 yılında Adana’ya döndüm. Tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliği, kozmetik ürünler yapımı konusunda online ve yüz yüze eğitimlere katıldım. Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bölümünde okudum. 2 yıldır da köy yaşantısının tam içindeyim. Adana Valiliğinin himayesinde Adana İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Çukurova Üniversitesi ve belediyelerin iş birliğinde yürütülen Lokman Hekim Tıbbi ve Aromatik Bitki Projesi vardı. Bu proje kapsamında 40 bin fide aldık. Aynısefa, adaçayı, lavanta fidesi. Bunları yaklaşık 12 dekar alana diktik, yetiştirdik. Bizim önceden diktiğimiz biberiye bitkisi de vardı. Aynısefa tek yıllık bitki. Diğerleri çok yıllık.
Neler yapıyorsunuz, üretimi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Aynısefayı ilk yıl hasat ettikten sonra kendi imkânımızla atölye kurduk. Hasat ettiğimiz çiçekleri burada kuruttuk. Atölyemiz sabun, krem gibi kozmetik ürünler yapmaya müsait bir atölye. Burada sabun ve kozmetik ürünler, bitkisel çaylar yaptık. Yağı çıkarılan ürünlerin yağını kullandık. Doğadan topladığımız kantaron bitkisinden yağ yaptık. Bir anda 50 çeşit krem, sabun, bitki çayları gibi ürün yaptığımızı gördük. Tabii üretilen ürünlerin pazarlanması da var. Burada en büyük yardımcımız online satışlar oldu. Adana içinden aldığımız siparişleri haftanın belli günlerinde köyden götürüp teslim ediyoruz. Online siparişleri Adana dışında Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa, Antalya gibi büyükşehirlerden alıyoruz. Müşteri portföyümüz yüzde 70 kadın. Adana dışına kargo ile ürün gönderiyoruz. Ürünlerimizde kimyasal kullanmıyoruz. Yetiştiricilik aşamasında da kimyasal kullanmıyoruz. Ürün ambalajlarımız geri dönüşümü yapılabilen karton kutular ve cam.
Markanızın adı Mundi ve bir de ambleminiz var yaprak. Bunun hikayesi nedir?
Tabii ortaya bir ürün çıkıyorsa bunun bir ismi olmalı. Biz Latince dünya anlamına gelen Mundi kelimesini kendi markamız olarak seçtik. Hiroşima’ya atom bombası atıldığında tek canlı kalan Ginkgo Biloba’nın (Mabet Ağacı) yaprağını da amblem olarak kullanıyoruz. Bu ağacın yaprakları da tıbbi ve aromatik bitki olarak kullanıyor ve onlarca faydası var. İnsanların tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliğine ilgisi yüksek. Bakımı, pazarlaması kolay, küçük alanda yapılabilir gözüyle bakılıyor. Bu hem avantaj hem de bence bir dezavantaj. Kırsal turizme yönelik bu işe girenler küçük alanda yapabilir. Ancak tıbbi bitkilerin büyük bir kısmı, kurutularak değerlendiriliyor veya soğuk sıkım, distilasyon yöntemleri ile yağı çıkarılıyor. Küçük alanda ekim veya dikim yapıldığında sonuçta elde yeteri kadar, yapılan faaliyetin devamlılığını sağlayacak ürün kalmıyor, yağ az çıkıyor. Bu sebeple bu alana girecek yeni girişimciler 3-5 dekardan ziyade 30-40 dekar gibi büyük alanlarda üretimi düşünmeli. Köyde tıbbi ve aromatik bitki yetiştiren tek kişi benim. Çevremdeki insanlar nasıl değerlendireceğim, ne kadar kazanacağım buna bakıyor. Ben onlara iyi bir rol model olmaya, kendilerinin de bu alanda üretime yönelmesini sağlamaya çalışıyorum.
Fotoğraf Galerisi
En büyük destekçisi Nişanlısı
KEŞKE GİRMESEYDİM DEMEDİM
Genç girişimcilere tavsiyeleriniz…
Genç girişimciler tarım sektörüne yönelirken öncelikle zorlukları yaşamaya psikolojik olarak hazır olmalı. Tarımda sadece sizin gayretiniz yetmiyor, çevre faktörü, iklim faktörü etkiliyor. Geliriniz arzu ettiğiniz düzeyde ve süreklilikte olmayabiliyor. Bunun için genç girişimciler maddi olarak ve psikolojik olarak hazır olduklarında bu işe girmeli.
Harita mühendisliğini bırakıp bu işin içine girince keşke girmeseydim demedim. Pişmanlık duymadım. Ne kadar zorluk yaşayıp motivasyon olarak düştüğünüz olsa da bir anda çevrenizdeki insanların manevi desteğini almak üretim için yeniden canlanmanıza, motive olmanıza sebep oluyor. İnsan sevdiği işi yapınca zorluğuna katlanıp mutlu olmasını becerebiliyor. Ailem başlangıçta karşı çıktı. Benim ailemde tarımla uğraşan yoktu. Ben kararlı bir şekilde devam edince bakış açıları değişti. Onlar da şimdi üretim aşamasında bana yardımcı oluyor.
Fotoğraf Galerisi
Bakan Kirişci’den ödül aldı
Aynısefa Bitkisi
EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ NİŞANLISI…
Kendi mesleğini bırakıp tarıma yönelen Ezgi Davulcu’nun en büyük destekçisi de benzer istekle İstanbul’daki işini ve yaşamını bırakıp köyüne dönen nişanlısı Melih Andaç. Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Elektrik ve Enerji bölümünden mezun olduktan sonra Adana ve İstanbul’da çalışan Andaç, sürdürülebilir bir tarım hayali ile ailesinin köyü olan Adana – Çatalpınar’a gelerek organik yöntemlerle narenciye ve zeytin üretimi yapmaya başladı. Yolu Ezgi Davulcu ile kesişen ve bir yandan da Çukurova Üniversitesi Yumurtalık Meslek Yüksek Okulunda Organik Tarım Bölümünde okuyan Melih Andaç, tıbbi ve aromatik bitki üretimi ve diğer tarla tarımı üretimlerini nişanlısı Ezgi hanımla birlikte yapıyor. Tarımsal üretim sırasında kendi ürettikleri organik ilaçları kullandıklarını, tıbbi bitkilerin yabancı ot kontrolünü mekanik yöntemlerle yaptıklarını ifade eden Andaç, ekosistemdeki düzeni bozmamaya gayret gösterdiklerini vurguluyor.
BAKAN KİRİŞCİ’DEN ÖDÜL ALDI
Güvenilir Ürün Platformu’nun Tarım ve Orman Bakanlığı ile Adana’da ortaklaşa düzenlediği ‘Tarımın Yeni Yüzyılı Üretime Gönül Verenler’ programında Ezgi Davulcu ve nişanlısı Melih Andaç ödüllerini Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci’den aldı.
Girişimci İş Kadınları Derneği (GİŞKAD) tarafından düzenlenen ve Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından destek verilen “Hasat Vakti” isimli genç kadınların gıda ve tarım konularında geliştirdikleri iş fikirlerinin hayata geçirilmesini sağlamak amacıyla organize edilen yarışmada ikincilik elde eden Ezgi Davulcu’ya son ödülünü yine Bakan Kirişci verdi.
AYNISEFA BİTKİSİ
Ana vatanı Akdeniz kıyıları ve Avrupa olarak bilinse de aynısefa bitkisi her coğrafyada yetişebilen, turuncu çiçekli bir bitki. Alternatif tıpta kullanılan birçok bitki gibi aynısefa, vitamin ve şifa kaynağı. Bir yıllık olan bu bitkinin özelliği çiçeği. Oldukça güzel renklere sahip olan aynısefa bitkisi bahçeleri süslerken insan sağlığına da yararlar sunuyor.